OSMANLILARIN TARİHE SAYGILARI (1)

Her ne kadar bazı Türk düşmanları “etrak-i bî idrak” tabiri kullanır, Türkleri câhillik, bağnazlık, görgüsüzlük ve bilgisizlik gibi olumsuz sıfatlarla itham eder, târih bilmeyen, târihî eserleri sevip korumayan, geçmişin kadrini kıymetini takdir etmekten aciz kimseler olarak lanse ederse de; dedelerimiz hiçte onların bu kötü sıfatlarıyla muttasıf kimseler değil, söylenenlerin tam zıddı insanlardır.

Eğer onlar atılan iftiraların sâhibi olsalar, bin senedir kaldıkları Ana­dolu’nun her tarafında, özellikle Ege sahillerinde 5 bin sene öncesinin yani antik çağ Yunan eserlerinin yüzlercesi nasıl kalırdı, nasıl mevcudiyetlerini devam ettirirlerdi. Ayrıca Anadolu’nun her tarafında yine bin sene öncesinden kalma kilise, şapel, manastır, aziz ve azize türbeleri mevcuttur.

Türkiye’nin en dindar, en mazbut ve mütedeyyin şehri kabul edilen benim memleketim Konya’da bile kaç tane kilise mevcut, açık, el’an faaliyette ve gelen turistler ayinlerini yapabiliyorlar. Ama bizim 500 sene kaldığımız ve çekileli bir asır bile olmayan Balkanlarda bugün kaç tane câmi, mescit, tekke veya türbe gös­terilebilir?

Dedelerimiz inançlı insanlar oldukları ve her fethettikleri yerleri vatan diye fethettikleri için, her şehirde yüzlerce ibâdethane, imarethane ve vakıf eserleri bina etmiş, ama bugün balkan şehirlerinde göstermelik birkaç taneden başka Osmanlı izine rastlanamaz. Hattâ bazı şehirlerde hiç bırakmamışlar.

Osmanlıda Târihî Eserlere Saygı:

Evliya Çelebi Selanik şehrini “minâreler şehri” olarak niteler ve bu şe­hirde 150’den fazla câminin olduğunu kaydeder. Bugün bunlardan bir tane kalmamıştır.(1)

Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Re­cep Tayyip Erdoğan Olimpiyat açı­lışı sebebiyle 07.05.2004 târihinde Atina’ya yaptığı bir ziyaret esnasında Cuma namazı kılmak için câmi aramış, açık ve faal bir tek câmi bulunamadığı için Cuma namazını kılamamıştır.(2) Hâlbuki orası 400 sene bizim idâremiz al­tında kalmış ve yüz­lerce câmi var idi. Son zamanlarda “Dünyada câmisi ol­mayan tek başkent Atina” diye manşetlere düşmüş, bu durumdan utanmış ola­caklar ki; Hürriyet Gazetesinin bildirdiğine göre Atina’da bir askerî hangarı câmi yapmaya karar vermişler.(3)

Rahmetli Yılmaz Öztuna’nın (1930-2012) kaydına göre; Osmanlı döne­minde, Balkanlarda takriben 11 bin câmi vardı.(4) Bir zamanlar 420 yıl Osmanlı toprağı kalan Sırbistanın başkenti Belg­rat’ta 217 câmi vardı. Bu­gün bunlardan göstermelik yalnız Bayraklı Câmii ayak­ta­dır.(5) Sofya’da 110 câminin olduğu bilinmekte­dir.(6)

Os­manlı çekil­dikten sonra göstermelik birkaç tanesi hariç, ya yıkmışlar, ya kiliseye çevir­mişler, ya da çok süfli işlerde kul­lanmaktadırlar. Meselâ; Yunanistan’da Os­manlıdan ka­lan câmi­leri sinema, tiyatro, müze, meyhane, pop sa­lonu, sex filmleri­nin oyna­tıldığı yerler olarak kullanılmaktadır.(7) Yunanlı bir târihçi: “Osmanlı Balkanlardan çekilince Osmanlı imaret eser­lerinin