NARİN’İ GÖM NAMAZ KIL, YAĞLAR KAYBOLSUN KONYA KAYBETSİN
11 Eylül 2024, Çarşamba 00:10Bugün bilgisayarın karşısına geçip yazmak istediğim hangi konu varsa hepsinin önünde özünde hepsinin ama hepsinin özünde hepimizin kıblesinin artık PARA olduğunu görüyoruz.
Kıblemizin PARA oluşu o kadar delilli o kadar ispatlı o kadar açık ve net ki bizi yöneten büyüklerimiz sihirbazlığı el hünerleri ve ifadeleri ile bizi büyülemeye devam ediyorlar.
Ve artık yüksek sesle AK Parti’nin kuruluşundan bu yana partinin içinde olan büyüklerime,
AK Parti’nin kuruluşunda ERDEMLİLER hareketini oluşturan değerli insanlara.
Hatta hatta Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın “Bugünden son nefesime kadar üzerimde taşıyacağım hatta Rabbi’min makamında bile bana şahitlik edecek bir rütbem bir sıfatım var o da
İMAM HATİPLİ OLMAKTIR.
Bana ömrüm boyunca yaptığım en önemli tek bir eseri söyle deseler tereddüt etmeden vereceğim cevap gayet açıktır. İmam hatip okullarının önündeki engelleri kaldırmaktır” dediği ÖNDER İMAM HATİPLİLER Derneği’nin Konya kurucularına şunu yüzlerine yüksek sesle söylemeye devam ediyorum.
“SON 10 YILDA GÜZEL DİNİMİZE VE MÜSLÜMANLIĞA VERİLEN ZARARI CHP İKTİDARLARI BU ÜLKEYİ ARALIKSIZ 40 YIL UĞRAŞSALAR BU KADAR ACI BİR ŞEKİLDE VEREMEZLERDİ”
…………..
Bu benim içimdeki acı.
Bu benim gözümdeki yaş.
Bu benim vicdanımın sesi.
………….
Kabul etmeyebilirsiniz.
Bana da katılmayabilirsiniz.
Hatta kızabilirsiniz de.
Bende en az sizin kadar Sayın Cumhurbaşkanımıza inanmıştım.
Şu anda en az bende sizin kadar Sayın Cumhurbaşkanımıza inanıyorum hatta güveniyorum,
Ama bir yerde kontak var.
Arıza var. Sıkıntı var. Hata var.
Önce bunu kabul etmek zorundasınız. Zorundayız.
……………
Neyse buralara girmeyelim.
Bu sular derin adamı boğar.
………..
Bende her ana baba gibi her vicdan sahibi gibi Narin olayında yüreğinden hala kan damlayanlardanım.
Ama hala kabullenmediğim konu İslam dinini nasıl anlayıp nasıl yaşadığımızda.
……………
AK Parti’nin bölgedeki en güçlü ismi.
En güçlü devletin yanındaki aşiretinin temsilcisi Galip Ensarioğlu önce ekranlara sesli ve görüntülü olarak
"Soruşturmada gizlilik var. Ayrıca son aşamaya gelindi. Bizlerin bazen bilmediği, bazen de bilip söyleyemediğimiz gereken şeyler var. Çünkü aile de bizim dostlarımız. Konu çok hassas. Onları da çok fazla üzecek bir şey söylemek istemiyoruz." Diyor.
Sonra ne diyor sayın Ensarioğlu
“Ensarioğlu tartışma yaratan sözlerinin ardından sosyal medyadan açıklama yaparak SÖZLERİNİN ÇARPITILDIĞINI söyledi.
……………………..
O zaman işin bu BAZEN BİLİNİP DE SÖYLENMEMESİ GEREKEN HASSAS KONULARI çöpe atıverelim.
………….
Polis tutanaklarında cinayeti işlemek kadar suçlu olan
“2 Eylül’de gözaltına alındıktan sonra otomobilinde yapılan inceleme ile elde edilen bulgular nedeniyle tutuklanarak cezaevine gönderilen Narin’in amcası Tavşantepe Mahallesi Muhtarı Salim Güran’ın kendisine cesedi saklaması için 200 bin lira para teklif ettiğini belirten Nevzat B.’nin polis kayıtlarındaki cümlesi.
Eğer yarın bu da saptırılmaz ise(!)
“‘BUNU YOK EDECEKSİN’
Salim Güran aracından inerek benim aracıma doğru geldi, ben de araçtan indim ve Salim Güran bana eliyle göstermek suretiyle 47 plakalı aracın ön yolcu koltuğunda bulunan battaniyeye sarılı bir şeyi göstererek ‘Bunu yok edeceksin’ dedi. Ben de gösterdiği şeyin yanına yaklaştım ve bakınca battaniyeye sarılı vaziyette ve hareketsiz vaziyette yatan bir insanın olduğunu gördüm” diye konuştu.
200 BİN LİRA TEKLİF ETMİŞ
Salim Güran’ın, yeğeni Narin’in cesedini yok etmek için 200 bin lira teklif ettiğini belirten Nevzat B., “İnsan olduğunu anlayınca şaşırdım ve tereddüt ettim, bu esnada Salim Güran bana hitaben ‘İyi düşün, sana 200 bin lira veririm’ dedi. Bu esnada etrafımızda kimse yoktu. Bana ‘Aracında torba var mı?’ dedi. Ben de aracımın bagajından rengini hatırlamadığım bir çuval çıkartarak Salim Güran'a verdim.
Battaniyeye sarılı çocuğu alıp, çuvalın içerisine birlikte koyduk, bu esnada çocuğun üzerinde siyah tişört ve şort vardı. Üzerinde asılı bir küçük çanta vardı, çocuğu torbaya koyduğumuz esnada sağ kulağının arkasında boyun bölgesinde bir kızarıklık vardı. Çuvala çocuğu yerleştirdikten sonra çuvalın ağzını orada bağlamadan benim aracım olan 23 AN 630 plakalı kırmızı renkli şahin model aracımın arka koltuğun önündeki ayak paspasının olduğu yere koydum ve aracıma bindim, aracımın yönü mezarlık tarafıydı. Muhtar Salim Güran ile birlikte ayrılmadan önce ‘Göl’ diye tabir ettiğimiz, Eğertutmaz Deresi’ni işaret etti ve ‘Oraya götür’ dedi.
.jpg)
Ayrılırken Salim Güran’ın ne yaptığına bakmadım. Direkt olarak mezarlığın yanından giderek, villalar mevkisine doğru gittim. Yolda giderken ben pişmanlık duydum, ancak aldığım şeyden de kurtulmam gerektiğini düşündüm. Derenin yanındaki stabilize yoldan aşağı doğru inerek uygun bir yer baktım, aracımı derenin kenarında durdurdum. Çuvalı aracımdan alarak elime almıştım, çocuğun tüm vücudu çuvala sığmıştı.
.jpg)
Çocuğun ayağının kesik olup olmadığını hatırlamıyorum, çünkü çok telaşlıydım.
Narin Güran’ın 8 Eylül’de bulunduğu yere inerek çevrede ip aradım. İp bulamayınca çocuğun çantasının ipi aklıma geldi ve çantasının ipini sökerek çuvalın ağzını bağladım ve ağacın yanında çok derin olmayan bir yer buldum. Burada biraz su vardı. Bu alana çuvalı bıraktım ki, çuval birisi tarafından bulunur, diye düşünerek üzerine bir taş koydum. Büyüklüğü 15-20 kilogram civarındaydı. Yanında da birer taş vardı. Üzerine çalı koymadım. Çünkü üzeri kapanmıştı. Daha sonra buradan çıkarak aracıma bindim. Stabilize yoldan çıktıktan sonra baldızımın evine gittim” dedi.
‘SALİM GÜRAN, YAPMACIKTAN ARAMA ÇALIŞMALARINA KATILDI’
Salim Güran’ın jandarma ekipleri ile birlikte arama çalışmalarına da katıldığını söyleyen Nevzat B., “Saat 19.00 sıralarıydı, köyde insan hareketliliği vardı. Kendi annem ve eşim de Narin Güran’ı arıyorlarmış, bana söylediler. Ben de yukarıda anlattığım olay ile ilgili hiçbir şey söylemedim.
EVİN İÇİNE GİRDİĞİMDE NAMAZ KILIP YEMEK YEMEDEN NARİN GÜRAN’I ARAMA FAALİYETİNE KATILDIM.
Jandarmalar köye 21.00-22.00 sıralarında geldi. Köyde arama faaliyeti yaptık.”
…………….
Her şeyi yap.
Sonra namaz kıl(!)
……………
Bir dönem devlete karşı hain kalkışmaya, kalkışanlara ne diyorduk.
“Namaz kılıyor.
Oruç tutuyor.
Alnı secdeye varıyor”
…………..
Eeeee bu arkadaş da bile bile göre göre PARA karşılığı
PARA…
PARA…
PARA…. Karşılığı korktuğu için filan değil.
İnandığı için değil inançları için bile değil.
PARA KARŞILIĞI yapıyor.
Sonra da gidip NAMAZ KILIYOR.
…………………
Söyleyin şimdi bakalım.
Ben nerede neyi yanlış görüyorum?
Bu millet bir şeyden korkuyor mu?
Allah’tan korksa bunları yapar mı?
Allah’tan korkmadan bunu yapıyor.
Ve yapar yapmaz da Allah’a secde ediyor.
Günahı ne diye işliyor?
Neyin karşılığı günah işliyor?
Namus için mi?
Cihat için mi?
PARA için PARA….
Değil mi?
Polis kayıtları bu değil mi belge….Resmi belge….
………..
Ama namaz kılmış değil mi?
Aferin mi diyeceğiz şimdi ona?
………………
Anayasa Mahkemesi emekli üyesi merhum Ermenekli hemşerimiz Mehmet Çınarlı’nın şu şiirini okuyalım mı?
ÇOCUKLAR
Beni hep esir ettiniz minicik ellerinizle;
Ne kaçmak elimden geldi, ne de karşı koyabildim.
Verecek cevabım varken en büyük hakime bile,
Sizin saf bakışlarınız önünde dilsiz kesildim.
…………..
Savaş alıp götürdüğü, deprem yok ettiği zaman
O çaresiz halinizdir beni en fazla ağlatan.
Yünler, pamuklar içinde üşüdüm çıplaklığınızdan;
Sizi doymamış görünce yenilmez oldu ekmeğim.
………………
Nerde olursanız olun Çin'de, Yemen'de, Kutup 'ta
Bağrıma basmak isterim engelleri unutup da.
Babanız kanlı katilim, ananız düşmanım olsa
Sizin acı çekmenize benim dayanmaz yüreğim.
KONYA’DA BABASINI
SEVGİLİ RUMUZU ALTINDA
DOLANDIRAN EVLAT
MUAMMER rumuzlu abimiz şöyle yazmış dün;
“Uğur Bey:
Narinle ilgili yayın yasağı kaldırıldı.
Geçen gün; Esra Erol'da programında Konya’da kız çocuğu babasından para istemiş babası vermemiş ,
o kız çocuğu da sosyal medyadan sahte kız hesabı açıp, babasından 2 yıl boyunca para almış,
bu olay maalesef Konya’da olmuş.”
…………….
MUAMMER Bey evet doğru hem de eksik bile yazmışsınız.
Bu durumu öğrenir öğrenmez bende takip ettim.
Öz be öz Konyalı ve Konya’da yaşıyorlar.
Bu şehrin insanı bu işte.
Burası Selçukl'nun payitahtı ya.
Bir başkent her zaman başkent yaaa.
Başkentte de böyle işler olurmuş yaaa.
Alın size bir kaya.
TARIM KREDİDEKİ
KAYIP YAĞ MESELESİ
Geçtiğimiz Cuma gününden bu yana sosyal medya yeni bir Konya vakası ile çalkalanıyor.
Önce görmezden geldim.
Yine üç maymunu oynamaya çalıştım.
Bir taraftan Sayın Cumhurbaşkanımızın üzerinde hassasiyetle durduğu TARIM KREDİ KOOPERATİFLERİ.
Diğer taraftan dev bir Konya markası.
Pazar gününe kadar dayanabildim.
Dört bir yandan siyasilerden bile bu konu ile ilgili olarak sosyal medya paylaşımları gönderiliyordu.
KONYA’DA YİNE NE OLUYORDU?
Tarım Kredi’nin yağı mı eksikti?
Yoksa ticari bir ahlakımız mı?
Konya Türkiye genelinde bu olayla sarsılırken yerinden sahibinden bilgi sahibi olmadan fikir üretmek yorum yapmak istemedim.
Yine kendi çapımda konuyu araştırmayı daha uygun gördüm,
Yoğun telefon trafiği ve kurumu tanıyan Tarım Kredi ile alakası olmayan büyüklerimizle de görüştükten sonra konu biraz daha netleşmişti.
……………
Tarım Kredi Kooperatifleri ülkemizde gıda arzı güvencesinin teminatı bu sebeple 6 aylık Ayçiçek ve zeytin yağ stoğu ile çalışıyor olası savaş, deprem vs. durumlar içinde ülke menfaatleri içinde.
Bu kadar büyük tonajlı üretimleri de kapasitesi yetmediği yerlerde fason olarak ürettiriyor.
Bu fabrikalar lojistik maliyetleri göz önünde bulundurularak ayçiçeğinin en çok yetiştirildiği yerlerden ve köklü geçmişi olan şirketlerden seçiliyor.
Bunlardan biri de Konya’da ……. Yağları.
Üstelik yeni değil bu ticari ilişki 4-5 yıldır sürüyor.
Bu zamana kadar güzel giden ilişki söz konusu ……. firmasının son dönemde nakit açısından sıkıntıya girmesi nedeniyle rafine üretimi için kendisine emanet verilen ham yağların bir kısmını kendi namına satışıyla bozuluyormuş(!)
Bu husus da rutin depo kontrollerinde tespit ediliyor ki eksik olan sadece Tarım Kredi’nin değil başka firmalarında yağlarında olduğu tahmin ediliyor.
….. firması yapılan yanlışı kabul ediyor ve görüşmeler sonrasında, Tarım Kredi’nin ihtiyaçları doğrultusunda deposu olan bir mülk satın alınarak eksik olan yağın bedeli tahsil ediliyor.
Aralarında borç harç kalmamış ama aslında kaybolan yağ değil biraz güzide bir firmamızın imajı, üzüldüm.
Tarım Kredi, ticari hayatta karşılaşılan risklerden biri de olsa işin doğasında da olsa bu tip olaylar sebebiyle Afyon’da bir tesis almış, entegre bir tesis içinde hem ham yağ hem de rafine olan.
Ne derler kötü komşu insanı ev sahibi yapar diye.
Onlar da sorunu çözmüş ve kaybeden ne acıdır ki itibari ile imajı ile ve de ekonomi girdiği ise yine Konya olmuş.
…………….
BU İŞTE BİR
YANLIŞLIK OLSA GEREK
İki gün önce çok sevdiğim saydığım bir kültür insanı büyüğüm aradı.
Konya Yazarlar Birliği 30. Yıl etkinliği düzenlemiş.
Bizde bunu dün gazetemizde yayınladık
Burada Büyük Selçuklu Mirası Fotoğraf sergisi de varmış.
Sergi muhteşem imiş.
Bu abimiz bu fotoğrafların İbrahim Dıvarcı, Ahmet Kuş. Ve Feyzi Şimşek’e ait olduğunu söyleyerek fotoğraflarda bu sanatçı büyüklerimizin hiçbirinin isminin olmadığını belirtiyordu.
Bu sergi Selçuklu Belediyesi tarafından yapılmıştı.
Mutlaka Yazarlar Birliği yöneticileri de bunu Selçuklu Belediyesinden almışlardır.
Bu işin aslını öğrenmek için İbrahim Abiye iki gündür ulaşmaya çalışıyorum ama başarılı olamadım.
Çünkü kendisinin Moğolistan’da olduğunu biliyorum.
Burada küçük bir detay atlaması olabilir ama kültür adamları hassastır.
Fotoğraflar için emeği geçen isimlerin bir tanesinin bile isminin olmaması dikkat çekici ve üzüntü verici olarak karşılanmış.
Bizden de hatırlatması.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Şunu sakın unutmayın bazı şeyler kalbinizi kırar ama gözünüzü de açar.
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Meram Emniyet Amirliği kavşağında kırmızı ışıkta geçmediğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.
Yorumlar
Oguz Oguz
11-09-2024 16:14Abuzer bey teşekkür ederim. Kıbrıs'taki gerekirse Yunanca bir miktar toprak ta verebiliriz diyen insanlardan her şey beklenir. Eyi ki Yunan kabul etmemiş. Neyse, vurgun büyük Türkiye'de ... Uğur Abe alkışlamaya devam etsin.Mecburum diyor, napalım, seviyoruz, sayıyoruz ve takdir ediyoruz kendisini, ilgi ile takip ediyoruz. Ugur abeye sırnaşanlar utansın. Elbet bir gün eniştesinin tarlasına imar veren il baskanlarinı, kayınını ozel kadrodan memur yapan belediyeye baskanlarını, sehri yutan muteahhitleri, kaybolan hububatları, telef olan kaynakları, kocasıyla adam döven belediye başkanlarını, yağmalanan halka açık şirketleri , universitelerde donen dolapları da yazar bir gün. Bunlar zaten herkesin bildikleri, Kendisine gelen ihbar ve bilgiler kimsede yoktur bu şehirde.... bu arada en yakın cildiye randevusu 15 gün sonraya bu sehirde, onda da karsina cikan hastane ve doktora razı olursan.. Saygılarımla.
Deli balta
11-09-2024 15:12Konya'da herkes dürüst herkes hakkaniyetli ama ne ticari ahlak var nede kul hakkına riayet eden var...korkak provakatör dolu harbi ve delikanlılar hariç.....
abuzer
11-09-2024 14:19Oguz Oguz rumuzlu abi kaybolan öyle 4 teneke yağ değil, 5 bin ton ham yağ dikkatinizi çekerim. Sizde 900 lira fazla ödeme yaptım diye sızlanıyorsunuz. Konya'da yaşadığınızı da unutmayın. Ne diyor büyükşehir belediye başkanımız en ucuz şehir Konya. Ayrıca yorumlarınızı beğenerek takip ediyorum. Selamlar.
Hacıkaymaklı
11-09-2024 13:34Tarım kredi kooperatifleri iktidar ortağının kontrolündedir.Atamalar,sözleşmeler,alımlar v.s.onların kontrolünde yapılır. Konyalı yağzede firmamız işi,n burasını atlayıp iktidar bizde, bir şey olmaz mantığıyla hareket etmiş olsa gerek. Utanırlarmı.Sanmıyorum.Artık müslüman geçinen münafıkların dini imanı para(Allah affetsin)
Oguz Oguz
11-09-2024 10:36Yav, bırakın, her iş bitti de 4 teneke yağ mı sorun oldu. Sigortaları, teminatları yok muymuş ? Genel mudurleri, satıs pazarlama müdürleri, mali isler müdürleri ne is yapar bu sirketlerin ? Bu nasıl ticarettir ? Memleketin kaynakları soyuluyor, ABD başkanının bile yetkileri sınırlı iken bizde herkes yetkilerinin üzerinde, sorumluluklarını aşan davranışlar içinde. Yalnız kamuda ve kitlerde, bizlerde değil, her yerde durum böyle. Herkes denetim ve suçun gizlenme ve baskılanma gücüne sığınıyor. Şirketlerde böyle, yönetim kurullarının maaşları ve aldıkları huzur hakları, şirketin yıl icindeki faaliyet gelirlerini aşıyor, şirket zarar açıklar duruma düşüyor, utanmadan milli ve manevi değer sömürüleri devam ediyor. Allah ıslah etsin. Koski nin kaybolan 10 milyon TL si ne oldu ? Yüksek faiz, düşük kur ile ona buna aktarılan ülke kaynaklarının hesabını kim verecek ? Bu talan ne zaman bitecek? Bunun sınırı nedir ?kim nereye kadar yetkilidir? Geçen ay Antalya b şehir belediyesine ödediğim 22 m3 su tüketimi bedeli olan 110 TL lik makbuzu getirsem, Konya BB başkanımız Konya ile arasında olan yaklaşık 900 TL yi bana iade eder mi ? Bu paralar, bu kaynaklar nereye gidiyor ?
Adnan Gönül
11-09-2024 10:30Zade yağları hiç şaşırmadım... ticari ahlakları ve aldıkları ahlar çıkmış
halil efendi
11-09-2024 10:30geçen sene tonlarca buğday ile 2500 ton yağ kayboldu soran oldumu hayır.maliye müfettişleri raporuyla sabit 1 milyarın üzerinde para aklayanlar salıverildimi evet.sadece konyada hızlı tren garı 3 kere ihale edilip devlet milyonlarca lira zarara uğatıldı kim hesap verdi yav bu devlet yağma hasan böreği olmuş herkes gücü nispetinde siyasi ortaklarınıda kullanarak çalabildiği kadar çalıyor.ceza yok yaptırım yok.çalınan çırpılan neyse hadi zarar tanzim edilir de şu narin kızımız gösterdiki insanlığımız çalınmış değerlerimiz yağmalanmış hukukumuz örfümüz geleneklerimiz rafa kalkmış memleket tarumar olmuş asıl bunlar nasıl düzelecek siz onu düşünün.
Nihat
11-09-2024 09:23Şaşırma Uğur bey, Konyada bu tür aile içi hırsızlıklar o kadar çok yaygın ki, şaşarsın, çiftçi baba çocuğuna para vermez saklar, çocukda gider harmandaki buğdaydan 1 araba çalar, götürür şehre satar, parasını da yir. Dükkancı da aynısını yapar. babanın eli para vermeye gitmez, çocuğunu çalmaya teşvik eder, kısaca her 2si de helal olan paralarını haram ederler, böylece yaşar/batar giderler. Büyüktür yol gösterecektir dediklerimiz yanlış yoldalar, gençler, çocuklar masum.
AHMET ÖZTEMEL
11-09-2024 08:23Abi elinize emeğinize sağlık. Gidiyoruz bir yerlere de hyırlısı. Yarın bugünleri aramayız inşallah. Keşke kentimize zarar veren yağ firmasının adını da öğrenebilsek..