ŞEHİDİMİZİN KATİLİ KİM?

21 Mart 2015 günü bir subayımız daha şehadet şerbetini içti. Jandarma Binbaşı Yılmaz TANKÜL (1998 - 68) yedi yıldır sürdürdüğü yaşam mücadelesi kaybetti. 2008 yılında Jandarma Yüzbaşı rütbesindeyken terör örgütü PKK'nın Erzincan'daki mayınlı saldırısı ile yaralanan, 7 yıldır Gülhane Tıp Akademisi'nde (GATA) yoğun bakımda tedavi gören jandarma Binbaşı Yılmaz TANKÜL şehit oldu.

Erzincan'ın Kemah ilçesine bağlı Sarıyazı Köyü'ne gelen teröristlerin erzak alıp ayrıldığı ihbar üzerine Piyade birlikleri ile Kemah ilçe Jandarma Komutanlığına bağlı birlikler 11 Ağustos 2008 sabahı bölgeye gitti. P. T. K.nı Kurmay Yarbay Mikdat Şamdancı ile Kemah ilçe J.Bl.K.'nı Yılmaz TANKÜL'ün yer aldığı askeri birlikler köylülerle görüşüp dönüşe geçtiği sırada, teröristlerce Sarıyazı - Olukpınar köy yolu ayrımına yerleştiren uzaktan kumandalı Mayın patlatıldı. Olayda 9 şehit verdik. Kurmay Yarbay Mikdat Şamdancı, Uzman J. Çavuş Selim Kabataş, Uzman J. Çavuş Gökhan Kuvat,erlerimiz Aydın Emer, Önder Muratoğlu, Adem Bilaloğlu, Murat Atsen, Abdurrahman Bolat, ve Barış Demir şehit olurken, Jandarma Yüzbaşı Yılmaz Tankül ile Er. Ali Üzüm yaralandı.Yaralı Yüzbaşı Yılmaz TANKÜL tam yedi yıldır GATA da tedavi görüyordu. Bu arada rütbesi Yüzbaşı iken Binbaşı olmuştu...

Şehit Binbaşımız Afyonkarahisar'ın Sultandağı ilçesine bağlı Yakasenek köyünde toprağa verildi.

Son yolculuğuna şehit olarak uğurlandı. Şehit Binbaşımızın babası Mehmet TANKÜL oğlunun şehadet mertebesine ulaşmasının gururunu yaşadı. Yaşadı yaşamasına da canından bir parça gitti... Yüreği parçalanıyordu. Aynı yastığa baş koyduğu yiğidini toprağa veren Binbaşımızın eşi Halime Tankül'ün gözyaşları ihanet odakları katillerin, terör örgütü ve uzantısı partinin vicdanında bir yara açmış mıydı. Ne gezer. Şehidimizin kızı Beyza Tankül ve oğlu Burak Tankül bizlere, milletimize emanetti artık.

Ateş düştüğü yeri yakar. Türk Milletinin en büyük ayıplı özelliği geçmişi çok çabuk unutmasaydı. Bende bir Türk olarak bu duygularımızdan dolayı utanıyorum. Ve çabuk unutuyoruz geçmişi.Ellerinde silah, ağızlarında kan olan örgütü nasıl unutacağız. Hemşire eşinin gözünün önünde otobüsten indirilip şehit edilen astsubayımızı unutmayacak mıyız? Bölgeye ilim götürmek için gönderdiği Bay - Bayan öğretmenlerimizin şehitliğini unutacak mıyız? Silahsız güle oynaya vatan topraklarında seyahat eden 33 askerimizin hunharca katledilmesini unutacak mıyız? Başbağlar köyündeki köylülerin bir araya toplanıp şehit edilmesini unutacak mıyız? Bölgeye hizmet götüren mühendis ve işçilerimizin katliamını unutacak mıyız?

Pazar yerinde eşiyle alış veriş yapan Astsubayımızın arkasından kahpece şehit edilmesini unutacak mıyız? Diyarbakır'da dershane önüne bomba koyup istikbal bekleyen öğrencilerimizi katledenleri unutacak mıyız?

Can dostum rahmetle andığım devrem Piyade Binbaşı Abdülkadir KILAVUZ'un bir itirafçının yer gösterme sırasında,bir mayını patlatıp bütün askerleri öldürme girişimine üzerine atlayıp şehit olan askerlerini kurtaran bu kahramanımızı unutacak mıyız.

30 Bin can gitmiş! Unutacak mıyız? Unutacak mıyız? Unutacak mıyız? Diye ciltlere sıralamam gerekir. Peki bu şehitlerimizin vede son şehidimiz Bin başı Yılmaz TANKÜL'ün katili kim?

İmralı canisi,bebek katili "Sayın" diue hitap edildiği bir dönemi yaşıyoruz. Eli kanlı katillerin kürsülerden "Barış ve Demokrasi" dedeği bir dönemi yaşıyoruz.Kalemini, beynini, bedenin satan bir kesiminin varlığını görüyoruz. Teröre ve onun uzantısı partiye destek vererek bu katliama ortak alanların var olduğu bir dönemi yaşıyoruz.

Tarih 21 Mart 2015 Cumartesi. Habertürk televizyon yanında akşam bir program sunuluyor. Programa yine yazar - çizer- akademizyen ve terör örgütü uzantısı partinin yöneticisi katılıyor. Programı yöneten bayan malum partinin bayan mensubuna soruyor. Efendim çözüm süreci başarılı olmazsa ne olacak?

Diyor. Soyadı yanılmıyorsam Akdoğan olan malum partinin yöneticisi bayan, şimdiki gençlerimiz (kürt gençlerini kaste diyor) çatışmaya çok hevesli bunları gözlerinden okuyorum diyor. Gençlerimiz heyecanla bekliyor diyor bayan terör örgütü partisi yöneticisi.

Bayan sunucuda yürek yok. Siz çatışmayı isterseniz sizleri yok edecek sizlerin katliamlarına dur diyecek Türk Milleti ve onun Ordusu var diyemiyor. Eğer Türkiye Esed gibi davransa hiçbirimiz yaşamazdınız diyemiyor. Türkiye Cumhuriyeti cana kıymaktan kaçınan, insani değerlere önem veren bir bit devlettir diyemiyor.

Analar ağlamasın sloganıyla başlayan Çözüm Sürecini birileri yanlış değerlendirdi. Tehditlere başvurmaya başladılar. Dilleri uzadı. Bütün bu hallerin sebebi de siyasi iktidardır. Analar ağlamıyor ama Millet Ağlıyor. Sabrı da zorlanıyor.  Barıştan, insanlıktan,demokrasiden bahseden elleri kanlı üzerleri kanlı kişiler! Jandarma Binbaşım Yılmaz TANKÜL'ün katili sizsiniz. Bu sıfattan kurtulamayacaksınız. Nur içinde yat binbaşım.

Esen Kalın