SEÇİM ÖNCESİ KİRLİLİK!
05 Mayıs 2015, Salı 00:00Hem gürültü, hem de görüntü kirliliği yaşıyoruz, yaşayacağız…
Yıllardan beri adet haline gelmiş. Partiler araçlara monte edilen ses sistemi ile propaganda yapamıyorlar. Teknolojinin getirdiği bir imkanla da araçları aday ve parti amblemleriyle, parti sloganlarıyla giydiriyorlar. Araca monteli ses yayın cihazından inanılmaz bir gürültü çıkararak şarkılar türküler söyleyip, slogan atıyorlar.
Yahu kardeşim hangi devirde yaşıyoruz? Siz böyle araçlarla bangır bangır bağıracaksınız biz de size oy vereceğiz öylemi? Yapmayın Allah aşkına… Vallahi nefret ettiriyorsunuz. Parti önemli değil, kim gürültülü araçla propaganda yapıyorsa vatandaş olarak iyi şeyler düşünmüyoruz. Hastası olan, uyuyan, gece çalışıp gündüz dinlenenler oluyor. Sınava giren öğrenciler ders çalışan öğrencilerin motivasyonunun bozmaya hakkınız yok. Bu tip gürültüler insanı asabi yapıyor. Hele birde kafa ütüleyen sizin parti değilse iyice sinir oluyorsunuz…
Ey siyasi partiler! Gelin bu gürültülü araç işinden vazgeçin. Aracınızın içine adaylarınızı koyup mahalle mahalle, sokak sokak sessizce propaganda yapın…
Bir diğer kirlilik de görüntü üzerine… Parti bayrakları olduk olmadık yere asılıyor. İş merkezlerinin oralara bir bakın. Asılan parti flama ve “bayraklar” yüzünden adamın ekmek teknesi dükkanı gözükmüyor. Bir müddet sonra mitinglerde göreceğiz. Yerlere atılan binlerce kağıt parçası, kitapçıklar, resimler v.b.
Biz biliriz ki bütün bu işler parayla oluyor. Araçların kiralanması yakıt masrafı, aracın süslenmesi hep para…
Her tarafa parti bayraklarının resimlerinin asılması yine para. Gazetelere verilen, dergilere verilen, televizyonlara verilen reklamların maliyeti nedir? Yine televizyonlara parayla çıkıp oturumlara katılan vekil adayları…
Peki bu değirmenin suyu nereden geliyor? Tabii ki DEVLETTEN... Tüyü bitmemiş yetimin hakkını partilere verirseniz, onlar da ota çoka harcarlar…
Malum her yıl grubu olan partiler yanılmıyorsam yüzde yedi buçuğu geçen partiler devletten yardım alıyorlar. Seçim yıllarında bu para ÜÇ KATINA çıkıyor. AK Parti devletten 198 milyon (eski parayla 198 trilyon), CHP yanılmıyorsam 102 milyon (eski parayla 102 trilyon) ve MHP 53 milyon (eski parayla 53 trilyon) lira yardım alıyorlar. İşte partiler alın tersiz, emeksiz cukkaya kuruluyorlar. Partiler işte bu paraları hovardaca harcıyorlar. Yerlerde sürünen kağıtların paraları bile devletten…
Yalnız bu paraları MİLLET HELAL EDER Mİ bilemem. Altı ay için emekliliğe 24 lira zammı reva görenler, herhalde bu paraları güle oynaya harcıyorlardır. Emeklisine, çalışanına, asgari ücretine kaynak bulamayanlar, devletimin parasını nasıl harcıyorlar görüyorsunuz…
Yahu teknolojinin bu kadar geliştiği bu devirde, hala heba olan propaganda aletlerinden vazgeçin.
TEMA Vakfı ağaçları kurtaralım, kağıttan tasarruf edelim diye uğraşırken sizler, yerlere attığınız broşürlerle, kağıt parçalarıyla binlerce ağacın kanına giriyorsunuz…
Gelin elektronik reklam panolarını çoğaltalım. Partiler il ilçelere sabit stantlar kursun. Elektronik panolarla reklamlarını yapsınlar. Köylere seyyar stantlar götürün. Ses ve görüntü kirliliği olmadan insanlara rahatlıkla propagandalarınızı yapabilirsiniz. Bu şekilde elektronik billboardlarla görselliğe önem verip, parti programlarınızı açıklayabilirsiniz. Araçlarla yapacağınız gürültülü propagandalara bakıp size kimse oy vermez. Yine yerlere atılan el ilanları, broşürleri, kitapçıkları görüp size kimse oy vermez. Devletin parasını çarçur etmekten vazgeçin…
Temiz pırıl pırıl bir seçim öncesi propagandaya hepimiz varız… Bu kadar gürültülü, kirli bir propagandaya hepimiz karşıyız…
Esen kalın.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.