ŞEKER’DE ARTILAR/EKSİLER VE TEHDİT
02 Eylül 2019, Pazartesi 09:13Şüphe yok ki ; Konya Şeker, ekonomi alanında Konya’nın en önemli ve en büyük değeri.
Şüphe yok ki; Konya Şeker, ekonomi alanında Türkiye’nin de en önemli ve en büyük 50 değerinden birisi.
Konya’nın ihracat şampiyonu.
Konya Şeker topluluğunun 2018’deki yıllık cirosu 2 milyar dolar.(Yaklaşık 12 katrilyon)
Şeker pancarı, ayçiçeği, patates, et,süt,mısır,buğday,arpa gibi ürünler başta olmak üzere toplam 26 kalem ürünün bu topraklarda üretilmesini ve mamül hale dönmesini sağlıyor. Tarladan, pazara, fabrikaya, tezgaha, tezgahtan sofraya kadar her aşamada olayın tam anlamıyla içinde yer alıyor.
Çok ciddi ölçekte istihdam sağlamak suretiyle, ülkedeki işsizler ordusuna destek sağlıyor.
Kurduğu yaklaşık 45 işletmede 13 bin insan çalışıyor.
Konya ve ülke ekonomisi için katma değer yaratıyor.
Yaptığı ihracatla döviz girdisi sağlıyor.
Ülkenin döviz kaybının önüne geçebilmek için, yerli ve milli üretim ve ekonomi modelleri geliştiriyor. Mesela, ülkede devletin bile fazla önemsemediği yerli tohum alanında laboratuvarlar ve üretim istasyonları kuruyor.
Bir dönem Türkiye’de üretilen bitkisel yağlar halkın büyük oranda ihtiyacını karşılayamıyordu.Bugün de önceki yıllar kadar olmasa da böyle bir durum var. Bu konuda bir örnek verelim.. Halkın en çok kullandığı bitkisel yağların başında gelen Ayçiçek yağı açığı ithalatla karşılanıyordu. İthalatta en çok Ukrayna’dan yapılırdı. Bir dönem Ukrayna’dan gelen Ayçiçek yağlarının kanserojen madde içerdiği iddiaları ayyuka çıkmış ve mesela aynı yıl Ukrayna’dan, bu yağı ithal eden ülkelerden birisi olan Fransa, gelen yağları kabul etmeyip iade etmişti.
Peki biz ülke olarak ne yaptık? Söz konusu iddiaya muhatap ayçiçek yağlarını dükkanlarda, marketlerde halka sattık.
Şimdi diyeceksiniz ki, bunun Konya Şeker’le ilgisi ne?
Anlatıyım..
Konya Şeker ailesi, böyle yazılarda isim kullanmayı pek sevmiyorum ama bu sefer kullanacam. Recep Konuk, yukarıda söz ettiğim Ayçiçek yağı skandalının patlak vermesinden sonra, Türkiye’nin bitkisel yağ açığını da dikkate alarak, Konya’nın arazisine en uygun yağ bitkisi olan ayçiçek üretimini teşvik etmeye başladı. Üretimi teşvik ederken Altınekin’de Ayçiçek yağı fabrikası gündeme geldi. Yılda 50 bin ton ayçiçeği kapasitesi olarak planlanan bu fabrika bugün, yılda 300 bin ton kapasiteye ulaştı. Altınekin’deki fabrika sayesinde binlerce bölge çiftçisine alternatif ürün üretme imkanı sağlanırken, halkın da sağlıklı ve zararsız yağ kullanması sağlandı.
Konya Şeker’in yerli ve milli düşünceden hareketle kurduğu daha başka işletmelerde var.Mesela; Konya’dan çıkıp önce Konya ve sonra da bir dünya markası olan TORKU gibi, Çumra’daki sağlıklı olduğuna inandığımız sıvı şeker tesisleri gibi, Seydişehir’deki patates üretimini teşvik ve patates türevlerini işleme tesisleri gibi. Bu işletmeler faydalı mı? Faydalarını inkar etmek mümkün değil.
Fakat işletme yelpazesini bu kadar geniş tutmak, bir çok yere, pek de rantabl olmayacağı halde; kimse bize sakın kızmasın ama bulgur,boru,meyve suyu, çikolata, sirke üretim tesisi kurmak ne kadar doğru olabilir . İyi niyetli bir teşebbüs olsa dahi bir insanın her şeyi yapma hevesi, günün birinde ciddi bir sorun haline gelebiliyor. Hayat, bunun örnekleriyle dolu. Demem o ki, gençlik arkadaşımız Recep Bey bu konularda artık daha dikkatli karar vermeli. Kamuoyunun elçisi olarak soralım: Sahi bu kadar açılıp, saçılmaya gerek var mıydı?
Gelelim çok önemli bulduğumuz başka bir konuya..
Konya Şeker hakkında çoğu yalan/yanlış bilgilerin oldukça yüksek hızla seyrettiği bir süreçten geçiyoruz. Bu süreçte kim dost, kim düşman fazla net de değil. Bu konuda ayrıntıya girmek istemiyorum. Konuşulanlar, söylenenler zaten bir çok insanın bildiği konular. Bu arada sıkıntının daha çok içerden geldiğini söylemekle yetinelim. Başkan ve Konya Şeker bir iç tehditle karşı karşıya.Daha çok başkanın elinden tuttuğu, ekmek verdiği, adam ettiği insanlar dışarda kafa karıştırıyor.
Bunları önemsiz görmemek lazım. Dikkate almak gerekiyor. “Bir şey olmaz” dememek lazım.Dünyada yenilemeyecek ordu, yenilemeyecek şampiyon ve lider olmadığı gibi; yenilemeyecek ve yıkılamayacak kurumlar, idareciler de yok.
Konya Şeker’e taarruz cephesi günün her saatinde piyasa haberlerine göre tahkim yapıyor.Bu durum karşısında kurum yöneticilerinin, özellikle de başkanın teyakkuz durumunda olmasında fayda var. Rehavet, umarsızlık ve dikkatsizlik beklenmeyen bir anda içinden çıkılması mümkün olmayan gelişmelere sebep olabilir.
Hem içerden hem de dışardan yalan/yanlış haberler pompalanırken, “Yıkarız, yıkıldı, yıkılacak” tehditleri sürerken: Konya Şeker yönetimi geride bıraktığımız hafta içinde çiftçiye ürününü teslim etmeden, yani fabrika ürünü henüz teslim almadan avans ve finansman desteği olarak yaklaşık 500 milyon tutarında bir ödeme yaptı. Hani fabrika sıkıntıdaydı? Yönetim karşı cepheye tokat gibi bir cevap verdi yaptığı ödemelerle. Şu dönemde kim, kaç şirket almadığı bir malın parasını öder? Konya Şeker ödedi. Ayrıca yağ ve nem oranına göre hasatın başlayacağı şu günlerde ayçiçeği taban fiyatını açıkladı. Bu arada fiyat gayet güzel ve piyasaların üstünde.
Sonuç: Aman her konuda dikkat. Bu kadar büyük ve önemli bir kurum bırakın Konya’yı, Türkiye ekonomisi için elzem ve çok gerekli. Kem gözleri birlikte kapatmaya çalışalım.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.