ZEHİR SOLUYORUUUZ

Evet zehir soluyoruz. Konya’da hava kirliliği hat safhada.

Nalçacıda yeniden yapılan Numune Hastanesinin karşısında oturuyorum.

Camı açtığım zaman burnuma kesif bir is kokusu geliyor.

Bu yazıyı yazdığım an 9 Aralık 2017 Cumartesi, Geçtiğimiz haftada yoğun bir hava kirliliği vardı.

Acaba yetkililer iyi bir şey yaptıklarında TV kanallarında çıkıp reklamlarını yapıyorlar da kava kirliliği konusunda neden TV’ye çıkıp iki kelam etmezler.

Beyler! Bahsettiğim konu sıradan bir konu değil. Kirli hava ömrü kısaltıyor. Kalp krizini tetikliyor. Akciğer hastalıklarının birinci sebebi… Yani insan sağlığı ile ilgili. Bu kadar duyarsızlık niye?

Peki Konya’nın bu kirli havasının sorumlusu kim?

Doğalgazın bulunduğu Konya’mızda zehir soluyacağız. Ama yetkililer görevlerini iyi yaptıklarını söyleyecekler. Haydi oradan bee…

Şöyle yaklaşık on-ok iki yıl geriye gidelim.

Konya’ya doğalgaz gelmiş. Sorumluluk Büyükşehir Belediyesinde. Her yer kazılıyor. Özellikle nüfusun yoğun olduğu Nalçacı gibi yerlere doğalgaz geliyor.

Doğalgaz Rabbimin kullarına bir lütfu… Tabi bu nimetten herkes istifade etmeye çalışıyor.

Bakıyoruz doğalgaz hattı alakasız yerlerden de geçiyor. Bir milletvekilimizin müstakil evi için doğalgaz uzun bir yol kat ediyor.

Yine bir vekilimizin, akrabası için doğalgaz hattı garip yollar kat ediyor. Yani biz TORPİL yapıldığını hiç anlamıyoruz. Bu örnekleri çoğaltabiliriz.

Sonra iş ranta döndü. Doğalgaz nimetinden, Sedirlerli Fatma teyze, Araplarlı Hatçe teyze, Harmancıklı Ayşe teyze de istifade etmeliyi diye yazdığımı hatırlıyorum o yıllarda. Zavallı eli öpülesi ninelerimiz annelerimizin çoğu doğalgaz nimetini görmeden bu dünyadan ayrıldılar. Bu işlerin hiç vebali yok değil mi? Sonra Büyükşehir Belediyemiz bu işten biran önce kurtulmak istedi.

Ben şöyle düşünürüm. Belediyelerimizde öncelik HİZMETTİR… Kesinlikle KARLILIK değildir. Nerde…

Sonra Belediyemiz sorumluluktan kurtulup doğalgaz işini bir firmaya SATTI…

Tabiiki şirketler karlılığı ön planda tuttukları için hizmet aşkı kayboldu gitti.

Doğalgaz bekleyen, herkesin hevesi kursağında kaldı… Geçen sürede doğalgaz işi kaplumbağa hıyla ilerledi…

Yoğun apartman ve site yapılan yerlere doğalgaz hemen gitti…. Müstakil evlere ulaşması o kadar yavaş oldu ki…

Bakın bu yıl Meram Harmancık bölgesinde yeni yapılan bir müstakil eve ki doğalgaz hattına 5-10 metre mesafededir, doğalgaz BİMER’e müracaat edilerek, ancak alınabilmiş o da aylar sürmüştür…

İşte hava kirliliğinin birinci sebebi Doğalgazın her yere ulaşmamasıdır. Düşük kalorili kömür kullanılması, sanayilerin şehir içinde kalması yoğun ve akmayan TRAFİKTEKİ egzoz salınımları…

Vallahi zehir soluyoruz…

Belediyelerin en önemli görevlerinden biri TRAFİK diğeri HAVA KİRLİLİĞİDİR.

Bir belediye düşünün yıllarca bu iki konuyu halledememiş. Ama ödül üstüne ödül almış…

Yapmayın yahu… Belediyeler üzerlerine vazife olmayan, reklam kokan kolay işlere özellikle de tabela işlerine dönmüşler…

Örnekleyeyim. Tarihi eserler ki onarımı Vakıflar Genel Müdürlüğüne ait belediyelerimiz restore işine soyunmuş.

Övünerek bina üstüne bina yapmışlar. Küçümsemiyorum onların yaptığı binaları bir mühendis ve kalıpçı Mehmet ağa, demirci Ahmet ağa yapar.

Konya’ya bir bakın, Aleaddin’den tutun da, şehrin çeşitli yerlerinde belediyelerimiz restore çalışması yapıyorlar. Koca koca reklam panoları…

Kadınlar lokalleri, kongre merkezleri, emekli konakları vb.

Peki bu hava kirliliğini kim önleyecek. Trafiği kim düzenleyecek. Onu da vakıflar mı yapacak?

Yazık oluyor şu büyük şehre… Eskiden Konyalılara en ucuz suyu vermekle en ucuz ulaşımı sağlamakla gurur duyan ve onları yürekten destekleyen Konya halkı vardı.

Metro nerede? Gelecek acelesi yok..

Teleferik nerede? Gelecek acelesi yok.

Yeni yollarda açılıp istimlâklar yapılacak mı? yapılacak acelesi yok…

Ey yetkililer Ömür bitiyor…

Kirli hava ömrü kısaltıyor dedik. Trafik hele çarşının trafiği ruhi dengemizi bozup asabi bir yapıya büründürüyor bizleri…

Sarraflar caddesinin İstanbul caddesinin kapatılması acaba neler götürdü bizden…

Aleaddin-Adliye hattına yapılan tramvay acaba ne kadar rantabıldı… Bu hatta tramvayda hayatta ayakta gitmezsiniz.

Bedesten restorasyonuna bir şeyler diyeceğimiz yok….

Kuşlara hizmet için açtığınız etrafındaki yazıları bırakın kuşları insanların bile okuyamadığı Şerafettin meydanındaki eşi benzeri olmayan havuz.

Zafer meydanına yer altına yaptığınız kışın kayak merkezi olarak kullanılan saat.. Tabii ki bunlar güzel eser.

Allah rızası için şu trafiğe ve hava kirliliğine birileri el atsın.

Yada müftülüğe müracaat edip bir Cuma günü camilerimizde RÜZGAR duası yapalım.

Rüzgar sayesinde hava kirliliğinden kurtulacağımızı zannediyorum.

Bakmayın benim tiye alıp böyle yazdığıma. Hava kirliliği ve trafiğin çok vebalı olduğunu herkese hatırlatmak isterim…

Hepinize rüzgarlı bir gün dilerken, temiz hava ve akan bir trafik hepimizin hakkıdır diyorum.

NOT: Allah rızası için yetkililer her gün setlere göre hava kirlilik derecelerini açıklasınlar. Tabi kabul edilebilir değerleri de…

Kalın sağlıcakla…