Vites Yükselten Siyonistler, Trump 2.0 ve Kabinesi

19 Kasım 2024, Salı 00:09

A+
A-

ABD başkanlık seçimlerinde Demokrat Partinin adayı Kamala Harris ile yarışan ve 2020’deki ilk zaferinden daha iyi bir sonuçla seçimleri önde götüren Cumhuriyetçi aday Donald Trump zaferini ilan etti.

Amerikan haber ajansı AP’nin araştırmasına göre Harris seçmenlerini demokrasi, Trump destekçilerini ise enflasyon ve göçmenlik motive etti. Ülke çapında 115 binden fazla seçmenle yapılan kapsamlı ankete göre, Trump’ın destekçileri büyük ölçüde göç ve enflasyon konularına odaklandı. Trump gümrük vergilerinin fabrika işlerini geri getireceğini ve daha fazla yerli petrol üretiminin ekonomiye akacağını ve fiyatları düşüreceğini vadetmişti.

Ayrıca Rusya ile müzakereli bir çözüm yoluyla 24 saat içinde Ukrayna'daki savaşı sona erdireceğini söyledi.

Trump seçmenlerinin yaklaşık yarısı yüksek fiyatların seçim kararlarında etkili olan en büyük sorun olduğunu söyledi. Benzer bir oran ABD-Meksika sınırındaki durum için aynı şeyi belirtti. Trump’ın seçmenlerinin sadece üçte biri oy vermelerindeki en önemli etkenin “demokrasi” olduğunu söyledi.

AP araştırmasına göre Latin ve siyahların oylarında artışa rağmen her 10 Trump seçmeninden 8’inden fazlası “beyaz”dı.

2016-2020 yıllarındaki başkanlık döneminde özellikle ilk yıl çok fazla sayıda isimle çalışan ve kısa zamanda birçok ismi görevden alan Trump'ın yeni kabinesi yavaş yavaş şekillenmeye başlıyor.

ABD seçimlerinde Donald Trump'a oy veren Müslüman seçmenler, Trump'ın bakanlık pozisyonları için yaptığı seçimlerden büyük hayal kırıklığı duyuyor. Ülkenin yeni yönetimi yavaş yavaş şekillenirken, Trump'ın kabinesi için seçtiği İsrail yanlısı isimler dikkat çekti. Trump, son olarak İsrail'in sadık bir destekçisi olan Cumhuriyetçi senatör Marco Rubio'yu dışişleri bakanlığı için seçmişti.

Türkiye’nin Ekim 2019’da Barış Pınarı Operasyonu’nu başlatmasına tepki gösteren Türkiye karşıtı Rubio, bu yılın başlarında Gazze'de ateşkes çağrısı yapmayacağını ve İsrail'in Hamas'ın "her unsurunu" yok etmesi gerektiğine inandığını söyleyerek, "Bu insanlar vahşi hayvanlar," demişti.

Rubio, Suriye’nin kuzeyinde IŞİD ile mücadele eden Suriye Demokratik Güçleri’ne (SDG) karşı Türkiye’nin attığı adımları da sık sık eleştirdi.

Trump, Sağlık Bakanlığı için Robert önerdiği F. Kennedy, Covid salgını döneminde aşı karşıtı cephede yer alıyordu.

Adalet Bakanı pozisyonu için aday gösterilen Matt Gaetz hakkında seks amaçlı insan kaçakçılığı suçlaması yapılmış ve fakat suçlama iddianameye dönüşmemişti.

İklim krizine inanmayan ve fosil yakıt savunucusu Chris Wright'ı kabinesine Enerji Bakanı olarak seçti.

İsrail Büyükelçiliği görevine Mike Huckabee’yi atayacağı Mike Huckabee ise İsrail tezlerine verdiği güçlü destekle bilinen evanjelist bir siyasetçi.

Mike Huckabee, iki devletli çözüme karşı çıkan tarafta yer alıyor. İsrail’deki önde gelen aşırı sağcı siyasetçiler, Huckabee ismini sevinçle karşıladı.

Evanjelistler, ABD'de Hristiyan toplumun tutucu kanadı olarak görülüyor.

Yahudilerin "Tanrı'nın Seçilmiş Halkı", Kutsal Topraklar'ın da "Yahudilerin malı" olduğuna inanıyorlar. Bazı çevreler, evanjelistleri "Siyonist Hristiyanlar" olarak da nitelendiriyor.

Amerikan Müslüman Katılım ve Güçlendirme Ağı (American Muslim Engagement and Empowerment Network / AMEEN) yöneticisi Rexhinaldo Nazarko, Müslüman seçmenlerin Trump'ın barış için çalışan kabine yetkililerini seçmesini umduğunu ancak buna dair hiçbir işaret olmadığını söyledi.

"Çok hayal kırıklığına uğradık," diyen Nazarko, "Bu yönetimin tamamen neoconlar ve aşırı İsrail yanlısı, savaş yanlısı insanlarla dolu olduğu anlaşılıyor, bu da Başkan Trump'ın yanında, barış yanlısı ve savaş karşıtı hareketin başarısızlığıdır," ifadelerini kullandı.

Siyasi analistler, Müslümanların Trump'a verdiği desteğin Michigan'ı kazanmasında etkili olduğunu ve diğer kritik eyaletlerdeki zaferlerde de etkili olmuş olabileceğini düşünüyor.

İsrail'deki aşırı sağ siyasetçiler ise, Trump'ın başkanlığının Batı Şeria'nın bazı bölümlerinin ilhakının önünü açmasını umuyor.

Gazze'de bir yıldır sürdürdüğü aralıksız saldırılarını Lübnan'a ve bölgeye yayan İsrail'in iktidardaki sağcı koalisyonu, Donald Trump'ı ise fırsat olarak görüyor.

Trump'ın 2016-2020 başkanlık döneminde ABD'nin iki devletli çözüm esasına ve uluslararası hukuka aykırı tek taraflı İsrail lehine aldığı kararlar aşırı sağda beğeni topluyor.

Bu dönemde, işgal altındaki Doğu Kudüs'ü de katarak, ABD'nin Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak 2017'de tanıması, Trump'ın Yahudi damadı ve dönemin Orta Doğu Danışmanı Jared Kushner'ın hazırladığı İsrail'in işgal altındaki Batı Şeria'nın büyük bir bölümünü İsrail'in ilhak ettiği sözde barış planı, Tel Aviv'in bölgede Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn, Fas, Sudan gibi Arap ülkeleriyle barış anlaşmalarını 2020'de imzalamaları gibi, dönemin ABD Başkanı'nın İsrail yanlısı politikaları Tel Aviv'de sağa cazip geliyor.

Savaşları bitireceğini söyleyen Trump, yeni savaşları mı başlatacak?

Zaman içinde göreceğiz…