NE OLUYOR BİZE BÖYLE?...

Ülkem felaket üzerine felaket yaşıyor.

Manisa ve civarı sallanıyor. Korkuyoruz, ürküyoruz.

Derken Elazığ ve Malatya sallanıyor. Can kaybımız var. Sıkıntılıyız.

Manisa ve civarı sallanmaya devam ediyor.

Ardından Suriye’deki askerlerimize saldırıyorlar. 8 şehir veriyoruz, yaralılarımız var.

Van Bahçesaray yoluna çığ düşüyor. Bir minibüs ve bir iş makinası çığ altında kalıyor.

Sonra bunları kurtarmaya neredeyse bir ordu gönderiyoruz. O kadar kalabalık kurtarma ekibi var.

Acemice ikinci çığa davetiye çıkarıyoruz.

İkinci çığ çok can kayıplı olup yüreğimize düşüyor.

Ardından Sabiha GÖKÇEN havaalanına düşen uçak…

Bazı olayları ise hiç önemsemiyoruz.

Sabiha GÖKÇEN havaalanını korumak için giden Çevik Kuvvet ekibi yoldaki çukura düşüyor. Ağır yaralı polislerimiz var.

Askeri araç devriliyor, bir şehidimiz var.

Hakkari’de eğitim esnasında el bombası patlıyor, bir şehidimiz var.

Bir baba erkek arkadaşı olduğu için kızını öldürüp yola atıyor.

Konya’da sevgili dediği kadına şiddet uygulayan bir suç makinasına müdahale eden, üniversiteye hazırlanan pırıl pırıl bir gencimiz katil oluyor…

Ülke gündemine bir ara KIZILAY düşüyor. Yaptığı bir para akışı mide bulandırıyor. Hem de bir vakfa ve vakıf kanalıyla A.B.D ye gidiyor para… Kızılay’a bağışta bulunan ise bir doğal gaz dağıtım şirketi.

Doğalgaz niye bu kadar pahalı? Elektrik niye bu kadar pahalı? Su pahalılığını görmek için MART ayını bekliyoruz.

Gıda ürünleri almış başını gitmiş. İnsanın feryat edesi geliyor ama şairinde dediği gibi “Feryada gücüm yok”.

Basit hırsızlık olayları o kadar çoğalmış, cinayetler hakeza…

Siyasetçiler ne yapıyor?

Halka hitap ederken bile birbirlerine sataşıyorlar. Ağır ifadeler kullanıyorlar.

Vatandaşta iyice siyasallaşmış. İktidarın ve muhalefetin söylemleri ile hop oturup hop kalkıyorlar.

Eğer siyaset karın doyursa tıka basa doyacağız.

Yeni partiler kuruluyor. Sosyal medyada insanlar insanlıklarını unutup, bırakın ağır hakareti ağza alınmayacak küfürler ediyorlar.

Demokrasilerde ne kadar çok parti varsa memnun olmalıyız.

Ama bizim karşı fikre saygımız yok ki. Herkes bizim gibi düşünecek, herkes bizim tuttuğumuz partiden olacak.

Eskiden Konya’da düzenlenen bir AŞIKLAR BAYRAMI vardı.

Aşıklar sazlarıyla çıkıp söylerler ve birbirleriyle atışırlardı.

Aslında bizim siyasilerin eline vereceksin sazı, karşılıklı oturtacaksın, bizler de bir SİYASİLER BAYRAMI seyredeceğiz.

Nerde… Adamlar saz çalıp, güzel sanatlarla ilgilenseler, zaten üslupları hep sevecen olur.

Duyun bizi diyoruz. Sesimizi duyuramıyoruz. Yazık oluyor ülkemize…

Şimdiler de siyasi moda FETÖ’nün siyasi ayağı.

Birileri var diyor, birileri yok. Herhalde tertemiz bir siyaset dünyamız var.

Siyasilere bir çift sözümüz olacak.

Ateş düştüğü yeri yakar derler ama artık ateş hepimizi yakıyor.

Allah aşkına bir birlerinize atıp tutmayı bırakın, bir araya gelin.

Siz birleşip bütünleştikçe halk da birleşecektir. Ne olur oturup birlikte bir çay için, yüzünüz gülsün, çaylar bizden olsun.

Şu güzel ülkemde, yanlışlardan vazgeçin. Doğru olan şeylere birlikte karar verin. Ülkem insanlarını germeyin, hep yüzlerini güldürün. Makam, ikbal ve inadı bırakın. Yarın çok geç olabilir. Dilimizden birlik ve beraberlik türküsü eksik olmasın.

Kalın sağlıcakla.