KONYA’DAKİ SURİYELİ SAYISI İSTANBUL'DAN SONRA İKİNCİ SIRADA MI?

Çok şükür bugün yine farklı Konya konuları ile sizlerle birlikteyiz.

Ama bugün yine sağlığınıza dikkat diyorum.

Önceki gün sağlıkta Türkiye çapında bayağı yol almış bir abimiz ile ortalığın salgınını konuşurken şöyle diyordu “İnsanların kafası karıştı. Domuz gribi mi? Korona mı? Grip mi?

Uğur abi bizde denge yok.

Maske bırakılacak denildi pozitifli hasta bile otobüse uçağa bindi.

Almanya’da hala toplu ulaşım araçlarına maskesiz binilmiyor.

Biz maskeyi ve tedbirleri tamamen bıraktık.

Korana döneminden sonra mikrobun semptomları değişti.

Bence bugün milleti süründüren hastalığın adı SÜPER GRİP”

………….

Ama dikkat süper mi süpermen mi adı ne olursa olsun hastalıklara ve salgına dikkat  

Mesela okullarda bile hasta öğrenci sayısı çok artmış.

Sınıflar perişan durumda imiş.

Bir öğretmen arkadaş “Abi böyle giderse okullar tatil edilir” diyordu.

Güldüm.

Bizim eğitimcilerimizde çok saf yahu.

Allah muhafaza bizde toplu ölümler olmadıktan sonra okullar tatil mi edilir?

Neyse biz diğer yerel konularımıza başlayalım.

BATTI ÇIKTI’NIN BAKIM

ZAMANINI MEVLANA

ANMA TÖRENLERİNE

DENK GETİRMEK HANGİ AKIL?

Şehrin iş dünyasından sporuna tanınan bilinen sevilen bir abim gece yarısı aradı.

Kibarca “Uğurcum seni bu saatte rahatsız ediyorum ama aklıma takılan ve son derece üzüldüğüm iki konu var,

Bunları yazarak ilgilileri uyarmanı senden rica edeceğim.

Önce Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay Beyi çok seviyorum.

Malum şehrimizde Mevlana’yı anma törenleri başlıyor.

Yerli ve yabancı pek çok insan Konya’ya geldi ve gelecekler.

Bu gelenler Türbeden başka nereye gidecekler.

Önce etliekmekçiye sonra Meram’a.

Eeee nasıl gidecekler battı çıktıda ki çalışmadan dolayı yolun bir tarafı kapalı ve bu çalışma daha sürecek.

Bu işler bu şehirde hiç mi planlanmaz.

Binlerce yerli yabancı insan şehrimize gelmeden önce ve sonra bu çalışma yapılamaz mıydı? 

Sonra Konya imajı diye kendimizi yırtıyoruz.

Şehre ilk defa gelen bir insanın aklında kötü kalacak imajlardan birisi de bu değil mi?

İkinci üzüldüğüm konu ise az önce …. TV de Kültür Müdürümüzün törenlerle ilgili verdiği röportajın arka kısmında türbenin Kubbe-i Hadrası ikinci bakım çalışmaları nedeni ile kapalı idi.

Yüzyıllardır dökülmeyen çiniler ne olmuştu da yapılan bakım sonrası patır patır dökülmüştü? 

Her şey yapanın çalanın yanına kar mı kalacak?

Böyle bir dönemde hala bakım onarım çalışmalardı nedeni ile Kubbe-i Hadranın kapalı görüntüsü de törenler ve Konya için bir başka Konya ayıbı”

……………….  

İş adamı spor adamı bu abimizin dediklerini dahası anlatırken verdiği örnekleri gözümün önüne getirip yerli yabancı insanlar adına empati yaptığım zaman Konya imajı adına kötü bir görüntü oluşturmuş oluyordu.

Ama bildiğim kadarı ile bu işler organize ile ortak akıl ile yönetilir değil mi?

Mesela DDY bu tarihte alt geçitte bakım yapacağım dediği zaman “15 gün sonra yapın şehirde uluslararası törenler var. Devlet Büyükleri dahi gelecek” denilse değil DDY yetkilisi Ulaştırma Bakanı dahi HAYIR diyemez, 

Ama işte bizim Konya’da bunu kim diyecek?

TIP EĞİTİMİ

ALAN İNTÖRN

ÖĞRENCİLERİN FERYADI

Geleceğin doktorları olacak olan ve kendimizi teslim edeceğimiz tıp öğrencilerine yasal olarak küçük maddi destekler olunuyormuş. 

Bende bilmiyordum ilk defa duydum.

Bu tıp öğrencilerine verilen parada da Devlet ve Vakıf üniversiteleri arasında büyük dengesizlik varmış.

Mesela Devlet Vakıf üniversitelerinde ki tıp öğrencilerine verilecek para miktarını Vakıfa bırakmış.

Ve o vakıflar mesela Konya’mızda intörn öğrencisine 1.568 TL yi layık görüyormuş.

Gerçekten inanmak istemedim.

Aman gözünüzü seveyim değerli büyüklerimiz sizin öğrencileri bari devletteki öğrenciler ile bir hizaya getirin,

Rakamlar o zaman daha adaletli olmuş olmaz mı?

BİZİM MİLLET BAHÇESİNİN

MÜTEAHHİDİ ÇOK ÜNLÜYMÜŞ YAA

Yine siz değerli okurlarımızdan bir abimizin bizi uyarması ile yeni bir şey daha öğrendim.

Benim öğrendiklerimin hepsini burada yazmamın bir anlamı yok.

Ancak iki satır ile bunları sizde bilin isterim.

Ben artık her millet bahçemize girişimde bunu hatırlayacağım.  

…………..

Bizim bahçenin ihalesini Veysel Demirci Bey almış.

Veysel Bey Veysel Demirci, 2011 seçiminde Elazığ’dan AK Partiden milletvekilli adayı olmuş.

Seçilememiş ama sahibi olduğu Ziver Holding, o tarihten sonra devletten tam 5 milyar 595 milyon liralık ihale almış.

Her şey yasıl olduktan sonra kimse bu parala laf edemez.

Beyefendi adaylığından bir yıl sonra, inşaat faaliyetlerinin yanı sıra, havacılık petrol, gıda ve sigorta sektörlerine de girmiş.

Helal olsun aferin girişimci ruh bu işte.

Bizim millet bahçesinin ihalesini de Demirci kazanmış.

Bizim bu beyefendiye ve çalışmalarına diyecek tek kelimemiz yok.

Ama bu çıkış bana şunu hatırlattı.

Malum önümüzde seçimler var

AK Parti’den millet vekili olmaya hazırlanan isimler listesi o kadar kabarık ki.

Mesela ben bazı isimlere kızıyordum.

Ama bunu öğrendim yaaa

Vallahi şimdi hepsine çok büyük saygı duyuyorum.

Bundan sonra da bu konuda kimseye bir şey demeyeceğim.

BU LİSTE DOĞRU MU?

DOĞRU OLSA NE FARK EDER?

Bu paragrafa başlarken aynı görüşte olmayan okurlarımızdan önce özür dilerim.

Ben Suriyeli meselesine ne ensar gözü ile bakıyorum ne de bu insanlar hemen ülkelerine gönderilsin diye bakıyorum.

Çünkü ilk günden bu yana bu işin ne olacağına bakıyorum.

Bu iş başlamıştır ve hiç kimse bu saatten sonra muhalefet yaparak şöyle yapacağım böyle yapacağım diyerek ahkamda kesmemelidir.

Bizim Türkler Almanya gibi Dünya’nın her yerine girip oralarında vatandaşı olup tarih yazarlarken gurur duyuyoruz yaa şimdi de Suriyeli insanlar bizim ülkemizde tarih yazıyorlar,

Daha da yazacaklarından gayri.

Bunları niye görmezsiniz Allah aşkına.

Yarın Konyaspor’da Suriye kökenli Türk vatandaşı top oynayacak binler kendisini alkışlayacak,

Bugün Sanayilerimizde olduğu gibi Suriyeli iş adamları Türkleri çalıştırıyorlar yaa yarın bu sayılar artacak.

Oğlunuz bakımlı zarif güzel bir Suriyeli kıza aşık olacak evlenecek.

Kızınız okulda tanıştığı yakışıklı Suriyeli bir genç ile siz ne derseniz deyin, çıkabildiğiniz kadar karşı çıkın evlenecek.

Sonra bunların çocukları olacak.

Yani ne mutlu DEDE olacaksınız.

Bakın mesela Uğur Özteke bu son örneği de laf olsun diye yazmıyor.

Benim duyup da kulaklarıma dahi inanamadığım gönül işleri oldu.

Oldu da bitti maşallah.

Herkes buna şimdiden razı olmalı.

Adı ne olursa olsun kimse yasal olan işlere karşı çıkmamalı.

Yahu sizlere hep şemsiyeden örnek vermiyor muyuz?

Şemsiye girmiş açılmış ondan sonra feryat ediyorsunuz.

Zevk alın zevkkkkk (!)

…………

Beni anladınız değil mi?
Benim ve benim gibi düşünmeyenlerin Suriyeli imiş Afganlı imiş Iraklı imiş yasal olan hiç kimseye karşı gelmek gibi bir şansı ve şansınız yok.

Neyse hukukçu abimin gönderdiği SURİYE DOĞUMLLU SEÇMENLERİN İLLERE GÖRE DAĞILIMI listesi

Bu doğru mudur değil midir bilmiyorum

Aslında inanmak da istemiyorum

Ama abimiz güvenilir ve sağlamcı bir hukukçu olduğu için bunu sizlerle paylaşmak istedim.

Buna rağmen Konya’nın bir Hatay’ı, bir Antep’i, bir Urfa’yı bu bölümde de geçeceğine inanmıyorum.

Bu listede bir yanlışlık var ama zaten gerçek bugün belli olur.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

İnsan acısıyla tek başına kalmayı ve kaçma isteğinin üstesinden nasıl geleceğini öğrendiğinde öğrenecek çok az şey kalmıştır.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?     

 Zaten iki şerit olan üst ve alt geçitlerin girişlerinde durarak dörtlüleri yakarak indi bindi yapmadığımız zaman daha iyi ADAM oluruz.