RECEB AYININ FAZİLETİ
05 Nisan 2017, Çarşamba 07:57Recep ayı, hicri yılın yedinci ayıdır.Sözlükte “korkmak; saygı duymak, tazim göstermek” anlamlarına gelen recb kökünden türeyen receb kelimesi, saygı duyulan ve savaşmanın haram kabul edildiği dört aydan birinin adı olup dinî gelenekte önemli yeri olan üç ayların ilkidir. Kur'an ve Sünnet'teki ifadesiyle eşhurü'l-hurum (haram ayları) olarak bilinen zilkade, zilhicce, muharrem ve receb aylarının ilk üçü peşpeşe gelir, receb ise ayrıdır. Bu dört ay, İslâm öncesinde de bu adla bilinir ve o aylarda Araplar arasında savaş yapılmazdı. Ticarî ve kültürel faaliyetler daha ziyade bu sulh zamanında gerçekleştirilirdi.Câhiliye devrinde, receb ayı boyunca savaştan ve baskınlardan uzak durulur, özellikle ilk on gününde oruç tutulur, umre ziyaretleri yapılır ve putlardan oluşan tanrılara “atîre” veya “recebiyye” denilen kurbanlar takdim edilirdi. Receb ayının daha önce Arab-ı bâide (Âd ve Semûd) döneminde “hevber”, Arab-ı âribe döneminde “esamm” (sağır) diye adlandırıldığı, kan dökmenin, mala ve ırza dokunmanın yasak olduğu bu ayda kavga ve silâh sesleri, imdat çağrıları duyulmadığı için bu adla anıldığı rivayet edilir. Araplar’ın Mudar kolundan olan Kureyş gibi kabilelerin receb ayına diğer kabilelerden daha fazla saygı göstermesi sebebiyle Hz. Peygamber’in bir hadisinde de geçtiği üzere bu aya “receb-i Mudar” denilmekteydi. Öte yandan haram aylardan üçü (zilkade, zilhicce, muharrem) peşpeşe geldiği için bunlara “serd” (birbirini takip eden) denilirken receb ayına tek olduğu için “ferd” (münferid) adı verilmiştir.Kur’ân-ı Kerîm’de receb kelimesi geçmemekle birlikte muhtelif âyetlerde haram aylardan söz edilerek bu aylara saygı gösterilmesi emredilmektedir `Sana haram ayda savaşmayı soruyorlar. De ki: "O ayda savaş büyük bir günahtır.`(el-Bakara 2/,217); `Ey iman edenler! Allah'ın (koyduğu din) nişanelerine, haram aya, hac kurbanına, (bu kurbanlıklara takılı) gerdanlıklara ve de Rab'lerinden bol nimet ve hoşnutluk isteyerek Kâ'be'ye gelenlere sakın saygısızlık etmeyin.`(el-Mâide 5/2), `Allah; Ka'be'yi, o saygıdeğer evi, haram ayı , hac kurbanını ve (bu kurbanlara takılı) gerdanlıkları insanlar(ın din ve dünyaları) için ayakta kalma (ve canlanma) sebebi kıldı. Bunlar, göklerde ve yerde ne varsa hepsini Allah'ın bildiğini ve Allah'ın (zaten) her şeyi hakkıyla bilmekte olduğunu bilmeniz içindir.`(el-Mâide 5/97); `Şüphesiz Allah'ın gökleri ve yeri yarattığı günkü yazısında, Allah katında ayların sayısı on ikidir. Bunlardan dördü haram aylardır. İşte bu, Allah'ın dosdoğru kanunudur. Öyleyse o aylarda kendinize zulmetmeyin…`(et-Tevbe 9/36). Resûl-i Ekrem haram ayları zilkade, zilhicce, muharrem ve receb olarak açıklamıştır (Buhârî, “Me??zî”, 77; Müslim, “?asâme”, 29). Haram ayların farklı bir önem ve saygınlığa sahip olduğu, bu aylarda işlenen iyilik ve kötülüklere başka zamanlarda işlenenlerden daha fazla mükâfat ve ceza verileceği yönünde genel kabul vardır.Receb ayının haram aylardan biri olmanın ötesinde bir üstünlüğünün olup olmadığı âlimler arasında tartışılmıştır.Kaynaklarda receb ayının faziletine ve bu aya mahsus ibadetlere dair çok sayıda rivayet yer almaktadır. Klasik literatürde bu rivayetleri derleyen müstakil eserler mevcuttur. Ancak hadis âlimleri bunların büyük çoğunluğunun uydurma, önemli bir kısmının da zayıf olduğunu bildirmiştir. Hz. Peygamber’in receb ayı girdiğinde, “Allahım, receb ve şâbanı bize mübarek kıl ve bizi ramazana ulaştır!” şeklinde dua ettiği yönündeki rivayet (Ahmed b. Hanbel, Müsned, I, 259; Ebû Nuaym, VI, 269) zayıf hadisler içinde yer almakla birlikte bu ayın faziletiyle ilgili en çok güvenilen rivayetlerden biri kabul edilir (Hacı Mehmet Günay, “ Receb”, Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi, c. 34, s. 506-507).Resûl-i Ekrem’e isnat edilen “Receb Allah’ın ayıdır, şâban benim ayımdır, Ramazan ise ümmetimin ayıdır” rivayeti (Suyuti, el-Camiu’s-Sağir, h. no: 3094) hakkında da Elbani uydurma değil zayıf hadis hükmünü vermiştir (Silsiletü’l-Ehadisi’d-Daife, 9/390; Daifu’l-Camii’s-Sağir, 1/455).Sonuç olarak Receb ayı hürmet edilmesi gereken bir aydır. Bu ayda mümkün olduğu kadar tövbe ve istiğfar etmek, namaz kılmak, oruç tutmak, umre yapmak ve fakirlere zekat ve sadaka vermek gibi ibadetleri artırmakta ve Ramazan'a hazırlanmakta büyük fayda vardır. Allah bizi bu mübarek aydan istifade edenlerden eylesin.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.