MEMLEKET SİYASİ HAVASI

CHP yine kaynıyor.

Eski vekil ve önceki dönem Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, “Memleket Haraketi”ni başlattı..

Sivas’tan yola çıkan ve  Muharrem İnce’yi taşıyan otobüsün yolda yakıtı bitmediği takdirde, İnce 1000 gün memleketi dolaşacak. Lakin yolculuk iyi başlamadı. Sivas, umulan ışığı yakmadı. Başka illerde de

Bu durumda..

Muharrem İnce, 1000 günü tamamlar mı?

Zor görünüyor..

CHP’li eski vekilin başlattığı hareketin bir kere hedefi net değil.

Mesela yeni bir parti mi kuracak?

Yoksa Kemal Kılıçdaroğlu’nu zayıflatarak, CHP’nin başına mı geçecek?

Ya da 2023’de yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçiminde, Millet İttifakının adayı mı olacak?

Ne düşünüyor?

Hedefi ne?

Parti kurmak mı?

Muharrem İnce’nin yeni bir parti kuracağına ihtimal verilmiyor. Hadi kurdu diyelim alacağı oy yüzde 1’ler civarında kalır.

İnce’nin, Kılıçdaroğlu’na havlu attırarak CHP’nin başına geçmesi de ihtimal dışı bir olay.

Öyle böyle  değil bu iki ihtimal için önce  insanda  cazibeli bir vizyon olacak. O vizyon  halktan ilgi görecek. Yetmez.. İçerde ve  dışarda arkanda çok sağlam duran güçler olacak. Yani finans  desteği, medya desteği, lobi desteği olacak. Üstüne cami ve cemaat desteği de olursa kaymaklı kadayıf olur. E.. Bunlar yok. Bunlar olmayınca 1000 gün değil, 10.000 bin gün memleketi dolaşsan dahi  bir şey olmaz.

Muharrem İnce geçen Cumhurbaşkanlığı seçiminde aldığı oylara güveniyor. İyi de o oylar senin şahsına verilmedi ki..Senin şahsi oyun ne kadar diye sorarlar adama..

Peki “Memleket Hareketi”nin hedefi ne olabilir?

Bir: İnce, 2023’de yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçiminde Millet İttifakı’nın çatı adayı olabilmenin kapısını aralayabilmek için yollara düşmüş olabilir. Eğer böyleyse bu riskli bir yolculuk. Halktan ilgi görmeyen ve halkın kucaklamadığı birisini CHP, içinde bulunduğu ittifak partilerine neye önersin?

İki: İnce, başlattığı hareketle  siyasi körlük yaşayan Kemal Kılıçdaroğlu’nun aklında muhtemel aday isimlerin başında yer alan Abdullah Gül’ün önünü kesme amacı taşıyabilir.Eğer amaç buysa, bunu başarmış gibi görünüyor.

Bu bahsi geçelim..

CHP’li eski vekil, eski Şişli  Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’ün yeni bir parti kuracağı söyleniyor. Sarıgül parti kurar mı yoksa DSP  ile filört ederek, bu partiyi ele geçirir mi? Her ikisi de olabilir. Sarıgül ayak oyunlarını iyi bilen bir siyasetçi. Ayrıca her türlü iletişim ve geçişe açık bir siyasetçi. CHP’de aktif siyaset yaparken, siyasetin zirvesindeyken  bir ara Deniz Baykal’a da büyük kurultayda rakip olmuş ve genel başkanlık seçimini kaybetmişti.

Mustafa Sarıgül parti kurması ya da DSP’nin başına geçmesi halinde raf ömrü dolan adını yeniden rafa  koymaya çalışacak.Ötesi yok gibi.

CHP kanadında bir de İstanbul İl Başkanı sorunu var. Canan Kaftancıoğlu CHP’nın sır dolu, gizemli ama etkili isimlerinin başında geliyor. Partide de ciddi bir karşılığı var. Fakat nerde, ne zaman ve ne söyleyeceğini  kestirmek mümkün değil. Patlamaya hazır pimi çekilmiş bir bomba gibi dolaşıyor ortada.

Bir de bu tarafa dönelim..

Abdullah Gül teknik direktörlüğünde Deva Partisi kuruldu.

Ali Babacan Deva Partisinin Genel  Başkanı oldu.

Deva Partisi kurulmadan önce, Ak Parti’den Ali Babacan’ın kuracağı partiye ciddi sayıda geçişler olacağı iddialar arasında yer almıştı.. Buna göre yeni  kurulan partinin grup sorunu olmayacak ve parti Meclis’te temsil  edilecekti. Lakin olmadı. Olacak gibi de görünmüyor.

Sonra Ali Babacan’ın kuracağı partinin yapılacak ilk seçimde baraj sorunu da olmayacaktı. Anlayacağınız yüzde 10’un üzerinde bir oy çantada keklikti.. Ancak yapılan son kamuoyu araştırmaları Deva Partisinin seçimlerde alacağı oyun yüzde 1-2 arasında kalacağını gösteriyor.

Eski başbakan Ahmet Davutoğlu Gelecek Partisi’ni kurdu.

Gelecek Partisi’de kurulur kurulmaz, Ak Parti’den geçişler olacak ve parti Meclis’te temsil edilecekti. Sayılar veriliyordu, 20,30,40 milletvekili gibi. Sonra Gelecek Partisinin de yapılacak ilk  genel seçimlerde baraj sorunun olmayacağı söylenmişti. Yüzde 10-20 bandında bir oy oranına sahip olduğu söyleniyordu  Ahmet Davutoğlu’nun kurduğu partinin. Son kamuoyu araştırmaları  ise Gelecek Partisinin  seçimlerde alacağı oyun yüzde 1-2 arasında kalacağını gösterdi.

Deva Partisinin ve Gelecek Partisinin oy oranları artar mı? Bunu zamanla göreceğiz. Fakat kalkış önemli.

Bu arada bir de eski DYP’lilerin başlattığı “Çoban Yıldızı” hareketi var.

Solda ve sağda yaşanan siyasi hareketlilik nereye kadar gider ve ne gibi sonuçlar doğurur? Siyaseti takip eden bir çok insan bunu merak ediyor.

Hareketlilik ortada. Ancak bu hareketliliğin taraflarının tamamı bir araya gelerek, ortak bir hareket ve ortak bir cephe oluşturmuş olsalar dahi Ak Parti bloğunu yarmaları an itibarıyla imkansız görünüyor.Çünkü halkın beklenti ve ihtiyaçlarına, dertlerine  ve sorunlarına tam da lazım olan  proje ve önerileri ortaya koyabilmiş değiller. Farklı bir projeleri yok. Dolayısıyla yol  açamıyorlar.. Halkı da iktidar olabilmek için yanlarına alamıyorlar.

Memleketin siyaset havası böyle.