TÜRKİYE GİBİYİM
11 Şubat 2023, Cumartesi 00:02Dünya’da bir başka örneği görülmeyen 7.7 ve 7.6’lık art arda gelen deprem felaketinin şokunu atlatmaya çalışan ülkenin bir vatandaşı olarak bana sorulan “Nasılsınız ?” sorusuna verdiğim cevap hep aynı:
Türkiye Gibiyim.
Bir tarafımda acı ve gözyaşıyla birlikte dindiremediğim kızgınlık ve öfke. Diğer tarafımda ise gurur ve umutlu ama bir o kadar da endişeli bir bekleyiş. Tabii ki her saniyesi dualarla geçen günlerim.
İlk depremin yaşandığı gecenin sabahında haberleri izlemeye başladığım andan itibaren sayıları giderek artan çöken binaları, her şeyi varken bir anda yokluğa düşen vatandaşların feryatlarını, vefat edenlerin, yaralıların sayısını izledikçe gözyaşlarıma hâkim olamıyorum. Hadisenin büyüklüğünü gördükçe, oralarda yaşanan acıyı yüreğimin ta derinliklerinde hissediyorum, üzülüyorum, ağlıyorum.
Henüz birkaç yıl önce yapılmış, depreme dayanıklı raporu alınmış yüksek katlı sitelerin, kamu binalarının kağıt gibi buruşmuş, çökmüş halini gördükçe bunları yapan müteahhitlere, yeterince denetlemeyen, oturma izni veren görevlilere kızıyor ve öfkeleniyorum.
Felaketin yaşandığı andan itibaren tek bir yürek olan, her yaş ve her kesimden yardıma koşan insanımızın gayretlerini gördükçe ülkemin insanıyla gurur duyuyorum. Kurtarma ekiplerinin insanüstü çabalarını, enkaz altından çıkarılanların ailelerinin sevincini izledikçe umutlanıyorum. Hadi inşallah bir can daha diye dua ediyorum. Hızla organize olup, depremzedelerin barınması için harekete geçenlere teşekkür ediyorum.
Başta AFAD olmak üzere devletin tüm imkânlarının seferber edilmesi, Cumhurbaşkanımızın ve tüm Bakanların olay yerine kısa sürede ulaşmaları, işleri koordine etmelerinden memnun oluyorum. Muhalefet parti liderlerinin yine bölgedeki insanlarımızın yanında olmasından, acıları paylaşmalarından mutlu oluyorum.
İktidar ve muhalefete mensup bazı yetkililerinin hadise üzerinden siyasi çıkar içeren açıklamalarından ise üzülüyorum. Bunları yapanlardan nefret ediyorum. Hâlbuki zaman devletin yaraları sarması için konuşması, muhalefetin ise susması ve yapılanlara destek olma zamanıdır. Şimdi gün hesap sorma günü değil, susma günüdür. Tabii ki ileri ki günlerde her şeyin hesabı sorulacak ve sorulmalıdır da.
Ünlü yazar Tolstoy’un “Acı duyuyorsan canlısın, başkalarının acısını duyuyorsan insansın” sözünde olduğu gibi canım ülkem Türkiye’m, sadece kendi acısını değil yıllardır başkalarının da (başka ülkelerinde) acısını duyarak el uzatmıştır. Yani Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve bu devletin kadirşinas insanları, insani duygularını hiçbir zaman kaybetmemiş hep ön planda tutmuştur. Devletimiz ve milletimiz insanlığını bu kez kendi insanına göstermekte canla başla çaba göstermektedir. Şimdi görev sadece bizim değil, dünyadaki diğer ülkelerin ve insanların harekete geçme zamanıdır.
Nitekim ulusal yardımlaşmanın yanı sıra, uluslararası düzeyde de yardımların ülkemize yönlenmesi, daha düne kadar neredeyse savaşa gireceğimiz, eleştirdiğimiz, ötekileştirdiğimiz ülkelerden dahi kurtarma ve yardım ekiplerinin gelmesi, komşu komşunun külüne muhtaçtır sözünü hatırlatıyor ve dünyada henüz insanlık ölmemiş duygusunu yaşatıyor. Destek olan herkese şükranlarımızı sunuyoruz.
Daha önce ülkemizin yaşadığı acı günlerinde olduğu gibi bu günlerde de sayıları azda olsa sosyal medyada prova eden kişilerden, yıkılan işyerlerini talan eden fırsatçılardan nefret ediyorum. Hem bu ülkenin ekmeğini yiyeceksin hem de yangına körükle gideceksin olmaz kardeşim olmaz. Defolun gidin ülkemizden!..
On ili vuran depremlerin etkisi tabii ki çok büyük olacaktır. İlk başta tabii ki yardımlarda aksamalar olacaktır. Ama eminim ki devletimizin imkânları ve vatandaşımızın desteği ile yaralar hızla sarılacaktır. Unutmamak gerekir ki bu millet yüz yıl önce küllerinden doğmuş ve dünyada söz sahibi olan ülkeler arasına katılmıştır. Şimdi de bunu başaracak, yaraları saracak gücü elhamdülillah vardır. Topyekûn seferberlik halinde bu işinde üstesinden gelinecektir. Yeter ki doğru yönetilsin, yeter ki hedefe odaklanılsın.
Harçlıklarını biriktirdiği kumbarasındaki parayı veren küçük çocuklarımız, yardım toplama kampanyaları başlatan öğrencilerimiz, sivil toplum örgütleri, spor kulüpleri, iş adamları, şirketler, memurundan işçisine tüm çalışanların canla başla gayreti ile 85 milyon Türk insanı maddi ve manevi imkânlarıyla devletinin yanındadır. Yönetenlerin bahane bulmadan- önceki deprem hadiselerinde yapılan hatalardan ders alarak- süreci doğru yönetmesi, hiçbir siyasi ayrım yapmadan yerel yönetimlerle, sivil toplum örgütleriyle işbirliği içinde yaraları sarmaya devam etmesi en büyük dileğimiz.
Bugünlerde ülkemin içinde bulunduğu ahval ve şerait bu. Ve ben de Türkiye Gibiyim. Tıpkı sizin gibi bir yanım acı ve gözyaşı bir yanım gurur ve umut dolu. Allah yar ve yardımcımız olsun diye dua ediyorum.
Bu vesile ile yaşanan deprem felaketinde hayatını kaybedenlere Allahtan rahmet yaralılara acil şifalar diliyorum. Allah başka acılar yaşatmasın inşallah. Kalın sağlıcakla.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.