KOVİD SPORU VE SPORCULARI ÇOK SEVDİ
29 Aralık 2020, Salı 09:32Gün geçmiyor ki bir kulübümüzden virüs bulaş haberi gelmesin.
Nasıl korunuyor bu sporcu kardeşlerimiz veya korunuyor mu?
Bir futbol kulübünden 33 kişi virüslü diyor, bir başka 1. Lig kulübü 29 vaka var diyor…
Tabii karşılaşmalar erteleniyor. Ligin düzeni intizamı bozuluyor. Belirti göstermeyen ama virüs taşıyan sporcu 14 gün karantinaya geçiyor, galiba bu süreyi 10 güne indirdiler.
Spor kulüplerimiz rutin hafta da iki kez, bazen bu sayı daha da artıyor üç-dört sayısına ulaşıyor, test yaptırıyorlar.
Aaaaa… Bir bakıyorsunuz sporcu virüs taşıyıcı çıkıyor. Kimlere bulaştırdığının sayısını bilmiyor. Yani tesadüf testleri, tesadüf vakaları ortaya çıkartıyor.
Yahu bu kulüplerin doktorları yok mu? Bunlar sadece kırık çıkık ve bıkıka mı bakıyor?
Bu virüsün engellenmesi, bulaşmaması için tedbir almaz mı doktorlar.
Ligler başlarken özellikle Futbol Federasyonu bulaşı engellemek için bir sürü tedbir ortaya koydu. Kenardakiler maskeli olacak v.b.
VİRÜS EZİLİP ÖLÜYORDU…
1.Lig maçını seyrediyorum. Adanaspor-Bandırmaspor. Maç 1-1 bitecek derken uzatmalarda Bandırmaspor penaltı kazandı ve gole çevirip, Adana deplasmanından üç puan çıkardı ve de inanılmaz sevinç.
Bandırmalı futbolcular, yedekler, idareciler golden sonra öyle sarmaş dolaş oldular ki, işte dedim virüs arada ezilip, yok olacak.
Sıcağı sıcağına olduğu için bu maçı ve Bandırma’yı örnek verdim.
Aslında bütün maçlarda golden sonra sevinç yumağı oluyor.
Eeeee. Futbol federasyonu sen bu manzaraya bir şey demeyecek misin? Bu görüntülerin de cezalandırılması lazım. Görüntü yumağına girenler mutlaka cezalandırılmalı.
Futbol nasıl sevinecekleri konusunda eğitilmeli. Ferdi olarak sevinmelidirler. Seyirci yok. Kendilerini kontrol etmelidirler.
Federasyonun Liglerin ikinci yarısı için, virüse bulaşıp takım çıkaramayanlar HÜKMEN YENİK sayılacak. Bu görüşe katılıyorum. Her kulüp kendini koruyacak tedbirleri almalıdır.
AŞIYADA VİRÜS SIKINTISI
11 Aralık 2020 de gelip, 25 Aralık 2020 de uygulamaya geçecek ÇİN AŞISI gecikti. İmzalar yüzünden dendi. Sonra 27 Aralık akşamı Çin’den hareket edilecek aşılar, 28 Aralık sabahı ülkemizde olacak dendi. Sonra maalesef ÇİN’de gümrükte meydana gelen Kovid olayları nedeniyle birkaç gün daha gecikilecek denildi.
Yani bu sıkıntılı dönemde espri anlayışımdan vaz geçemedim. İster misiniz bizim aşılara da KOVİD bulaşsın. Aşı bizi KOVİD ten kurtaracak kendi KOVİD oluyor.
Şaka bir tarafa gecikilen her gün kaybedilen can demektir.
VEFAT SAYILARI NEDEN DÜŞMÜYOR
Son dönemde alınan tedbirlerle vaka sayısı, hasta sayısı, yoğun bakımda ki ağır hasta sayıları düşüyor. Hem de bazılarında çok büyük düşüş var. Ne hikmetse vefat sayısı bir türlü düşmüyor. Her gün 250’nin üzerinde vatandaşımızı, canımızı kaybediyoruz.
Acaba neden vefat sayısı düşmüyor? Hepsi düşerken vefatın düşmemesini virüsün daha ölümcül olduğuyla açıklayabilir miyiz?
Ben bilmiyorum ama Bilim Kurulunun da bildiğini düşünmüyorum.
Aşı için bir şeyler ifade edip konuyu bağlayalım.
-Ümitsiz bir bekleyiş hasreti var içimde.
-Gelecekmiş gibisin sanki günün birinde…
Aşılı günlere kısa sürede kavuşmak dileğiyle, geldikten sonra da 14 gün kontrol süreci olduğu düşünülürse aşı vurulması 2021’e kaldı.
EĞİTİM BAKANLIĞINDAN NAMELER….
Hani okullar olmasa, idare çok kolay olacak.
Kararları, talimatları en çok mutasyona uğrayan bakanlık maalesef Eğitim Bakanlığı…
Bir aldığı karar iki gün gitmiyor değişiyor.
Yok okullarda yüz yüze eğitim başlayacak, vaz geçtik başlamayacak.
Eğitim internet üzerinden yapılacak.
Tabletleri dağıtmaya devam ediyoruz. Yarıyıl oldu devam.
Ana okulları yeniden açılacak. Niye kapattın ki? Kreşler de dahil. Eee küçük çocuklara bakacak kimse yok. Anne baba çalışıyor.
Efendim okullar açılmayacak ama Ortaokul ve Liseler de yüz yüze bir sınav yapılıp, karne verilecek.
Tepkiler, tepkiler, tepkiler.
Vaz geçtik yüz yüze sınav da yapılmayacak. İki gün içinde karar iptal.
Aklın yolu bir. Yahu çocukları bir kere bile okula getirmeniz, öğretmenlerle muhatap etmeniz virüsün yayılmasına sebep olacak, düşünemiyor musunuz? Haaa. Geleneksel sözümüz, bir kereden bir şey olmaz derseniz, ona diyeceğimiz yok. Ama Gazeteci rahmetli Hasan PULUR’u anmadan geçemeyeceğim. Bir kereden bir şey olmaz sözüne öyle bir cevap vermişti ki, neyse merak eden açar bulur.
Yolun sonunu, tünelin sonunu yakında göreceğiz. Yeni bir yıla 2021 yılına merhaba deriz inşallah. 2021 yılı beklentilerimizi ve 2020’de yaşadıklarımızı, yılın son gününde ki yazımda bulacaksınız.
Yaşamak güzel, ümidini kaybetmemek çok güzel. İnşallah görecek günlerimiz var daha aldırmayın. Esen kalın.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.