SELÇUK ÜNİVERSİTESİ’NDE SU YOK (!) MUŞ
20 Ekim 2021, Çarşamba 09:14
Yine yerel konularla sizlerle birlikteyiz. Ülke insanı zıkkım virüs yüzünden kırılmaya devam ediyor. Hala inanılmaz bir aşı karşıtlığı, hala bir ölüme karşı vurdumduymazlık ile yolumuza devam ediyoruz.
Yerel konulara geçmeden dün duyduğum güzel ve de hoşuma giden bir şeyi sizlerle paylaşayım.
Biraz sonra aşağıda yazacağım.
Öğleden sonra dostlarımızı ziyaret etmek için Emniyet’te idik.
Burada bir dost Emniyet mensubu ortamda anlatıyordu.
“Uğur abiyi yıllardır köşe yazılarından takip ederdim Çok çekilmez aksi bir insan olarak biliyordum. Yani yazılarını takip ederseniz böyle sanırsınız. Geçen yıl kendisi ile ilk defa bir ortamda tanıştık. O zaman yanıldığımı anladım. Ama yazılarla Uğur abinin gerçek yüzü çok farklı” diyordu.
Allah kendisinden razı olsun.
Biz hep diyoruz.
Kimse ile bir sorunumuz derdimiz yok.
Savaşımız kavgamız hiç yok.
Haaa bir iki kişi ile var.
Onlarda şahsi.
Gazeteciliğimize köşemize onları taşımayız.
Ancak inanın hayata son derece pozitif bakan nefes aldığı için sürekli gününe şükreden samimi ve mütevazi bir insanımdır.
Neyse geçelim yazı konularımıza.
SELÇUK ÜNİVERSİTESİ’NDE SU MESELESİ
Malum pandemi sonrası yüksek öğrenimde bazı bölümlerde ve fakültelerde yüz yüze eğitim başladı.
Hocalarımızın dediğine göre üniversite öğrencilerimiz yüz yüze eğitimi çok özlemişler.
Öğrencilerin derslerine öyle bir ilgisi varmış ki bazı anfilerde üst üste omuz omuza eğitim varmış.
Haaa hocalarımızın ifadesine göre hocalarımızda öğrencilerini özlemişler.
Onlarda bu online sisteme alışamamışlar.
Yeni günümüzden her iki tarafta halinden çok memnun imiş.
Şu anda üniversitede tek sorun su yiyecek konusu imiş.
Neden?
Bu da nereden çıkmış? Demeyin.
Şöyle ki; Selçuk Üniversitesi Fakültelerinde gerekçesi ne ise bizi ilgilendirmez kantinler açılmamış.
Ama bu açılmayışın pandemi ile alakası yokmuş.
Zaten olamazda.
Artık malum normalleşme resmen hızla sürüyor.
Kantinler açılmayınca on birlerce öğrenci görevli öğretim üyesi geçtim çaydan kahveden içecek su bulamıyorlarmış.
Gözünüzün önüne getirsenize acıkan, susayan binlerce on binlerce insan.
Durumu bize anlatan aktaranlar ise şöyle diyorlardı;
“Uğur abi gerçekten durumumuz çok acı hatta komik.
Madem yönetim kantinleri açmıyor.
Bölümlere okulların koridorlarına hazır paralı içecek bir şeyler atıştıracak dolaplar var ya ondan koysalar da acil durumlarda bunlardan istifade edebilsek.”
………….
İlk başlarda Selçuk Üniversitesinde böyle bir durumun olduğuna inanın inanmadım.
Hatta öğrencilerden sonra öğretim üyeleri de aynı durumu aktarıp yardım isteyince bize de durumu kamuoyu ile paylaşmak ve üniversite yönetimine öğrencilerin ve öğretim üyelerinin sesi olmak düştü.
BAŞ MÜDÜR ENGİN DİNÇ’İN SAMİMİYETİ
Bu bölümde Konya için bazı acı gerçeklerden birkaç cümle ederek başlamak istiyorum.
Sizler biz gazetecilerin yıllardır “HUZUR ŞEHRİ KONYA” diye manşetler atıp yazılar yazdığımıza bakmayın.
Zaman zaman biz gazeteciler büyükler ne emrederlerse bizlerde bir yerde onu yerine getirmek mecburiyetinde oluruz.
Evet Konya Anadolu şehridir.
Ama maddi potansiyeli, sanayi şehri olması, un binlerce üniversite öğrencisini barındırması, çok hızlı ve büyük göçler alması ……… gibi durumların ötesinde Türkiye’nin doğusunu batıya ve egeye bağlayan Anadolu’dan Akdeniz’e geçiş yollarının tam da ortasındadır.
Bu ne demektir?
Bu şehrin aynı zamanda yasal olmayanlarında geçiş yapmak zorunda oldukları, konaklama yaptıkları ya da mola verdikleri bir noktadır.
Durum böyle olunca da Konya polisi insanların can ve mal güvenliği için hep alarmdadır.
Yeni Baş Müdürümüz Engin Dinç Bey makama oturur oturmaz bu şehirde polis kaç defa kırmızı alarma geçti.
Niye?
Tam olmasa da yarım ağızla diyoruz ya anlayın artık eğer güvenlik güçleri hep alarmda olmasa bu şehir şer odaklarının merkezi olur.
Haaa Konyalı ve Konya’da yaşayanlar belki buna fırsat vermezler.
Hep devletin yanında yer alırlar amma velakin işte adı üstünde ne diyoruz şer odakları.
İstihbaratçı Müdürümüz Engin Bey gerçekten inanılmaz akıllı, zeki, vizyonlu ve de alt yapısı güçlü bir isim.
Konya’yı tam da çözmek üzere.
Ama hala Müdür Beye ziyaretler aralıksız sürüyor.
Bu hayırlı olsun işi en az üç ay daha sürer.
Ama bizim ziyaretimizden sonra Baş Müdürlükten ayrılırken gözümün önünde şöyle bir tablo oluştu.
Tam bir devlet adamı olan Sayın Valimiz Vahdettin Özkan Bey, sınırlarını aşmış bir Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Emniyet Müdürümüz Engin Bey, Cumhuriyet Baş savcımız Ramazan Solmaz Bey, şehri yönetenler ile tam anlamı ile hemhal olmuş bir üst düzey askeri erkan.
Eeeee koskocaman bir maşallah derken içimiz ferahlıyordu.
Konya’da yaşamanın şanslı yönü de buydu işte.
Bu şehri huzur şehri yapan özellikler yöneten insanların özü sözü bir olması ve samimiyetleridir.
Şu andaki tablo inşallah bizleri de onları da mahcup etmez inşallah.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Davanıza bir adam kazandırmak istiyorsanız önce onu samimi bir arkadaş olduğunuza inandırmalısınız.
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Kerkük Caddesinin tam ortasında seyir halinde ki beyaz jeepin direksiyonunda ki şahıs sol ön kapıyı açıp yere tükürmediği zaman daha iyi ADAM oluruz.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.
Yorumlar
servet büyük
20-10-2021 09:56Allah başka şehirlerden gelip konyadan geçecek olan insanlara sabır versin,konyanın nerdeyse tüm trafiği kilitleniyor