NE YAZACAĞIMIZI ŞAŞIRDIK…

Geçtiğimiz Salı “Felaket, Felaket üstüne” diye bir yazı yazdım.

Yazım basıma girmeden, Gelibolu’daki orman yangını başladı. 450 hektar alan cayır cayır yandı.

Köylülerin mahsulleri de yandı. Alan içinde kaçamayan zavallı hayvanlarda yandılar. Hani tabirse “diri diri” yandılar.

Nasıl üzülmeyeceksiniz. Yetişmiş dünya kadar ağaç heba oldu…

Kim yaktı? Nasıl yandı? Bilemiyoruz. Neyse ki insanın can kaybı yoktu ama insanların sebep olduğu hayvanların can kaybı vardı.

Hendek’te ki havai fişek fabrikasının yanması 7 cana mal oldu. 100 den fazla işçinin ifadesinden anlıyoruz ki, yangın da emniyet tedbirleri göz ardı edilmiş.

Kaza bağıra bağıra gelmiş. İşçiler mamüllerin koktuğunu, duman çıktığını söylemişler ustalarına. Kapasitenin üstünde üretim talimatı almış ustalar, ne yapsın.

Bunları niye yazıyorum ki? Teker kırıldıktan sonra akıl veren çok olur. Olan giden canlara olur. Van Gölünde ki göçmenleri taşıyan tekne kazası. Ölen göçmenleri arama çalışmaları devam ediyor. Altmışı aşkın can kaybı olduğu söyleniyor. Can bizim olmayınca kıymeti olmuyor. Heyhaaaatt!

Yarabbi! Ne kusur ettik ki bunca felaket üstümüze gelmiyor demek geliyor içinden.

Aklıma bir uyarı geliyor. Bizleri idare edenler, bizler daha duyarlı daha insaflı daha vicdanlı daha adaletli olmak zorundayız. Bu duygulardan toplum olarak ayrılırsak, vay başımıza geleceklere, geleceklere… Tez zamanda aklımızı başımıza almalıyız, öncelikle dilimize sahip olmalıyız.

HABERLİ DENETLEME!

Virüs kurallarına uyulup uyulmadığını, Türkiye genelinde Mülki Amirlerinin, Emniyet Müdürlerinin katılımıyla, genel bir denetleme yapılıyor bugün (08.07.2020 Çarşamba).

Silahlı Kuvvetlerde ki haberli denetlemeler aklıma geldi. Denetlemenin tarihi bellidir ve biz aylar önceden hazırlığa başlarız. Ne kadar hazırlansanız da yine eksikler çıkar.

Dün, arkadaşlardan biri bana telefon açıyor. Bugün için sıkı bir denetleme yapılacağını, virüs konusun da maske, sosyal mesafe ve araç kontrolü yapılacağını bildirip önceden uyarıyor.

Aslın da bu denetlemelerin çok yoğun yapılması gerekiyor. Hem de haber verilmeden yapılması gerekiyor. Ortada bir hastalık ve can meselesi var.

Konya’ya Sağlık Bakanımız Fahrettin KOCA sürekli uyarılarda bulunuyor. Vaka sayı artışı önde olan illerden biriyiz. Dikkatli olun, kurallara uyun diyor ama ne gezer.

Giden valimizin, denetleme esnasında nasıl çileden çıktığını görmüştük. İnşallah akıllanırız.

OKULLARIN AÇILMASI…

Bu konuda, birkaç güne bir talimat yayınlanıyor. Yok 15 Ağustosta Özel okullar 15 gün telafi eğitimi yapacaklar, ertesi gün 1 Eylül’den başlayıp 15 günlük devlet okulları telafi eğitimi yapılacak deniyor.

Sonra bir talimat yayınlanıyor. 2019-2020 Eğitim ve Öğretim sezonu tamamlanmıştır diye.

Çok önceden de herkesin sınıfı geçtiği duyurulmuştu.

Şimdi bakıyoruz. Okullar 1 Eylül’de açılacak talimatı gelmiş. Ne olacak nasıl olacak belli değil. Sabahçı, öğlenci, akşamcı üçlü sistem mi olacak?

Bahçesi olmayan, spor salonu olmayan, beton yığınları içinde bu pandemi sürecinde eğitim nasıl olacak?

Bu uygulama vaka sayısını artıracak mı? Bilmiyoruz, bilemiyoruz.

Yaz aylarında vaka sayısının düşeceğini ümit ederken, normalleşmeyle birlikte sayılar arttı.

Yoğun bakım ve entübe sayımızda artış var.

Bu gidişle vaka sayısını sıfırlayacakmış gibi gözükmüyoruz. Hayırlısı olur inşallah.

ÇOKLU BARO SİSTEMİ…

Gündemimizin yeni konusu. Her akşam televizyonlarda bir tartışma konusu. Adam lise mezunu, gazeteci, herkese hukuk dersi veriyor… Gülüyoruz.

Yahu müsaade edin bu konuyu hukukçular konuşsun tartışsın. Her konuda bilgili Nagehan Hanım yine başrolde.

Eski milletvekilleri, yeni milletvekilleri, velhasıl cümbür cemaat televizyondayız.

Tartışıyoruz, tartışıyoruz. Geriliyoruz, geriliyoruz. Tartışırken hakaretler havada uçuşuyor.

Çok sıkıntılı bir süreçten geçtiğimiz aşikar.

Bütün bunları yaparken, geçim sıkıntılarını unutmayalım.

Dün akşam, Kanal 42’nin anketine baktım. Devletin açıkladığı Enflasyon rakamları doğru diyenlerin sayısı yüzde 2 civarında. Yanlış diyenlerin sayısı yüzde 93, geri kalan yüzde 5 kararsız.

İnsanlar Enflasyon konusunda ceplerine bakıyorlar. Herhalde sıkıntılılar.

Daldan dala atlıyoruz, sıkıntı çok, ne yazacağımızı şaşırdık.

Hz. Mevlana’nın dediği gibi ümitsizlik olmamalı.

Güzel günler yakın olur İnşallah. Sağlıcakla kalın.