Plajlara Uzaktan Baksak, Para Alırlar mı?
01 Ağustos 2023, Salı 00:00Türkiye'nin tüm kıyı şeritlerindeki sahiller, yaz sezonu nedeniyle bugünlerde yoğun olarak kullanılıyor. Yaz mevsiminin gelmesiyle beraber her yıl olduğu gibi bu yıl da plajların kullanımı ve plaj kullanımından alınan uçuk rakamlarla ilgili tartışmalar gündemdeki yerini koruyor.
Gelin durumu birlikte inceleyelim
Türkiye, üç tarafı denizlerle çevrili bir ülke. Bu denizler sırasıyla şu şekildedir; Akdeniz, Ege Denizi ve Karadeniz ve aynı zamanda ülkemizde bir iç deniz olan Marmara Denizi ile birlikte toplamda dört tane denizin bulunduğu Türkiye, plajlar konusunda da oldukça zengin bir niteliğe sahip.
Türkiye'nin toplam kıyı uzunluğu, adalar hariç olmak üzere 8592 km.
3621 sayılı kanunun 5. maddesinde, "Kıyılar ile ilgili genel esaslar aşağıda belirtilmiştir: Kıyılar, devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Kıyılar, herkesin eşit ve serbest olarak yararlanmasına açıktır. Kıyı ve sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetilir" deniliyor.
Yine aynı kanunun 6. maddesinde ise "Kıyı, herkesin eşitlik ve serbestlikle yararlanmasına açık olup, buralarda hiçbir yapı yapılamaz; duvar, çit, parmaklık, telörgü, hendek, kazık ve benzeri engeller oluşturulamaz. Kıyılarda, kıyıyı değiştirecek boyutta kazı yapılamaz; kum, çakıl vesaire alınamaz veya çekilemez" ifadeleri yer buluyor.
Halka açık olan plajların bir kısmından giriş ücreti alınırken, bir kısmına ise hiçbir ücret ödemeden tüm vatandaşların ve turistlerin girmesi mümkün.
Türkiye dünyanın en seçkin turizm ve çevre ödüllerinden Mavi Bayrak’ta bu yıl da yerini korudu. İspanya ve Yunanistan'ın ardından dünyanın en çok mavi bayraklı 3'üncü ülkesi olan Türkiye'nin ödüllü plaj sayısı bu yıl 551'e yükseldi.
Bu yıl Mavi Bayraklı plaj sayıları; Antalya'da 231, Muğla'da 110, İzmir’de 63, Balıkesir’de 46, Aydın'da 35, Samsun'da 13, Çanakkale'de 12, Mersin’de 11, Kocaeli'de 9’a yükseldi. Bu şehirlerin ardından Tekirdağ 6, Bartın 3, Ordu 2, Bursa 2, Zonguldak 2, Düzce 1, İstanbul 1, Sakarya 1, Kırklareli 1, Van 1 ve Edirne 1 plajıyla mavi bayrak almaya hak kazandı.
Türkiye’de bulunan tüm plajlar kamuya ait. Kıyı şeritleri olan plajların kullanımı 1982 Anayasa’nın 43. maddesi ile devlete ait olduğu yasal güvenceye alınmış. Plajlar bulunduğu bölgedeki belediyeler tarafından işletiliyor. Fakat kıyı şeritlerini işletme hakkı yasalar çerçevesinde, ihale yoluyla özel firmalara devrediliyor.
Çeşitli özel işletmeler, belediyelere işgaliye adıyla belli bir kira bedeli ödeyerek sahillerde çeşitli hizmetler sunuyor.
Kimileri beach club (plaj kulübü) gibi isimler de kullanan bu işletmelerden bazıları plaj girişi için ücret talep ediyor. Bu ücretler, yer yer çok ciddi rakamlara ulaşabiliyor.
Bazı işletmeler ise girişte ücret almamakla birlikte sahil kullanılırken şezlongdan duşa çeşitli hizmetler veriyor ve bunun karşılığında ücret alıyor.
Bazı tatil köyü, otel gibi büyük işletmelerde ise, kıyısında faaliyet gösterilen sahilin, sadece o işletmenin müşterileri tarafından kullanılmasına izin verildiği görülüyor.
Belediye o işletmeye işgaliyeyi, halkın plaja girmesini engellemesi için değil, o plaja girenlere hizmet sunması için veriyor
Her ne kadar giriş ücretinin içeride sunulan hizmetlerden dolayı istendiği söylenmekte ise de, bu hizmetlerden faydalanmayacak, sadece denize girip çıkacak olan kişiler de ne yazık ki bu plajlara alınmadığı vatandaşlarımızın yoğun şikayetleri arasında
Hatta bazı beach club (plaj kulübü)ların vatandaşın instagram hesabına baktığı ona göre plaja aldığı, medyaya yansımış durumda.
Çeşitli tüketici hakları dernekleri ve konunun uzmanlarına göre “sadece denizden yararlanmak” isteyen kişilerden plajlara girişte ücret alınması, yasalara tamamen aykırı
Yine bu uzmanlara göre sahillerin kullanımından ücret almaya yetkili tek kurum ise Kültür ve Turizm Bakanlığı. Bunun da plaj kullanımı değil o alanın özel bir kültür ve doğa vasfına sahip olmasıyla ilgili
Vatandaşların, giriş ücreti istenen plajlara dilediği gibi kendi şemsiyeleriyle birlikte girip, dilediği yerlerde güneşlenip, dilediği gibi ücretsiz olarak denize girebilme hakkı var ama uygulama oldukça farklı.
Bu yaz oteller gibi plajlar da bütçeleri zorluyor. Bazı plajlar giriş ücreti istemezken, bazıları Euro ile ücret talep ediyor. Bodrum’da denize girmek için kişi başı 5 bin TL’yi aşan ücret isteyen de var, 250 TL isteyen de.
Çeşme’de ise fiyatlar 300 TL’den başlıyor 3.500 TL’ye kadar çıktığı gündemdeki yerini koruyor.
Bu işin pratik çözümü için ilk adım olarak halk plajı sayısını arttırmamız ve her turizm beldesinde halk plajının olması gerekiyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, Mavi bayraklı plaj sayısında dünya üçüncüsü olan Türkiye'nin sahillerinde, halen 14 olan, ücretsiz 5 yıldızlı halk plajı sayısı 35'e ulaştırılacak. Ortalama 100 bin kişinin ağırlandığı plajlarda sayı arttıkça, Türkiye genelindeki şezlong sayısı da yaklaşık 30 bini bulacak.
İkinci adım olarak da uçuk paralar isteyenlerin; belediye, mülki amirliklere, tüketici hakem heyetlerine şikâyet edilmesi.
Tepki olduğu zaman sonuç elde edilir.
Bu gidişle; plajlara uzaktan bakmaktan, bir foto çektirmekten de para alırlarsa şaşırmayın.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.