Sn. Abdüllatif Şener’e saldırılar ve ardındaki gerçek: Demokrasi anlayışımız

Abdüllatif Şener..1954 Sivas Yıldızeli doğumlu siyasetçi, akademisyen. TBMM 19 ve 20. Dönem Refah Partisi, 21. Dönem Fazilet Partisi, 22. Dönem Adalet ve Kalkınma Partisi, 27. Dönem Cumhuriyet Halk Partisi Milletvekili. Türkiye Cumhuriyeti 54. Hükümeti’nin Maliye, 58 ve 59. Hükümetlerinin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı. 2009 yılında Türkiye Partisi kurucu ve Genel Başkanı. Siyaseten istediğini bulamayarak partisinden ayrılarak 2011 seçimlerinde Sivas Bağımsız Milletvekili Adayı. Seçilememekle biten dönemden sonra tarihe karışan Türkiye Partisi.

Abdüllatif Şener 2018 seçimleri öncesi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşmeleri sonucu Konya Milletvekili adayı olarak Konya’ya geldiğinde CHP Konya örgütü tepkiyle karşılamıştı kendisini gazete haberleri ve basın toplantılarına göre. Hatta CHP Meram İlçe Başkanı “adaylığını kabul etmiyoruz” açıklaması yapmıştı. Ben o tarihte CHP Konya Milletvekili adayları birinci sıra Abdüllatif Şener’e de ikinci sıra Abdülkadir Karaduman’a da vatandaş olarak sıcak bakmamış, eleştiri yazısı da kaleme almıştım. Derdim sayın adaylarımızla veya özgeçmişleri ile ilgili değildi. Sivas ve Malatyalı iki adayın kentimi temsilen Meclise girmelerini yeğlememem kaynaklı idi görüşüm. “Bize bizi bilen gerek” demiştim o tarihte de. Hatta kritik bir Sivas Spor-Konyaspor maçında hangi takımı tutacağını sormuştum merakımdan. CHP seçmeni önlerine konulan listeden seçim döneminde bile kentime gelmeyen Karabulut ve “dört vekil çıkaracağız” iddiasıyla gündeme gelen Abdüllatif Şener’i seçerek Meclise gönderdiler. Karaduman zaten yemin töreni öncesi ait olduğu adrese yani Saadet Partisi’ne geçerek görevini yerine getirdi.

Abdüllatif Şener son seçimdeki Cumhurbaşkanı oy tercihi nedeniyle güncel linç kampanyası hedefinde CHP ve ittifakı tarafından. Ben “seni vekil yapan Genel Başkan..” diye başlayan cümleleri aslında itiraf olarak kabul ediyorum. Maalesef doğrudur vekil listelerinin tek adamlar tarafından belirlendiği; vatandaş olarak bizim önümüze konulanları tercih hakkımız olmadan seçtiğimiz. Hazin olan demokrasi eleştirileri ile sürekli gündemde olan ve demokraside sınır tanımayanların bu çelişkiye suskun kalmaları. Kimsenin parti içi demokrasiyi işletmek, delegeler hatta üyeler tarafından ön seçimlerle seçilen kişilerin vekil olmasını savunmak gibi bir demokrasi özlemleri yok. O zaman elbette ne kadın kotasından parti yönetimine giren olabilecek, ne neredeyse ömür boyu vekilliği Genel Başkan ile yakın ilişkilerle garantiye almak söz konusu olabilecek; halk istediğini seçecek ama  demokrasiden anladığımız işimize geldiği yönlerini sevmek olunca bu konularda düzenleme olması imkansız elbette.

Bir de özür tarafı var işin. Özgür Özel “yerini aldığı partiliden özür dilemesi gerektiği” açıklaması yaptı anladığım kadarıyla. Abdüllatif Şener için özür dileyecek konu olduğunu düşünmüyorum ben şahsen; listede bir CHP üyesini kaydıran o değil Genel Başkan, tercihini o yönde kullanmış ve parti kurullarından da itiraz çıkmamış. Cumhurbaşkanı seçimindeki oy tercihine gelince, vekilin kendi tercihi elbette ama ne de olsa Konya Milletvekili olunca Konya seçmeninin eğilimlerine uydu galiba gerçi daha ne oy kullandığını tam öğrenemesek de.

Demokrasinin tam kuralı işletilmeli, biraz var biraz yok demokrasi olmaz. Parti içi demokrasiyi tercih etmeden başkalarını demokrasi açısından eleştirmeyi de dürüst bir yaklaşım olarak değerlendiremem. Ben siyasi etik yasasının da çıkarılması gerektiğini düşünenlerdenim başarılacağına inanmasam da. Bayramımızı şimdiden kutlar, bayram mutluluğu, huzuru ve refahı dilerim ülkeme.