VE ÜNAL KARAMAN KONUŞTU…

Anam babam öz be öz Konyalı, Konya’da futbola başlayıp kendisini gösteren, futbolunun zirvesinde Trabzonspor forması giyerek efsane olan daha sonra Milli takımlarda teknik direktörlük yapan Ünal Karaman’ın İYİ Parti’ye geçmesi ile Konyaspor camiasında sadece belli sosyal medya hesaplarından duymadığım bir iddia ortaya atılmıştı.

Neydi bu iddia;

“BENİM KONYA’YA İHTİYACIM YOK. KONYA’NIN BANA İHTİYACI VAR”

……………….

Ünal Karaman İYİ Parti’ye geçmesinin ardından ismi üzerine şu ana kadar Türkiye genelinde ortaya atılmış yamanmaya çalışılmış başka bir iddia yoktu. Olmamıştı. Olmuyordu.

…………….

Bu mübarek günlerde ilk kez iftarı evin dışında açtım.

Önce Sayın Kadir Ulusoy atılan mesajın gönderilen mailin dışında bizzat aradı ve bizi Ünal Karaman’ın iftar programına davet etti.

Ardından Ankara Genel Merkez’den Konyalı bir dost arayarak ısrarla bu programa çağırdı.

Daha sonra da Ünal Hoca’nın yanından bir kardeşim bizi iftar programında görmek istediğini söyleyerek ricacı oldu.

Davete icabet etmeye inandığım için ve bugüne kadar da hep böyle yaptığım için ilk kez iftarımı evin dışında Ünal Hoca ve ekibi ile açıyordum.

………………

Şimdi biraz geriye gidelim.

40 küsur yıldır yapmaya çalıştığım gazeteciliğe 70’li yılların sonunda, spora rahmetli Galip Yenikaynak abi ile rahmetli İbrahim Sur abinin yanında da adliye-polis muhabiri olarak başlamıştım.

Hayatımın ilk yıllarından bu yana da bir fiil lisanslı sporcu olmaya çalıştım.

Tekvando yaptım bir gün kuşak imtihanında bir dayak yedim bir dayak yedim.

Sabaha kadar ateşler içinde yatınca bir daha salona gitmedim.

Orta birinci sınıfta iken kulakları çınlasın Necati Yeğenoğlu hocamın, müdürümün antrenörlüğünde masa tenisi oynadım.

Ben Türkiye üçüncüsü oldum. Takım arkadaşım Selda Doğan Türkiye şampiyonu olarak milli takımlara gitti.

Futbol oynadım sağ ayak bileğim 7 defa çıkınca futbolu da bıraktım.

Şunu demek istiyorum.

Spor hala benim için yaşam biçimidir.

Çünkü spor yapmaya çalıştığım için sporcu olmaya çalıştığım için hala sigara içmiyorum. İçemiyorum.

Benim spor anlayışımda spor yapan genç, insan, kadın-erkek kim olursa olsun ahlaklı olur, dürüst olur onda insana vatana, bayrağa, ezana saygı ve sevgi vardır.

…………….

Ünal Karaman’ı da kulakları çınlasın Niyazi hocanın oyuncusu olarak Etbalıkspor’dan tanırım.

Daha sonra hep uzaktan takip ettim.

Ünal Karaman Trabzon’da iken de o dönemde İHLAS çatısı altında birlikte çalıştığım Tahir Kum’dan kulis bilgilerini dinlerdim.

………………

O günden bugüne.

Ünal Hoca spor yaşamını noktalayarak siyasete merhaba diyordu.

Ünal Karaman’ın basın toplantısında dinlerken 40 küsur gazeteci arkadaşımla birlikte hem eskileri hem de bu anı yaşıyordum.

Ünal Hoca basın toplantısında açıkladı.

Sayın Cumhurbaşkanımız iki kez bir eski bakan aracılığı ile kendisini AK Parti’ye davet etmiş.

MHP defalarca kendisini davet etmiş.

Ama nasip bugüne imiş ve faal spor yaşamını sonlandırma kararı alarak siyaset için “hayırlısı ne ise o olsun” demiş.

…………

Konuşurken hep şunun altını çiziyordu “Şu anda Konyalı Ünal ve İyi Parti’nin bir mensubu olarak konuşuyorum.”

………………

Dün ziyaretimize gelen milletvekili aday adayı Sırrı Demirel abimizde Meral Hanım’ın Ünal Karaman’ın ikna konusundaki kilidini kulağımıza fısıldıyordu.

Bizde bu sürecin 6 ay öncesine şahidiz.

…………..

Dün Sırrı abi bir şeyi daha ifade etti.

Trabzon’da şu anda boy boy Ünal Karaman’ın bayrakları, fotoğrafları asılı imiş.

Evet Ünal futbolda ve teknik direktörlükte zirveyi Trabzon gibi futbolda, Türkiye’nin en zor şehrinde başarmış ve kendisini altın harflerle yazdırmıştı.

……………….

Neyse Ünal Hoca kısa bir konuşmanın ardından sözü gazeteci arkadaşlarımıza verdi.

Meslektaşlarımızda akıllarına gelen tüm kafa karıştırıcı muhalif soruları kendisine yönelttiler.

Ve vallahi Ünal Hoca kendisinden beklemediğim bir performansla ovadan, tarımdan, yoldan, marketteki domates fiyatlarından örnekler verdi.

Basın toplantısının kilit sorusu ise Ünal Karaman vakti zamanında;

“Benim Konya’ya ihtiyacım yok. Konya’nın bana ihtiyacı var” demiş miydi?

…………..

İşte Ünal Hoca Allah’ı ve Ömer Atiker ile Ekrem Çoşkun şahit göstererek üstüne basa basa üç dört kez şu cümleleri söylüyordu;

“Ömer Atiker aradı. Takım sahaya çıkamıyor. Takımın başına gel takımı toparla” dedi.

Ömer Atiker uçak biletimi gönderdi ve İstanbul’dan bindim uçağa Konya’ya geldim.

Takımı toparladık maça çıktık ama başarılı olamadık.

9 gün sonra lig bitti.

Bu kez uçak biletimi kendim aldım ve tekrar İstanbul’a döndüm.

Bunun dışında bir tek Allah’ın kulu çıkıp yüzüme tek kelime edemez. Söyleyemez.

Ediyorsa hodri meydan hepinizin huzurunda buraya davet ediyorum” dedi.

……………

Sayın Ömer Atiker işi ile gücü ile ortaya koyduğu çalışmaları ile bugün Konya’nın değil Türkiye’nin hatta Türkiye dışındaki bu şehrin markasıdır.

Yanılmıyorsam bugün bin 500’e yakın çalışanı var.

Eğer Sayın Atiker’in ofisi İstanbul’da olsa hiçbirimiz kapısından içeriye giremeyiz.

Ancak Sayın Atiker bu gücüne rağmen inanılmaz bir şekilde de mütevazidir, saygılıdır, sevecendir

Şehir ve ülke için son olarak da deprem bölgesinde Uğur İbrahim Altay’ın en büyük destekçisi idi

O acılı yaslı günlerde hayırsever iş adamları ile 20 saat mesai veriyordu.

…………

Sayın Atiker’in geçmiş dönemlerde olduğu gibi içinde yüreğinde karşılıksız bir Konyaspor ayrıca spor aşkı vardır.

Gözlerimle kulaklarımla şahitlik ederim ki hayır hasenat işleri dışında spora yardım için kapısını kim çaldı ise hangi yönetim selam verdi ise biri ikiletmemiş boş çevirmemiştir.  

Ve dün sabah bu konuyu Ömer abiye sordum.

Ömer abi de “Bizimle ilgili dedikleri doğru” diyordu.

………………

Konya’da ya da dünyanın hiçbir yerinde KONYASPOR ve yeşil-beyaz aşkına eşi benzeri rastlanmayacak kadar fanatik olan günümüzün örnek iş adamı Ekrem Coşkun abimi de aradım yazdım.

Ama mübarek gün herhalde yatıyordu ki dönüş yapamadı.

Bende bu satırları yazmış oldum.

………………..  

Sonuç partimiz, takımımız, cemaatimiz ne olursa olsun KONYA olarak kendi insanımıza bırakın sahip çıkmayı onu tuuu kaka yaparak bir yere varamayacağımızı hala anlamış değiliz.

Haaa birilerinin bundan sonra da anlayacaklarını sanmıyorum.

Ondan sonra da tekrar söylüyorum kim iktidar olursa olsun güç kimde olursa olsun hepimiz ortak sesle ağlaşırız değil mi;

“Bu Karadeniz lobisi ne?         

Bu Trabzon gücünü nereden alıyor?”

…………….

Yaaa bakın dün Trabzon, Trabzonspor forması ile başarılı oldu diye Ünal Karaman’ın fotoğraflarını bayrak yapıp caddelere sokaklara asıyor, bizde Konya olarak “benim partimden değil”, “Bizim cemaatten değil” diye çamur iftara atacağız diye birbirimizi yeriz değil mi?

……………

(Dün Trabzon basınında bu basın toplantısı ile ilgili tüm linklerde şu anda mevcut)

Ortak paydamız KONYA ise bizim daha çok fırın ekmek yememiz lazım diye düşünüyorum.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Kibir bele bağlanan taş gibidir. Onunla ne yüzülür ne de uçulur.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?      

Teravih sonrası İstanbul yolunda magandalık yapacağız diye araçlardın önünde tehlikeli bir şekilde zikzaklar yapmadığımız zaman daha iyi ADAM oluruz.