KURUNUN YANINDA YAŞ DA YANSIN!!!!...

Terörde Geldiğimiz Noktada

Teröristlerin gözü dönmüş. Adam öldüren robotlar haline gelmişler. Özellikle araç geçişleri esnasında patlatılan bombalar polislerimizi ve askerlerimizi şehit etti.  Şimdi de bazı il ve ilçelerin mahallelerinde hendekler kazıyorlar.  Yine bu hendekleri bombalarla tuzaklıyorlar.

Herhalde polisimizi ve askerimizi öldürdüklerinde bayram yapıp bir yerlerine kına yakıyorlardır.  En acısı da içimizdeki İrlandalılar da buna kına yakıyorlar. “Yeri gelmişken bu içimizdeki İrlandalılar deyiminin kime ait olduğunu” ve niçin söylendiğini hatırlayalım. Mustafa DENİZLİ Milli Takımımızı çalıştırıyor. Ha bire medya tarafından eleştiriliyor.  Bir İrlanda maçı öncesi yine bu eleştiriler doruğa çıkıyor. Mustafa DENİZLİ de çok kızıp b unlara “İçimizdeki İrlandalılar”  diyor. İşte bizde de teröre destek veren, her hamlede devletin kusurun arayan PKK’ya ve teröristlere hiç ses çıkarmayan Vatana ihanet eden bir hain gurup var.  İçimizdeki İrlandalılar deyimi böyle durumlarda hafif kalıyor.    

Polisimiz ve Askerlerimiz teröristlere karşı bir operasyon yaptı mı, bir iki milletvekili ki tabii HDP’den, yanlarına terörist yandaşlarını da alıp, güvenlik güçlerimizi tacize gidiyorlar. Bizim kahraman emniyet mensuplarımız ve askerlerimiz bu hainlere bir şeyler anlatmaya çalışıyor.  Yapmayın etmeyin. Dokunulmazlığı olan milletvekilini bir taraf çekin. Etrafındakileri, güvenlik güçlerinin görevini yapmaktan alıkoymaktan tutun da, terör örgütüne destek propagandasını yapmak, mensubu olmaktan şiddet kullanarak alın içeri…

Teröristlere kuru destek, onlara destek veren alkışlayan, ölen teröristlerin cenazelerine katılan, devletime kafa tutan hainlere de yaş diyorum Bu yaş dediğimiz hainler kuru dediğimiz teröristlerin yanlarına gidip onları güvenlik güçlerinden korumaya çalışıyor ve onlara moral veriyorlar.  İşte bu kurunun yanına kendi isteğiyle giden yaşlar da son zamanlardaki deyimle “Etkisiz hale getirilmelidir”.

Düşünün kalabalık bir gurup, Cizre’de karayolunu kesip, araçları durdurup kimlik kontrolü yapıyorlar.  Polisin gelmesiyle bu gurup klasik laf “ara sokaklara girip izlerini kaybettiriyorlar.”  Yok, öyle yağma!

Artık benim devletim bu tür faaliyeti yapan teröristlerin, yaşına, saçına, kıçına, kancık mı erkek mi olduğuna bakmadan basacak mermiyi. O araçları durduran itler sekizi, onu, yüzü neyse etkisiz hale getirilecek.

Efendim elinde silah yoksa falan demeyin. Onun beyninde silah ve ihanet var! İlla o kalabalıktan açılan ateşle birkaç polisimiz, askerimiz şehit edildikten sonra mı bunların leşini yere sereceğiz… Teröristin köküne para mı saydık. Terörist bugün silahsız, yarın silahlı olur. Benim polisimin,  askerimin canı onlardan kıymetli…

Ey devletim! Sizlerden bunu bekliyoruz. Kuru mu, yaş mı demeden bu işi çözmeliyiz. Zira kim kuru, kim yaş belli d eğil. O yaşlar da kurunun yanına gelmesinler.

KONYA’DA ÇALIŞMAYAN BÜROKRAT GİTMELİ…

Yeter artık halkın ihtiyaçlarına cevap vermeyen, isteklerine, eleştirilerine kulak tıkayanlar mutlaka görevden alınmalı ve yerlerine yoğun çalışıp hizmet verecek yürekli bürokratlar gelmelidir. Milletvekillerimize de görev düşüyor.  Hatırla, torpille, cemaatle gelmiş koltuğuna yapışık bu bürokratları tespit edip göndermelidirler.

Mevlana Müzesi ile ilgili olumsuzlukları yazdık.  Yetkililer üç maymunu oynarken, benim ülkem, benim şehrim, Japonya’dan ABD’ye varana kadar gelen turistlere rezil bir şekilde görünmemelidir.  

Müze içindeki erkekler tuvaleti ve etrafının rezilliğini görmeyen ve düzeltmeyenin Hz PİR’in Türbesinde işi yoktur…

Ha! Sadece bürokratlar değil, seçilmişler de aynı akıbete uğramalıdırlar.  Dedik ya yeter diye.

Biz bu çalışır görünüp hiçbir iş yapmayan, bal arısı kılığındaki eşek arılarından bıktık.  Konya’daki bürokratlar, seçilenler çalışın ve mahiyetinizdekileri çalıştırın. Yatma devri çoktaaan geçti…

Esenkalın.