NEREDESİNİZ VALİ BEY?

          Korona virüs vakaları ülke genelinde artış göstermeye başladı.

          Konya’da da artış gösteriyor. 81 vilayet içinde, ilk 5’lerdeyiz.

          “Bunun böyle olacağı belliydi” diyen bilim insanları, kredili tatil ve Kurban Bayramı’nı işaret etmeye çalışıyor.

          Ülkede koronadan şu ana kadar altı bin  insan hayatını kaybetti, 12 bin insanda kritik eşikte.

          Ülke savaş alanı gibi.

          Hastaneler nefes alamıyor.Tablo giderek ağırlaşıyor.

          Her akşam hayatını kaybedenlerin sayısı bakan tarafından açıklanıyor.

          Koronadan hayatını kaybedenlerin soğuk bedeni özel yapım tabutlarla ve iş makinaları marifetiyle mezara indirilerek, üzerlerine kepçeyle toprak atılıyor.

          Koronadan,  17 Ağustos depreminde hayatını kaybedenlerin 1/3 kadar insanımızı kaybettik. Daha ne kadar insanımızı bu sebepten dolayı kaybedeceğimizide kestirmek mümkün değil.

          Bu durumda tatil ve bayram yapsan ne yazar, yapmasan ne yazar?

          Aymazlık gösterdik yaptık.

          Korona ve ölüme meydan okuyarak yaptık.

          Sonra vakalar artmaya başladı.

          Son iki haftadaki vaka artışlarını bayram ve tatile kilitlemek kolaycılık olur. Başka  sebeplerinde önemli  tesirleri oldu vaka artışlarında.

Düğünler yapıldı geleneksel usüllerle maskesiz ve mesafesiz bir şekilde.

          Toplu taşıma araçları istihap haddinin  2-3 misli yolcu almayı tüm kural ve tedbirleri ihlal ederek marifet saydı. Arada sıra yolcu sayısına dair kontroller yapıldı ama konrolü yapan ekip maskesiz yolculara müsamaha gösterdi. Elindeki çantada taşıdığı makbuzu çıkartarak, ceza yazmadı. Yazılsa caydırıcı olabilir miydi? Olabilirdi. Çünkü bizim insanımız parayı canından daha çok önemser.

         Semt pazarları kuruldu. Satıcıların çoğu maskesiz ve tabi alıcılarında çoğu maskesizdi.  Alıcılar arısında olması gereken sosyal mesafeyi de insanlar maske gibi evinde  unutarak  pazara geldi.

          Tatilde  plaj örneğinde olduğu gibi; şehir içinde de kafelerde, lokantalarda, restoranlarda, iş yerlerinde  sosyal mesafe doğal olarak kalktı. Plajlarda şezlonglara 1.5 metre ayarı getirilmişti. Sonra tatil başlar başlamaz ara bozuldu ve mesafe sıklaştırıldı. Aynı olay kafelerde, lokantalarda, restoranlarda ve iş yerlerinde de görüldü. Önce araya mesaje koyduk sonra  mesafeyi kaldırarak sıklaştık. Vücutlarımız birbirine değdi. Nefeslerimiz birbirine karıştı.

          Personel taşıyan servislere yüzde 50 ayarı  vermiştik.

          Buna göre servisler  istihap haddinin yarısı  kadar personel taşıyacaktı.

          Onu da kaldırdık, personel maliyeti artmasın diye.

          Personel maliyeti artmasın ama insanların sağlık sorunu artsın öyle mi? Maalesef öyle düşünüldü. “Ölen ölür, kalan sağlar bizimdir.”  Anlayışı etkili oldu anlayacağınız.İnsan bolluğundan fazla ne  var bizim memleketimizde?

          Kamuda esnek çalışma modeli virüsün yayılmaması için  alınan en iyi tedbirlerden birisiydi. E.. onu da kaldırdık.

          Sağlık Bakanı başta olmak üzere bilim insanları virüsün en fazla bulaş riskinin kaynağının düğün  ve cenaze merasimleri olduğunu söylediği halde, insanlarımız ısrarla toplu  yapılan düğünlere ve cenaze merasimlerine katıldı.

          Anlayacağınız attığımız her adımda virüse sermaye kazandırdık.

Maske, mesafe ve  hijyeni de büyük oranda yük ve eziyet olarak gördük.

          DÖNELİM SORULARA

          Neredesiniz vali bey, neredesiniz?

          Sizin vali olduğunuz Konya vaka sayısı bakımından ilk 5’de.

          Tablo giderek ağırlaşıyor. Doktor, hemşire,sağlık personeli  ve tıbbi malzeme ihtiyacı sözkonusu.

          Zat-ı Aliniz ne yapıyor Allah aşkına?

          Affedersiniz ama pandemi hastanelerini randevulu ziyaretleriniz bir iş mi?

          Ara sıra önceden malumu ilan ederek, esnafa maske ziyareti yapmanız bir iş mi?

          Sayın valim çok ama çok etkili tedbirler almak gerekiyor.

          Artan vakalar karşısında Aksaray, Bartın, Batman, Bursa, Gaziantep, Kahramanmaraş, Kayseri, Kırıkkale, Manisa, Siirt, Sivas, Şanlıurfa, Van, Yalova ve Ankara’da görev yapan mevkidaşlarınız yani bu illerin valileri, illerinde artan vakalar karşısında düğmeye bastı ve harekete geçti.

Bu illerde 65 yaş üstü insanlara valiler tedbir amaçlı kısıtlamalar getirdi. Başta toplu taşıma araçları olmak üzere, düğün, nişan, cenaze,   Pazar  yerleri, sosyete pazarları  gibi yerlere girmeleri yasaklandı.   Bu illerin bazılarında da 65 yaş üstü insanların gün içinde  hangi saatler arasında sokağa çıkabileceği konusunda yeni düzenlemeler yapıldı.

          Vali bey, Konya’da da daha fazla  gecikmeden tedbir almak şart. Üstelik  daha farklı ve fazla tedbirler almak gerekiyor. Mesela; bulaş riskininin bir hayli yüksek olduğu toplu taşıma araçlarında yolcu sayısının sınırlandırılması, servis araçlarında personelen sayısının sınırlandırılması, kamuda esnek çalışma modeline geçilmesi,  kafe, restoran  ve benzeri iş yerlerinde sosyal mesafe ve maske kontrolünün önceden ilan edilerek yapılmasından ziyade ansızın ve çatkapı yapılması.

          Vali bey kırsalda da vaka sayıları büyük bir artış göstermeye başladı.

          Kırsalda maske kullanan neredeyse yok gibi.

          Kırsalda çetnevir ve asker uğurlama gibi salt geleneksel törenleri yasaklamış olmak yetmiyor.

          Kırsalda maske kullanan yok efendim.

          Emrinizdeki kolluk kuvvetleri kırsalda  ansızın ve belli aralıklarla kontroller yaparak, insanların maske kullanılmasını sağlayabilir.

          Şehir merkezini yakan korona kırsalı da yakmaya başladı maalesef.

          Bizim köylerden bile haftada 1-2 koronodan dolayı hayatını kaybeden insanların haberi geliyor.

          Öte yandan bu şehrin göbeğinde gece yarıları havai fişikler atılıyor. Gözyüzü ışıl ışıl oluyor. Düğün konvoyları yapılıyor. Düğünlerde silahlar patlatılıyor. Sanki  şehir  şenlik yapıyor. Selefinizvali bey zamanında bu ilkel  etkinlikler  yasaklanmıştı .Size bu konuda bilgi verilmemiş olabilir mi acaba? Haberiniz yok mu?

          Bir öteki önemli husus daha.

          Sayın valim..

          Hasteneler çok yoruldu. Hastane yöneticileri çok yoruldu. Bütün sağlık çalışanları çok yoruldu. Sağlık çalışanları arasında pozitif vakalar artıyor. Doktorlar, hemşireler, ebeler, sağlık personeli arasındaki  pozitif vaka sayısı sağlıkçıları korkutmaya başladı. Emekli olanlar ve emekli olmak için gün sayıp Allah’a dua edenler var. Bu umutsuzluğun da bir şekilde giderilmesi ve  onarılması gerekiyor. Devlet adına bunu burda yapacak olan tek  kişi sizsiniz. Pozitif vaka sayısı kadar önemli olan bu konuya da eğilmek ve gerekirse sağlıkçıların sorunlarını Ankara ile  paylaşmak  gerekiyor.

          Afedersiniz valı bey ama İl Hıfzısahha Kurulu’nu  acilen toplayarak artan vakalar karşısında önemli ve etkili tedbirler alarak acilen uygulamaya koymanız gerekiyor.

          Ara sıra yaptığınız maske kontrolleri ile vaka sayısındaki artışının önüne geçmek imkansız.

          Kaldı ki caydırıcı bir yaptırımı olmayan o icraat artık işe yaramıyor.Sonra gün içinde 3-5 kişi ile çıkıyor ve maske kontrolü yapıyorsunuz. Sizin vali olduğunuzu gören insan da yüzünde olmayan maskeyi bir yerlerinden çıkartıp takıyor. Bize göre bu kontrol yapılacaksa, tebdil-i kıyafetle yapmak ve o an cezayı  kesmek gerekiyor.

          Geçenlerde bir hastane yöneticisi  artan vakalar üzerine bize telefonda sormuştu: “Abi vali bey nerde?” diye.

          Pazartesi günü de önemli bir bürokrat vakalar ekseninde aynı soruyu sordu: “Vali bey nerde?” diye.

          Önceki gün de bu yazıya başlamadan önce telefonda görüştüğümüz bir meslekdaşımız “ Abi vali bey neye tedbir almıyor?” diye sordu.

          Vali bey sahi neredesiniz?

          Artan vakalar karşısında etkili tedbirlere ne zaman başvurmayı düşünüyorsunuz efendim?