RAHMETLİ ECEVİT’İ DEMİREL’İ ÖZAL’I NASIL BİLİRDİNİZ?
06 Ocak 2024, Cumartesi 00:01Bugün bu satırları yazabilmek için yine şehri turladım.
Yalnız önce size bir şey söyleyeyim mi?
Allah rızası için bugünlerde hastalanmayın.
Millet hastalıktan kırılıyor.
Devlet hastanelerinin değil üniversitelerin, tıp fakülteleri değil parası olmayanın, emeklinin, işçinin, öğrencinin içerisine adım dahi atamayacağı özel hastanelerin acil servislerinde boş yatak yok.
Aman hastalanmayayım bir serum da ben vurdurayım derseniz bir hastanın yataktan kalkmasını bekliyorsunuz.
Bir dizi can aile dostum, doktor dostum var,
Genci de var benimle yaşıtı da var benden yaşlısı da.
Çocuklardan yaşlılara herkes hasta.
Ateş, kusma, eklem ağrıları, öksürük ne derseniz var bu zıkkım hastalıkta.
Hekim dostlara soruyorum “Hocam nedir bunun adı?”
“Ne oluyor böyle?”
Hepsinin ağız birliği etmişçesine söylediği tek bir şey var
“Corana…Corana…
Covid… Covid …
Ve onun varyantları yancıları.
Ama eninde sonunda hepsi Covid”
…………
Dahası var.
Yaşlıların ciğerleri su topluyor.
Amcalarımız teyzelerimiz yoğun bakıma alınıyorlar.
Sonra burada ciğerlerindeki sular boşaltılmaya çalışılıyor.
Sonra hasta rahmetli.
Ama hiçbirinin ölüm sebebinde Covid yazılmıyor
Ya da yazılı değil.
……………
Onun için bu günlerde ne yapın edin sağlığınıza dikkat edin.
BİZ DE DİNAZOR MU
OLDUK YOKSA
HAFIZA MI?
Dün sabah çay içip sohbet ettiğim ortamda insanlar birbirini tanıştırıyorlardı.
“Bunun babasını tanırsın”
“Benim babam rahmetli …..”
………
Vay beeee
Mesela aynı odada bir araya geldiğimiz isimlere bakar mısınız?
Rahmetli biricik abim Raif Çavuşoğlu’nun oğlu.
Rahmetli Hayati Oğuz abimin oğlu Ahmet Oğuz.
Rahmetli Yalçın Dikilitaş abinin oğlu Osman
Rahmetli Avni Uluer abimin oğlu Melih
Rahmetli meşhur matbaacı İbrahim Çoban’ın oğlu Rüştü Çoban
………………
Bir anda şok olmuştum.
Kendimi tarihin tünelinde imiş gibi hissediyordum
Hem bu güzel insanların evlatları ile birlikte olmanın o eski güzel günleri yad etmenin heyecanını yaşıyordum bir yandan da kendimi mağara devrinde bir dinazor gibi görüyordum.
Bu durumu sesli sesli söylerken odaya giren Erdal Küçükşehir abimiz
“Dur yahu Uğur abi öyle deme.
Ben buna şehrin hafızası diyorum ” diyerek benim gönlümü almaya çalışıyor yine ince siyaset yapıyordu
…………………..
BUGÜNLERDE
YİNE GAZA GELDİM
TRAFİĞE KAFAYI TAKTIM
Benim aylar öncesine kadar bu köşede yazdığım durum ve bende oluşan kanaat Konya trafiği olarak “bu at bu arabayı çekmez” yorumum idi.
Son aylarda bu durumla karşı üç maymunu oynamaya başlamıştım.
Çünkü yazıp çizip sonra trafikte kızıp sinirlenip kendime ediyordum.
Ama son bir haftadır özellikle bu şehrin yönetiminde söz sahibi olan AK Partili büyüklerim ve isimlerin sayesinde yine pekmez içmeye başladım.
Hem artık pekmezin üzerine de arı poleni döküyorum.
………….
Dün bu şehrin trafiğinde dolaştığım birkaç caddeyi ve noktayı sizlerle paylaşayım.
Sille…Nüve, Demirci İş Merkezleri...Konyaspor Büyükşehir Stadyumu… Balık hali, Aydoğdu Kurtuluş…Demiryolu Caddesi… Galericiler… Larende yokuşu Aladddin Tepesi…İstanbul Caddesi Kadınlar Pazarı…
………..
Hiçbir yerde trafik akmıyordu.
Mesela şu kareye bakar mısınız?
İstanbul Caddesinden eski fenni fırın kavşağından geldik.
Karşı yöne geçeceğiz.
Yeşil ışıkta geçtik ve yolun tam ortasında tramvay yolunda kaldık.
Niye?
Çünkü önümüzdeki trafik durmuştu.
Peki niye trafik akmıyordu.
Sadece benim önümde olanı söyleyeyim.
Bu da fotoğrafı.
Bu yolun sağ tarafı yani iki şeritli yolun sağ tarafı yasak olmasına rağmen tamamen yasak park ile dolu.
Bunu gören ve çok iyi bilen dolmuşçu arkadaş bizi sağladı ve direk yolun soluna önümüze direksiyonu kırdı
.jpg)
Tek şeritli yolda dolmuşçusu bunu yaparsa bu şehrin trafiği çözülür mü?
Bu şehirde artık BU AT BU ARKABAYI ÇEK-Mİ-YOOOOR
EMEKLİNİN DURUMU
Dün cuma mübarekleşmesi nedeni ile dört beş benim gibi emekli büyüğüm aradı
Selam sabahtan sonra “bizim halimiz ne olacak?” diye bana hayıflandılar
Dertlenenlerin hepsi de AK Partili idi.
Çünkü önümüzdeki seçimde yine AK Partili belediye başkanlarına oylarını verecekler
Pek çoğuna da espri yapmaya çalıştım.
Niye?
Çünkü bu ülkede bugün için millet rahmetli Bülent Ecevit’e rahmetli Süleyman Demirel’e az bir kısmı da rahmetli Özal’a hala sövüyor.
Niye imiş?
Onların döneminde yokluk varmış.
Onların döneminde yokluk varmış.
Yolsuzluk varmış.
Amenna hepsi sizin değiniz gibi.
AMA ONLARIN DÖNEMİNDE DE BİR EMEKLİ İŞÇİ ASGARİ ÜCRETİN ÜÇ KATI PARA ALIYORMUŞ.
Bir de bu rahmetli olmuş insanları böyle hatırlamak ister misiniz?
Ağırınıza gitmez ise.
İncinmezseniz.
Bir de böyle o günleri hatırlar mısınız?
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
İletişimde en önemli şey söylenmeyeni işitebilmektir.
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Dolmuş sürücüleri İstanbul Caddesinde yolun tam ortasında durarak yolcu indi-bindisi yapmadıkları zaman daha iyi ADAM oluruz.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.
Yorumlar
Oguz Oguz
06-01-2024 16:34Vallahi bugün güzel insanlarla bir araya gelip, hem eskileri yad edip, hem de güzel vakit geçirmişsiniz. Erdal abi, Melih abi, Osman abi hepsi de bugün hayatlarının belirli bir dönemini tamamlamış, 18 yaş üzeri evlatları ( Allah bağışlasın ) ile yep yeni bir döneme hazırlanan kıymetli insanlar. Özellikle Osman ağabey, gazetecilikten helen tecrübeleri, emeği ve iyi karakteri ile bir çok insana, şirkete, kuruma, klüp başkanına, il başkanına, millet vekili adayına, ve başbakana zaman ayırmış, destek vermiş, yerel ve ulusal basında isimlerini duyurmuş, kıymetli bir arkadaşımızdır. Bugün yalnız olsalar da, halâ güler yüzlü, mutlu ve huzurlu, çok başarılı, eşi ve benzeri az bulunur arkadaşlar. Hepsinden Allah razı olsun. Insan bir şekilde, geçmişten edindiği zihin yapısı, ve ahlâk ile bugünün toplum ve siyaset hayatında kirlenmeden ayakta durmakta zorlanıp, savrulsa, beyin sancıları, travmalar geçirsede, neticede duruşunu bozamıyor, ve ayakta kalabiliyorsa, bunu atalarından aldığı eğitim, kültür ve ahlâka borçludur. Asil azmaz, bal kokmaz dedikleri olay bu.
eskilerden bir bunak
06-01-2024 13:39bakınız kim ne der ne söyler bilmem ama ismi zikredilen devlet insanları bu gün podyumda olan siyasilerden fersah fersah akıllı edepli saygın ve temizdi.her birinin bir üslubu bir devlet ahlakı vardı.o insanlar keşke gelip şu paçavra edilmiş siyaseti görseler.