UĞUR BAŞKAN BUNU DİKKATE ALIR İNŞALLAH VE İÇME SULARIMIZ KARIŞTI MI?

Bugün iki ayrı konuya değinmeye çalışacağız.

Önce şu, su meselesinden başlayalım.

Sille bölgesinde yaşayan bölge sakilerinin cep telefonlarına önce şöyle bir mesaj geldi;

“Sayın abonemiz,

Bazı abonelerimizin hatalı kullanımlarından dolayı baraj suyumuzun KOSKİ suyuna karıştığı tespit edilmiş olup, KOSKİ tarafından hatalı kullanımlardan dolayı yasal işlem başlatılacağı tarafımıza bildirilmiştir.

Yarın sabaha kadar tüm abonelerimizin tesisatlarını kontrol ederek (KOSKİ ve baraj vanaların kontrolü ve aynı zamanda her iki hattın birbirinden ayrılması) bu büyük hatanın giderilmesini rica ederiz.

Aksi takdirde yarın öğleden sonra baraj suyu komple kapatılacaktır.”

………….

Aha da ne oldu?

Bu neyin nesi?

Bizimkiler zaten ayrıydı demeye kalmadı, 24 saat geçmeden ikinci mesaj geldi;

“Sayın abonemiz,

Göndermiş olduğumuz mesaj da KOSKİ suyuna bireysel abonelerimizin hatalı tesisat kullanımından dolayı baraj suyunun içme suyuna karıştığını belirtmiş olup, insan sağlığı ile ilgili durumun çok ciddi olması nedeniyle belli süre içme suyunun kullanılmaması, acilen de tesisatların yapılması konusunda hassasiyet gösterilmesi, aksi taktirde belirttiğimiz sürede su kesilip, abonelik iptal edilecektir.

Bilgilerinize sunarız”

………………

Eeeee ne oldu şu ana kadar biz içme suyunda baraj suyu mu içtik yani?

Son durum nedir?

Bu iş ne zaman nasıl düzelecek?

…………..

Vallahi ortada kaldık.

Elimizi yüzümüzü yıkayamaz olduk.

Bize bir çare!

……………..

Mesele su olunca sağlık olunca kaç yüz hane ya da kaç bin insanı ilgilendirdiğini bilemediğimiz için bu büyük tehlikeye dikkat çekerek yazımıza başladık.

Hadi şimdi gelelim esas ana gündem yazımıza.

…………………..

KONYA İÇİN SAYIN

KABAKÇI’NIN RÜYA

GİBİ HAYALLERİ(!)

Sayın Mustafa Kabakçı benim için çok ama çok önemlidir.

Aman ha şunu şöyle yorumlamayın.

AK Parti’den iki dönem vekillik yapmıştır.

İş dünyasında başarılı çalışmalar yapmıştır.

Konya Ticaret Odası Meclis Başkanlığı yapmıştır.

İstanbul Dünya Ticaret Merkezi Başkanvekilliği ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Sağlık Sektör Meclisi Başkanvekilliği görevlerinde bulunmuştur.

Türkiye Büyük Millet Meclisi İdare Amiri olmuştur.

Türkiye – Azerbaycan Parlamentolar arası Dostluk Grubu Başkanı olarak görevler üstlenmiştir.

Halen Kazakistan Fahri konsolosudur.

…………………….

Mustafa abim için böyle alt alta çok şey yazabiliriz.

Ama benim Sayın Kabakçı’yı sevmem ve saygımın bunlarla hiçbir alakası yoktur.

Benim için Almanya’da altı yıl boyunca öğretmenlik yaparken ki çalışmaları, faaliyetleri o günden bugüne siyasi kimliğinden çok gerçek, dürüst ve samimi bir eğitim ve kültür adamı olmasıdır.

Konumu ne olursa olsun gerçeği ve doğruyu bire bir söylemesi gereken insanlara söyleyen nadir bir isimdir.

Konya’yı ve Türkiye’yi severken birileri gibi çok güzel laflarla süslü cümleler ile değil icraatları ile söylediklerini yapmasıdır.

Bu arada bir fotoğraf sanatçısıdır.

Biri fotoğraf albümü olmak üzere 2 eseri yayınlanmıştır.

………………

Dediğim gibi Mustafa abime saygım ve sevgim çok büyüktür.

Ve biliyordum ki az bir şey de olsa Mustafa abim de beni sever.

Yerel gazeteci olarak biraz da güvenir.

Pazar günü Mustafa abim ile telefonda görüştük.

Dünde bizzat görüştük ve samimi olarak sohbet ettik.

Bu sohbete Ali Rıza Kapçı abim de tanıklık etti.

……………….

Sayın Kabakçı bir acı gerçeğe dikkat çekmek istiyordu.

Zaten bu durumu da, rahatsızlığını da, Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Uğur İbrahim Altay’a bizzat iletmişti.

Şimdi bu durumu bize de izah ederek bu hataya tanıklık etmemişti; tarihe not düşmemizi istiyordu.

Hepimiz biliyoruz ki Uğur Başkan Konya ve Selçuklu İmparatorluğu adına tarihi bir projeyi hayata geçiriyor.

Kılıçarslan Meydanı’ndaki Darü'l-Mülk Sergi Alanında Payitaht Müzesi olarak yapılan ancak sonra isim ve proje değişikliğinin yapıldığı yaklaşık 5000 metre karelik alana sahip Darü'l-Mülk Sergi Alanı, artık Konya’nın yeni tanıtım yüzü olacak.

Bu arada Selçuklu Sultanlarının DNA analizine gönderilen kemiklerinden sultanların maskları yapılmıştı.

…………..

İşte Sayın Kabakçı burada vitesten atıyordu.

Bu durumu Uğur başkana bire bir söylediği için şimdi bizde bunları daha net ve açık yazıyoruz.

Sultanların masklarının son hallerinin DNA testi ile yapılmasından dolayı nesillerin Sultanları çok yanlış tanıma dahası, bilinçaltı bu şekilde beyinlerine, yüreklerine yerleştirmelerinin son derece yanlış ve hatalı olduğunu söyleyen Sayın Vekil, “Bu padişahların sultanların son hallerinden değil koltuğa oturdukları zamanki genç ve güçlü hallerinden masklar yapılmalıdır.

Bu halleri ile sakın ola Külliyede bir tanıtım sergisi olarak açılmamalıdır. Bu şekilleri ile asla Külliyeye götürülmemelidir

Duvarlara taş tuğla bulamamışlar, duvar kağıdı yapmışlar.

Bu olacak iş mi Allah aşkına? ” diye feryat ediyordu.

Sayın Kabakçı bu alanı yani, Kılıçarslan Meydanını bu şehre kazandıran Tahir Akyürek ve Uğur İbrahim Altay’a teşekkür ettikten sonra Konya adına hayallerini, dahası bu mevcut siyasi güç ile Konya’nın gelmesi gereken noktayı, hedeflerini, hayallerini bizimle paylaşmaya devam ediyordu.

“Konya bir başkent, kültür, siyaset şehri olarak tarihinin en güçlü dönemini yaşıyor.

İl Başkanı Sayın Hasan Angı, milletvekilliği yapmış vekillikten önce MÜSİAD Başkanlığından Sanayi Odası Başkanlığına kadar pek çok alanda kendisini ispatlamış aynı zamanda güçlü bir iş adamı.

Milletvekili olan Sayın Tahir Akyürek, hem geçmişteki konumları, hem de Belediye Başkanlığı dönemleri, daha sonra vekilliği ile en tecrübeli siyasilerin başında geliyor.

Sayın Murat Kurum şehrin son dönemlerdeki en güçlü isimlerinden birisi.

Sağlık Bakanımız Sayın Fahrettin Koca, güler yüzü ile sektördeki gücü ile ayrı bir güç.

Ömer Bolat Bey MÜSİAD’tan potansiyeli ile Konya’nın farklı bir gücü.

Ali Yerlikaya Bey devletin her kademesinde en üst düzeyde görevlerde bulunan Bakanımız.

Mahinur Hanım yurt dışı ve yurt içi tecrübesi ile kendisini ispatlamış bir isim.

Son olarak Hatay’daki unutulmaz çalışmaları ile bölgeye önder isim olmuş Uğur İbrahim Altay çok daha farklı bir zenginliğimiz.        

İşte tam da bu noktada yeni bir dönem için Konya yeni bir kadro kurmalı.

Bu kadro yaş itibari ile en büyükten başlayarak organize edilmeli.

Bu kişi buranın patronu olmalı ve kadro uyum içerisinde çalışmalı.

Mesela Mevlana Törenlerine Kültür Bakanlığı müdahale ediyor. Bakanlık buna müdahale etmemeli. Bunu Konya yapmalı. 

Bu dönem Konya için tarihi bir dönem.

Bakın artık İstanbul bir finans şehri oldu.

İstanbul ve çevresi mevcut yapılanması ile artık sanayi şehri, sanayi bölgesi olamaz.

Konya bunun alt yapısını bu dönemde hazırlamalı.

Bir başkenti, çevresi savunma sanayi ile korumalı, kollamalı.

Yani burada Konya merkez olmak üzere Kayseri, Kırşehir, Yozgat, Eskişehir, başkenti güçlü alt yapısı ile çevrelemeli.

Konya olarak turizm hedefimiz uzun vadeli belirlenmeli.

Mesela Büyükşehir’in kafeleri turizm alt yapısı için şehrin bu sektörde hem eğitiminde hem de fiyat kontrolünde merkez olmalı.

Konya’nın hızlı tren bağlantıları süratle geliştirilmeli.

Ve bu süratle yapılmalı.

Antalya’ya 19 milyon turist geliyor.

Bunun 1.9’unu Konya’ya çekmeliyiz.

Takkeli Dağ-Ak Manastır-Sille hattı oluşturulmalı.

Karahüyük gündeme oturtulmalı.

TARIM İSE ÇOK DAHA FARKLI.

Mevcut imkânlarla artık bölgeye havzalardan su getirme işi şu an için imkânsız.

Sularımızın Manavgat çayına dökülmesini süratle önlemeliyiz.

Konya için en önemli şey ÖZEL ÜRÜN HAVZASI oluşturulmalı.

Eğer buğday ekilecekse Konya çiftçisine Adana çiftçisinin 3 katı ödeme yapılmalı.

Su tüketimi kesinlikle göz ardı edilmeden TOHUM ÜRETME MERKEZLERİ oluşturulmalı.

Konya Türkiye’nin bu konuda merkezi olmalı.

ÜNİVERSİTELER BİRBİRLERİ İLE YARIŞMAMALI

Üniversitelerimiz artık kendi aralarında aynı fakülteleri açarak birbirleri ile yarışmaktan vazgeçmeliler.

Şehir üniversitelerinin bir üst kurulu olmalı.

Aynı branşlar ile birbirleri ile yarışacaklarına, mesela tıp alanında bir üniversitemiz, beşeri ilimlerde bir üniversitemiz Türkiye’nin merkezi olmalıdır.

Ama bunun için bir üst koordinasyon şart.

Çevre yoğunluğuna yoğunlaşmalıyız.

METRO KONYA’YA LÜKS DEĞİL

Konya’ya METRO kesinlikle bir lüks gibi görülmemelidir.

İstanbul finans şehri oldu.

Konya’nın da sanayi, tarım ve üniversite şehri olmasını istiyorsak METRO şehre gelecek göç ile asla ama asla bir lüks değildir.

Konya sanayisi limanlara süratle inmelidir.

Mersin limanı doldu.

Artık kaldırmıyor.

Konya sanayisi hızla Taşucu derin limanı oluşturmalıdır.”

…………..

Mustafa abi konuştukça ağzından bal akıyordu.

Ali Rıza abi Mustafa abiyi benim gibi keyifle dinliyor dua ediyordu.

Ama ben her iki büyüğüme de bu işin bir hayal ürünü olduğunu söyleyerek adeta morallerini bozuyordum. 

Cumhurbaşkanının her türlü paradan desteğe, her şeyi verdiği halde bir Hadimi Tüneli’nin 20 yılda niye yapılamadığını, su diye yanıp kavrulan obrukların oluştuğu ovanın sularının Göksu’ya Akdeniz’e hala şarıl şarıl, gürül gürül aktığını biz Konyalıların da hâla baktığının örneğini veriyordum.

Mustafa abim keyifle hayallerini ve gerçekten de yapıldığı zaman önce Konya’nın sonra bölgenin, dolayısıyla da Türkiye’nin nasıl zıplayacağını anlatırken şunun da sık sık altını çiziyordu;

“Bunları böyle konuşuyorsam sakın ola benim kendi adıma hiçbir beklentim ve isteğim yok.

Biz vakti zamanında yapılması gerekenleri yaptık ve yeni yolumuzu çizdik.

Ama ilk başta belirttiğim Konya’nın bugünkü siyasi kadrosu tarihinin en güçlü kadrosu.

Bu fırsat kaçırılmamalı.

Bu kadronun başı da sıralaması da yaş sınırına göre belirlenmeli” diyordu.

………….

Bu sohbetten sonra üçümüzün de ayrı ayrı ruh halimizi gözünüzün önünde canlandırabiliyor musunuz?

Olur olması boş verin.

Hayallerimiz ve birlikteliğimiz bize yeter de artar bile.

Öyle değil mi ama?

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Uzak ve imkânsız gözüken bir şey bir anda yakın ve mümkün olabilir. Nasip çok güzel bir ihtimaldir.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Üzerlerinde falanca ecza deposunun Acil İlaç yazılı arabalarının bazı sürücülere magandalık yapmadıkları zaman daha iyi ADAM oluruz.