Osmanlıda Kadın
08 Mayıs 2018, Salı 07:39Kadın hakları hususunda İslâm’a yapılan bu haksız ve mesnetsiz iftiralar, Müslüman bir millet olan Osmanlıya da yapılmıştır. Osmanlı hususunda fanatik Haçlılar tarafından en çok tenkit edilen husus bu kadın mevzuu olmuş, “Osmanlıda kadın esir muâmelesi görmektedir” fikri bütün dünyaya lanse edilmiştir. Hakikatte ise Osmanlı kadını muasırlarından her hususta daha hür, daha mutlu ve müreffehtir.
İngiliz Elçisinin karısı olan ve bizzat Osmanlı diyârını gezip müşahedelerini İngiltere’deki dostlarına mektuplarla bildiren ve daha sonra bu “Lady Montagu’nun Mektupları” diye kitaplaştırılan eserde şöyle diyor: "Biz Batılı yazarların seyahatnâmelerinde, Türk kadınının esaretine acıdıklarını okurken şaşıyorum. Burada kadınlar diğer ülkelerde olduğundan daha hür ve serbest. Ömürlerini devamlı eğlence ve rahat içinde geçiriyorlar" (1) Claude Farreree de aynı şeyi kabul ediyor ve Batılıların bu kanaatlerinin çok yanlış olduğunu, bilakis Türk kadınlarının mahpus olmadığını dile getiriyor.(2) Bunu teyit eden bazı misaller verelim:
Yahûdilikte ve Hıristiyanlıkta hususi hallerinde kadın menfurdur, yani nefret edilen bir varlıktır. Pişirdiği yenmez, insanlara dokunamaz, ayrı bir odada tecrid edilir ama İslâm’da ise böyle bir şey yoktur.(3)
Katoliklikte boşanma yoktur, Avrupa’da zina ondan çoğalmıştır, çeşitli sebeplerden dolayı boşanmak isteyip de boşanamayan kadın veya erkekler, çareyi başkalarıyla zina etmekte, metres hayatı yaşamakta bulmuşlar ve Avrupa’da zina bundan dolayı çoğalmıştır.
Günümüzde Kadın:
Fransa'da 2 milyon erkek karısını veya sevgilisini dövüyor. Kadın hakları bakanı Andre “Bir adam sokakta köpeğini dövse hayvanları koruma derneği müdahale eder ama karısını dövene bir şey diyen yok.” demiştir.(4) Avrupa'da en az dayak yiyen kadınlar Türk kadınlarıdır.(5) İngiltere'de kadınlara erkeklerden daha az maaş veriliyor.(6)
Prof. Nilüfer Narlı bir konferansta şöyle demiştir; “Melahat Nurcan Hanım 1954 de Yargıtay üyesi seçildi. Bu olay ABD de büyük yankı bulmuştur. Onlarda ise 1980 de ilk kez bir kadın Yargıtay üyesi olabildi...” Prof. Türkan Saylan da “Türk üniversitelerinde kadın öğretim üyesi oranı yüzde 30, Amerikan üniversitelerinde yüzde 10 dur.“ dedi.(7)
İsviçre’de 1970 yılına kadar kadına seçme seçilme hakkı verilmemiş, bir devlet yetkilisine sebebi sorulduğunda “siyâset ve politikanın girmemesi gereken üç yer var: aile yuvası, mektep sırası, asker ocağı” demiştir.(8)
Osmanlıyı tenkit eden Batılılar tenkit ettikleri Osmanlının çizgisine gelmiştir. Avrupa’da bugün nüfus tükenmek üzere. Niçin? Sistemi öyle kurmuşlar ki, kadın çalışmak mecburiyetinde, çalışmasa aç, çalışsa çocuk ve evine hakkıyla bakamıyor, çocuk çalışan anne için felâket oluyor.(9)
İngiltere’de 2100 kadın üzerinde yapılan araştırmaya göre d’ü maaş istemem, çalışmakta istemem, evimin kraliçesi olmak istiyorum diye cevap vermiştir.(10)ABD’li feminist yazar Germanie Greer: “Batı Müslüman kanını örnek almalı. Batılı kadın kendisine ve mesleğine vakit ayırmaktan çocuklarına ve ailesine ayıracak zaman bulamıyor” diyor...(11) Papalar verdikleri demeçlerle kadının evinin kadını olmasını istiyorlar, yani çalışmasını istemiyorlar.(12)
Dipnotlar:
1- Lady Montagu, “Türkiye Mektupları”, Tercüman 1001 Temel Eser. s. 132.
2- Claude Farrere, “Türklerin Mânevî Gücü”, Tercüman 1001 Temel Eser Yay. s. 97, 187.
3- Ö. Tuğrul İnançer, “Muhabbet Peygamberi Hz. Muhammed”, Sufi Yay. İst. 2010, s. 133.
4- Milliyet Gazetesi, 14. 10. 1989.
5- Yankı Dergisi, 11. 01. 1982.
6- Milliyet Gazetesi, 21. 10. 1992.
7- Milliyet Gazetesi, 27. 11. 2002.
8- Mustafa Armağan, “Küller Altında Yakın Târih”, Timaş Yay. İst. 2007, s. 39.
9- Mustafa Armağan, “Avrupa’nın 50 Büyük Yalanı”, Timaş Yay. İst. 2009, s. 203.
10- Milliyet Gazetesi, 12. 05. 2004.
11- Güneş Gazetesi, 14. 04. 1984.
12- Milliyet Gazetesi, 22. 03. 1994.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.