MUHARREM AYI HİCRET VE AŞURE

Allah'a Hamd, Hz Muhammed (s.a.v.) e salât ederim.

Kurban Bayramı zilhiccenin 10. günüdür. Bundan 19-20 gün sonrasında Muharrem ayı gelir. Muharrem ayı arabi ayların birincisi, Zilhiccede sonuncusudur. Hacc'ın zi1hiccede bulunmasının bir yönü de; kulun yıl içindeki veya ömründeki hata ve günah kirlerinden, hacdaki(Arafat Vakfesi-meş' ari-haramlar) v.s. Vakfe ve dualarla affedilmesidir.

Muharrem ayındaki Hicret-aşure ile Hz. Muhammed'in doğumu viladet kandili arasında takriben altmış gün-iki ay-vardır.

Muharrem ayında İnsanlık tarihinde pek mühim olaylar meydana gelmiştir. Şöyle ki:

İnsanoğlunun ilk atası, ilk insan ve ilk peygamber Adem (as)’ın tövbesi ve affolunması, Nuh (as)’ın tufandan kurtuluşu ve kavminin şerrinden halas olması, Hz. İbrahim (as)’ın Nemrud'un ateşini söndürmesi, Yakup (as)’ın biricik evladı Yusuf (as)’ a bu ayda kavuşmuştur. Yusuf (as) iftira neticesi atıldığı zindandan bu ayda kurtulmuştur. Musa (as) firavunun şerrinden kurtulmuş, ona zulmetmek isteyen firavun ve taraftarları bu ayda helak olmuşlardır. Hz. İsa (as) Yahudilerin şerrinden bu ayda kurtulmuştur.

Alemlere rahmet olarak gönderilen Hz. Muhammed (s.a.v.) ve müşriklerin kötülüklerine dayanamayan ashabına Medine’ye gitmeleri için izin verdi. Peygamberimizin müsaadesiyle Medine’ ye Hicret eden Müslümanlara "Muhacir" bunlara yardım eden Medine’li Müslümanlara da "Ensar" adı verilir.    

Kureyş, Hz. Muhammed (sav)’in vücudunu ortadan kaldırmak için "Daru’n-Nedve" de toplanarak korkunç karar aldı. Hz. Peygamber vahy-i ilahi ile her şeyden haberdar edilerek keyfiyet bildirildi. Ve hicret etmesine izin verildi. Hicretten iki gün evvel bir öğle vakti Hz. Ebu Bekir'in evine gelerek

-Seninle bu gün mühim bir iş konuşacağım. Yanımızda kimse bulunmasın."  Dedi. Ebu Bekir de:

-Burada kızlarımdan başka kimse yok."dedi.

-Hicret için emr-i ilahi aldım. Senin refakatinle şereflenecek miyim, Ya Rasü1allah?

 -Evet

Hicret için Allah'ın emrini telakki ettikten sonra bunu böylece Ebu Bekir'e müjdeledi... Burada hak ve akide uğrunda tarihin en büyük macerası başlamak üzere idi... Olaylar... Mukadderat... Tecelli... sevr dağının tepesindeki sevr mağarası mucize...

K. Kerim: (Ey Muhammed), Hani bir zamanlar, kafirler seni hapsetmek, yahut öldürmek veyahut (yurdundan) çıkarmak için tuzak kuruyorlardı. Onlar tuzak kuruyorlardı. Allah da onların mekir ve hilelerini kendi başlarına çaldı. Onların planlarını altüst etti. Zira C. Hak, tuzakçıların şerlerini izale edip, onlara hadlerini bildirir. "Enfal Suresi Ayet 30  " Eğer ona yardım etmezseniz, Allah o peygamberine yardım eder. Bakınız ona nasıl yardım etti. Kafirler onu yurdundan çıkardıkları Zaman ikisi o mağarada bulundukları sırada, o lahzada arkadaşına: ''Üzülme, mahzun olma. Allah bizimle beraberdir”, diyordu. Allah da derhal ona itmi'nan verdi. Onu görmediğimiz orduyla teyit etti. Kafirlerin sözünü alçalttı, yere çaldı. Allah'ın kelimesi ise en yücedir. "Tevbe Suresi Ayet 40”

Hicret hadisesinde her bakımdan Hz. Muhammed (sav)’in büyüklüğünü görmekteyiz. O denizde kazaya uğrayan bir geminin kaptanı gibi, evvela bütün Müslümanları Mekke’nin tazyikli muhitinden kurtarıp Medine’ ye nakletti. Kendisi en sonraya kaldı... Medineliler onu hasretle bek1iyorlardı.Büyük Peygamber hak ve hakikat uğrunda her fedakârlığı göze aldı. Tehlikelere göğüs gerdi... Hayatı pahasına müşriklerin arasında kaldı. Mekke’de kalmak, tehlikenin içinde durmak demekti. Fakat O, bunu da göze aldı. Biliyordu ki, C. Hak: O nu düşmanlarının elinden kurtarıp Medine’ye iletecektir. (Hz. Muhammed ve hayatı A. Himmet Berki. Osman Keskioğlu Diyanet Yy. Ank. 2001 sah 187-192)

Kays b, Ebu Hazim'in şöyle dediği rivayet edilir:

-Ebu Bekir (ra)’in şöyle buyurduğunu işittim. :K. Kerim: ''Ey iman edenler! Siz nefsinizi ıslah etmeye bakın. Siz hidayette olduğunuz sürece dalalette olanlar (sapıtanlar)size zarar vermez. Hepinizin dönüşü Allah'adır. Yaptıklarınızı size haber verecektir. "Maide Suresi Ayet 105” Siz bu ayeti yanlış okur, yanlış yorumlarsınız. Ben Resulullah’tan şunu dinledim.

-Bir cemaatin içinde, kötülük fiilleri işlenirde, ona engel olmazlarsa, onlara umumi azap gelmesinden korkulur."

Hz. Hasan (ra) Resülullah (s.a.v.)’in şöyle buyurduğunu anlatıyor.:

-Bir kimse dinini korumak için bir yerden başka bir yere giderse, isterse bir karış olsun, cennet o kimseye vacip olur. "Ve cennette arkadaşı İbrahim (as) ve Resulullah (s.a.v.) olur. Çünkü İbrahim (as) Harran’dan Şam'a Hicret etti. O’nun bu hicretini şu ayeti Kerimeler bildirir.:  K. Kerim: "Bunun üzerine Lut ona iman etti.(İbrahim): "Ben, rabbime hicret ediyorum. Şüphesiz o galiptir. Hikmet sahibidir. “Ankebut / Ayet 26 " K. Kerim : "İbrahim dedi: "Ben rabbime gidiyorum.(O) beni doğru yola iletecek. " Saffat / Ayet 99”

Muharremin onuncu gününe aşure denir. Aşure gününde dağıtacağımız aşurelerle aramızdaki sevgi ve bağlılık kuvvetlenmiş olur. Nuh (as)’ın ashabının tufandan kurtuldukları zaman pişirerek ikram ettiklerindendir. İbn-i Abbastan rivayet ediliyor: "Hadis: "Kim aşure günü dört rekat namaz kılar da her rekatında fatihadan sonra elli ihlas okursa Allah'ü Teala günahlarını bağışlar ve Mele-i Â'la da cennette onun için nurdan bir kürsü bina eder. “

Muharrem’in 9.10,11. günleri nafile oruç tutulabilir. Hadis: "Kim aşure günü aile efradına genişlik verirse Allah’ta bütün sene boyunca ona genişlik verir."

Hz. Hüseyin (ra)’in aşure günü maruz kaldığı şehitlik Allah nezdinde kadrinin ve derecesinin yüksekliğine delildir. Kim o günü anmak isterse bütün insanların fani olduklarını ve herkesin Allah'a döneceğini hatırlayıp düşünmesi lazımdır. Ehl-i Dalâletin bid'at yollarına düşmemelidir.

Selam ve Dua ....