YARINA KALAN, SENDEN GİDECEK
27 Eylül 2023, Çarşamba 00:44Kâinatın varoluşundan bu yana insanlar hep bir şeylere sahip olmak için mutluluklarını kaybetme pahasına bir çalışma, bir yarış halinde son nefeslerine kadar didinip durmuşlar. Belki hayal ettiklerine sahip olmuşlar ama bu seferde bunu kaybetmemek için koruma içgüdüsüyle hareket etmişler. Aslında kimse farkında değil. Kim neye sahip ki kaybetmiş olsun? Bugün senin olan yarın bir başkasının olacak. Bu hep böyle olagelmiştir. Hep geleceğin kölesi olmuşuzdur.
Sahip olduğumuz tek şey yaşadığımız şu andır. Ana sahip olduğumuzu zannediyoruz ama o da elimizden sabunun kaydığı gibi kayıp gidiyor. Eğer an’ı değerlendirir, sahip olmanın ve korumanın korkusu olmadan yaşar ve zevk alırsak elimizde kalan mutluluk olacak. Sen de şu an da varsın ve an’ı yaşamakla mükellefsin ve inanç ve ahlaki ölçüler dâhilinde hayatın keyfini çıkarmaya bak.
Kendini düşün, ne geleceği ne geçmişi, ne de sahip olma duygusundaki malı. Mal da baki değil, sen de. O halde kendini yarınlara mahkûm etmenin ne anlamı var? Götüremeyeceğin şeylerin peşinde bu denli yorulmanın ne anlamı var? Ve unutma; bu sonlu olan, hiçbir anına hükmedemeyeceğin hayatın tekrarı olmadığı gibi senden de bir başka sen yok.
Hayatın bir an sonrası meçhul, ne sen bilebilirsin, ne ben, ne de bir başkası ama ne gariptir ki, bunu bildiğimiz halde her şeyi, bizi mutlu edecek ne varsa hepsini erteliyor, mutsuzluk biriktiriyoruz.
Her şeyi sonraya bırakıyoruz, çünkü zamanı sevmiyoruz, hepimiz geleceğe takılıyız. “Şu olursa o zaman rahatlarım, daha zamanı değil, belki ileride” deriz. Zihnimizi hep ileriye odaklarız ama yarın diyenlerin yarını görmediği bir düzen var. Uyaran olursa da “sana ne, herkesin yolu da hayatı da kendine” der, umursamaz, zihnimizde kurguladığımız geleceğe dair planlar içerisinde yaşarız.
Sahi, hiç düşündünüz mü? Geleceği düşünürken ne kadar mutlusunuz, hayal âleminde. Ayaklarınız ne zaman yere basacak? Ne zaman, mala mülke sahip olma duygusuna ve sahip olduklarınıza karşı koruma içgüdüsünün oluşturduğu korkuyla yaşamaya son verecek, mutlu olmayı başaracaksınız?
Size kalmayacak şeylerin yükünü atın sırtınızdan ve sürekli sizi meşgul eden zihninizden silin. Eğer bir anlayabilseniz, keşkelere sığınacak “keşke daha önce bu sahip olma ve koruma içgüdüsünden vazgeçseydim, yapmam gerekenleri zamanında yapsaydım” diyeceksiniz. Ama zaman geçmiş olacak. Ya hastalanacak, ya da yaşlanıp “zamanla yaparım” dediklerinizi yapamaz hale geleceksiniz ama son pişmanlık fayda etmeyecek.
Zamanı ertelemeyin, gidilecek yer varsa gidin, yapılacak aktivite varsa yapın, sahip olma duygusunu bırakın gitsin. Her şeyi yapmak zorunda değilsiniz, yapabildiğiniz kadarını yapın. En azından “yaptım, denedim” dersiniz. Unutmayın, “yarına kalan, senden gidecek” zaten. Sadece yarına kalan mı gidecek, belki de sen bile yarına kalmayacaksın.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.