Sandığın Düşündürdükleri

Türkiye’min yeni yönetiminde söz sahibi olacak vekillerimiz belirlendi, hayırlı olsun inşallah.Konya vekillerimin arasında Almanya doğumlu Sn. Meryem Göka dışında ithal aday yok. Geçen dönem seçim döneminde bile kentime gelemeyen bir Malatya’lı ve memleketinde seçilememiş Sivas’lı bir sayın vekilimizin Genel Başkanları tarafından atamayla vekilimiz  olması bana şaşırtıcı gelmişti. TBMM çoğunluğu Cumhur ittifakında, Cumhurbaşkanımızı 28 Mayıs tarihinde seçeceğiz. Seçim döneminin huzur içinde sonlanmasını diliyorum ama bu süreçte yadırgadıklarımı paylaşmak istiyorum hoşgörünüzle. Maalesef siyasi olarak bölünmüş bir toplum olduk. Sadece seçmen niteliği taşıyan ve siyasi bir kimliği olmayan kişilerin seçim döneminde yaptığı şaşırtıcı, ürkütücü, yalan yanlış sanal paylaşımlar ve nefret dili bazılarını şahsen tanıdığım kişiler açısından çok üzücüydü bence. Baştan beri söylediğim şey muhalefet partisi gönüldaşlarının iktidar partisi seçmenlerine karşı kullandığı küçümseyici ifadeler ki maalesef sürüyor. Ülkemde huzur ortamını sağlamak elbette öncelikle iktidar partisi mensuplarına düşer yoksa bu gidiş sıkıntı verecek toplum sağlığı ve psikolojisi açısından. İktidar ülke tarihini bırakın dünyada örneği pek görülmeyecek tarzda 21 yıl sonra bile ülkede seçim kazanıyorsa muhalefetin amasız fakatsız düşünmesi gerek. İktidarın da 2002’de 34.3 ile çıktığı yolda 2007’de 46.6, 2011’de 49.8, 2015 yılında 40.9 ve 49.5, 2018’de 42.6 sonrası 2023’de 35.5 oy oranını ve kaybettiği illeri tekrar kazanamamasını iyi değerlendirmesi gerek düşüncesindeyim. Sn. Erdoğan’ın “başkanlık sistemini revize etme “ söylemini gerçekleştirmesi değerli bir ülke hizmeti olur. Başkanlık sistemi gelmemiş olsa zaten seçim bitmiş ve Başbakan olarak yola devam edilmiş olacaktı. Sn. Kılıçdaroğlu, Baykal’dan 2009’da 23.08 oy oranı ile devraldığı parti genel başkanlığını “oylarda ciddi artış vaadi ve artış olmazsa istifa edeceği” söylemlerine karşın 2011’de 25.98, 2015’de 24.95 ve tekrarlanan seçimde 25.32, 2018’de 22.65 ve son seçimde 25.39 ile devam ettirirken sözünden hiç söz etmedi. Demokrasi hedefi nasıl bir hedefse siyasi etik yasası’nın bir türlü çıkarılamadığı arenada 2018’de seçim galibi Erdoğan’a “topal ördek” ifadesi de kullandı, “diktatör” sözcüğü dilinden hiç düşmedi. Ülkede demokrasi hedeflerken maalesef CHP’de kurultay ertelemelerde, son seçimde olmazdı zaten de ön seçimsiz aday belirlemede, partiden ihraçlarda gündemden hiç düşmedi artık parti içi demokrasi olmadan diğeri nasıl olacaksa. Seçim döneminde adeta iktidara özenircesine demokrat baba söylemi ardında Rusya’yı, bürokratları, YSK’yı eleştiriselden öte suçlayıcı tarzını, karşısına çıkan adayların neredeyse seçime girme hakkı üzerindeki kamuoyu baskısını daha önce İyi Parti’ye emanet vekil vererek grup kurduran bir lider açısından yadırgadım. İki Belediye Başkanının “kazandık” söylemlerini de anlayamadım ve şaşırtıcı buldum. Algı mı demiştiniz, Sn. Kılıçdaroğlu’nun “13. Cumhurbaşkanı adayı yerine 13. Cumhurbaşkanı” tanııtımlarını halk iradesine ipotek koyma olarak algıladım. Kamuoyu araştırmacılarından  partiye angaje bazılarının yanlı tahminleri ve halk hareketi deyimleri de bunların bir parçasıydı bence ki sonuncusu bu akşamki bu-ra-da-yım mesajı oldu. Elbette yarışta, elbette halk kararını vererek 13. Cumhurbaşkanını seçecek, arzum gerilmeden, huzursuzluk oluşturmadan, kitleleri birleştirme çabalarıyla bu dönemi geçirmek elbette bunda en büyük katkıyı da iktidardan bekliyorum. Sn Kılıçdaroğlu’nun bu dönemde bende en büyük sukut-ü hayali “partili cumhurbaşkanı olmaz” söyleminden sonra “kazanınca parti başkanlığı görevini sürdüreceği” söylemi oldu. Meclis aritmetiği belli. Güçlendirilmiş parlementer sistem adımları hayal ötesi. Başbakan Meral sloganları da artık kadük bu dönemde. Mecliste ittifak liderleri yok. Kemal Kılıçdaroğlu da meclise veda edenler arasında. Yeşil sol partinin af vb konularda meclisten beklentilerinin ne olacağı ve nasıl karar alacakları da meçhul. Kıyılardan sonra Yeşil Sol destekli bölgelerde kazanan Millet ittifakının ve ilk turu önde kapatan Sn Erdoğan’ın ikinci turda alacağı sonucu merak ediyorum elbette kazananın ülkem olmasını dileyerek. Önce huzurlu, güvenli seçim, unutmayalım bölünmüşlük ülkeme hayır getirmez. Sağduyu lütfen.