Süleyman’a Mektup..
10 Ocak 2019, Perşembe 08:28HAVA SOĞUK BE SÜLEYMAN!
Sevgili Süleyman!
Kar yağıyor Konya’ya, hava soğuk mu soğuk. Daha soğuyacak diyorlar.
Sular da aynı şekilde soğuk. Elini yıkarken bile üşüyorsun.
Böylece havadan sudan konuştuk be Süleyman…
Nasıl ama espri anlayışımı kaybetmemişim değil mi Süleyman?
Hava soğuyup, karda yağınca kuşlar için buğday aldım. Penceremi açıp buğdayların bir kısmını, pencere önü mermerine bıraktım.
Güvercinler biraz sonra, buğdayları yemeye geldiler. Bu arada içlerinden bir iki güvercin diğerlerinin yem yemesini istemiyor, kafalarını gagalıyordu. Zavallı diğer güvercinler bu baskı ve şiddetle uçuyorlar, biraz sonra yine pencereme konuyor ama değişen bir şey yok, yine şiddet… Bu arada bir iki lokma yerlerse ne ala…
Sinirlendim Süleyman. Diğerlerini rahatsız eden o bir iki güvercini cezalandırmak istedim, pencereyi açtım hepsi uçtular.
Pencereyi kapatınca hepsi yine geldiler.
Güvercinlerde aynı insanlar gibi. Sürekli birbirlerini rahatsız ediyorlar. Güçlü olan, adaletsiz olup fazla yemek istiyor.
Sen olsan yine kuşlara insani yaklaşıp, onlara nasihat verirdin. Yapmayın, etmeyin, adaletli olun, hepiniz eşit yiyin, insan olun, pardon güvercin olun derdin.
Bu arada aklıma ne geldi biliyor musun Süleyman?
Bu kuşlar istedikleri yeri evleri yapıyorlar. Kira derdi yok. Sık sık da taşınıyorlar. Eski mekanlarına tek bıraktıkları şey gübre…
Sadece kiramı yok?
Doğalgaz ücreti yok, su, elektrik, yiyecek, yakacak hepsi bedava…
Yaşamları boyunca bir kuruş para harcamıyorlar, ne güzel hayat değil mi?
İstedikleri yere uçarak gittikleri için ulaşım masrafı da yok. Dizelmiş, benzinmiş, otogazmış hiç umurlarında değil…
Bu güvercinler için en büyük tehlike yine insanoğlu. Acımadan birbirlerini öldürdükleri gibi, güvercinleri de öldürüyorlar.
Bazen birbirimize, kuş beyinli diyoruz. Beyninin çalışmadığını ve küçük olduğunun ifadesidir bu deyim.
Ama kargalara bakıyorum beyin hacmine göre en zeki hayvan… Oda kuş ama zeki…
Süleyman epeyce kuşlardan bahsettik.
Birazda insanlardan bahsedelim.
Onlarda bildiğin gibi. Bir siyasettir tutturmuşlar gidiyor.
Süleyman televizyonları açınca hep siyasiler çıkıyor. Hele canlı yayında konuşuyorsa hemen 10-15 kanal bağlanıyor Süleyman.
Hani eskiden televizyonlarda komedi programları olurdu skeçler olurdu hep gülerdik ya… Şimdilerde neye güleceğimizi şaşırdık. Ama gene de gülüyoruz, ağlanacak halimize…
İnsanlar git gide bencilleşip birbirlerini yiyolar be Süleyman..
İnsan canı ucuzladı, öldüren öldürene…
Biz ilkokulda iken bize sevgiyi, saygıyı, acıma hissini adaleti öğreten öğretmenler de yok be Süleyman…
Onlarda kendi dertleriyle uğraşıyorlar. Kaç lira zam alacaklarmış falan…
Birde bu öğretmenler ilim-bilim öğreteceğiz diye, insanlığı öğretmekten vazgeçtiler.
Aileler desen ortada yok. Neredeyse evlenmekten çok, boşanma sayısı artıyor. Olan çocuklara oluyor be Süleyman.
Aileyi aile yapan değerler ortadan kayboldu be Süleyman…
Teknoloji geliştikçe insanlık öldü be Süleyman…
Bilgisayar çıktı, cep telefonları çıktı, muhabbet etmek, arkadaşlık, yarenlik öldü gitti be Süleyman…
Sen derdin ya, gün gelecek insanlar birbirleriyle hiç konuşmayacaklar, sadece kavga ederken konuşacaklar ve de siyasiler konuşacaklar diye.
O günlere ulaştık gibi Süleyman!
Maşallah hepimiz kuzu olduk Süleyman hiç konuşmayacağız sadece dinleyeceğiz be Süleyman…
Ha ara sıra canımız sıkılırda Meee lersek şaşırma be Süleyman…
Hani bir Türkü var ya kuzu deyince aklıma geldi Süleyman!
Şu karşıki dağda bir kuzu meler
Kuzunun meleyişi bağrımı deler
Of of…
Annesiz yavruya, kim bakar beler,
Anam anam garip anam oy oy…
Ne türkü değil mi Süleyman…
Sakın aklına bizi getirip nasılsınız? Falan deme be Süleyman.
Hani bir söz var ya ‘İç güveysinden hallice’ diye.
İşte öyle yuvarlanıp gidiyoruz.
Geçim derdi, seçim derdi aldı başını gidiyor.
Bir lokma ekmeğin peşindeyiz. Nedir bu telaş.
Hani Nesimi demiş ya;
- Çıkalım da gökyüzüne, seyredelim alemi
- İnelim yeryüzüne seyretsin alem bizi…
İşte biz gökyüzüne çıkamıyoruz ama yeryüzünde birbirimizi seyrediyoruz.
Biraz uzattım Süleyman!
Sonra tekrar yazarım. Kal sağlıcakla, selam eder seni Allah’a havale ederim…
Not: Bu Süleyman kim diye sorarsanız valla ben de bilmiyorum. Yazdık gitti işte, adrese varır varmaz onu bilemem.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.