ZORLU İLE DOBRA DOBRA KONUŞTUK

Necmettin Erbakan Üniversitesi’nin rektörlük makamı şehrin ilk plazasının 25. Katında.           

Yıllardır bu plazanın belli katlarında kiracı olarak oturuyorlar.

Geçmiş yönetim zamanında kiralandığında “Neye başka bir yer değil de, burası?” şeklinde sorular sorulmuş ve ekonomik sıkıntı çukuruna düşen mülk sahibi  holdinge “devlet sırtından kıyak” yapıldığı tartışmaları  gündeme gelmişti.             

“Bir kiradan ne olur?” falan demeyin. Sözünü ettiğimiz plazada 10 civarında katta Necmettin Erbakan Üniversitesi kiracı olarak oturuyor ve  yıllardır her ay, mülk sahibi  tarafa eski parayla yüzlerce milyar kira ödeniyor. Demem o ki rektörlük binası için daha başka bölgelerde daha mütevazı kiralarla daha mütevazı  binalar kiralanabilirdi.

Esas konumuza dönelim..

Önceki gün gazeteden  arkadaşlarımızla birlikte Necmettin Erbakan Üniversitesi’nin Rektörü Prof.Dr.Cem Zorlu’yu ziyaret ettik. 25.Kattaydık. Daha önce de göreve ilk geldiğinde kendisini  gazete olarak ziyaret etmiştik.        

Bu sefer ziyaretin  belli bir nedeni ve konusu olmadığı için rektör beye  “Sen bize gelmiyorsun, biz gelelim bir çayını içelim” dedik. Hoca güldü ve “inşaallah biz de geliriz” dedi.     Baktım rektör bey çok neşeli.

Hoca konuşmak istiyor biz zaten konuşmak için ordayız.            

‘Hocam bizim merak ettiğimiz muhtemelen sizin hakkınızda kamuoyunun da merak ettiği konular var.Bunları konuşalım mı?’ diye sordum..

Kendine has üslubuyla güldü ve “konuşalım” dedi.

Önemli  gördüğümüz soru ve cevaplara gelince..

SORU : Milletvekilliği yaptınız. Siyasetçi iken geldiniz Necmettin Erbakan Üniversitesi’ne rektör oldunuz? Bu nasıl oldu? Bir de  rektörlük yarışında  mesela Külliye’de daire başkanı olan Cumhurbaşkanı’nın çok güvendiği isimlerden  hemşehriniz Metin Kıratlı’nın sizin lehinize tavır koyduğu falan konuşuldu.

CEVAP : Reis  (Cumhurbaşkanı) beni tanır. Neticede milletvekilliği yaptım. Milli Görüş geleneğinden gelen bir insanım. Babam, kendi döneminde Ereğli’de ilçe başkanlığı yaptı. Metin bey benim yakın arkadaşım Ereğli’de İmam Hatip’te birlikte okuduk. Öyle rektörlükte  birisinin önüne falan geçmiş değilim. Söylediğiniz ismin de  rektörlük için adının geçtiğini bilmiyorum. Başka bir şey daha  söyleyim sana rektör olmayı her akademisyen ister. Rektör olmak  her akademisyenin idealidir. Dolayısıyla bizim de böyle bir idealimiz vardı. Kısmet oldu, rektör olarak atandık.

SORU : Rektörlük yaparken siyasi tercihleriniz söz konusu olacak mı? Yani partinin alacağınız kararlarda tesiri olacak mı? Mesela, dekanları, fakülte sekreterlerini telkinler doğrultusunda mı tercih edeceksiniz? Değiştireceğiniz isimler olacak mı?       

CEVAP : Aldığımız karar gereğince bugüne kadar 2 dekan değiştirdik. Fakülte sekreterlerini değiştirdik. Bize göre tebdil-i mekanda fayda var. Bir adam bir yer de fazla çalıştı mı, hususiyet  meydana geliyor. İşlerin yavaşlaması gibi durumlar söz konusu olabiliyor. Biz tercih ve değerlendirmelerimizde bu hususları dikkate alıyoruz..

SORU : Hastahane nasıl gidiyor? Geçmiş yönetim zamanında insanları memun etmeyen yeni bir hastane binası yapıldı. Fakat daha şimdiden ihtiyacı karşılayamıyor. Yol sorunu, park sorunu ve daha başka sorunlar da var. Bir de hastane galiba aldığımız bilgilere göre para kazanmaya  başladı.

CEVAP : Doğru! Yeni yapıldı ama hastane yetersiz kaldı. Biz ilave arsalar alarak hastaneyi genişletmek istiyoruz. Bu konuda  Büyükşehir Belediye Başkanımızla görüşüyoruz. Ayrıca hastanenin otopark ve yol sorunu da var. Bu konuda da Büyükşehir Belediyesi bize yardımcı olacak. Diğer taraftan dediğiniz gibi hastane para da kazanmaya başladı. Galiba geçen ay 30 milyon 500 bin lira gibi bir artıları var. Günde 5 bin kişiye  polikilinik hizmeti veriyoruz.

SORU : Tıp Fakültesi’nin dekanını değiştirmeyi  düşünüyor musunuz?

CEVAP : Galiba dekanın 2. Dönemi ve bir yılı kaldı. Başhekim değişti biliyorsunuz..

SORU : Hocam çok özel bir soru sormak  istiyorum. Bu soruyu sormazsam olmayacak. Zira, çok konuşulan ve tartışılan bir konu.. Akademisyenler konuşuyor, vatandaş konuşuyor ve hatta yöreden   şikayet eden köylüler bile var. Dolayısıyla sormam lazım.. Sizin Cem Zorlu olarak kendi üzerinizde ya da kardeşiniz falan olabilir.. Taş Ocağı, Hazır Beton tesisleri gibi işletmeleriniz var mı?Yani aynı zamanda Taş Ocağı İşmetmeciliği falan da  mı yapıyorsunuz?

CEVAP : Madem sordun  söyleyim.. 2011 yılından beri bu konu  konuşulur.Sözünü ettiğin işletmeler benim amcamın oğlunun. Kendisinin Halkapınar’da, Karapınar’da, Ereğli ve Karaman’da bu gibi işletmeleri var. Benim boynumu  bükecek ve hesap veremeyeceğim bir işim olmadı. Ticaretle de hiç  işim olmadı. Geçmişte çok istedim ama babam izin vermedi.”Akademisyen olacaksın” dedi. Ben varlıklı bir ailenin çocuğuyum. Ereğli’de biz 1968 yılında arabası olan bir aileydik.

SORU : Hocam bir özel soru daha sormak istiyorum. Merakımı  hoşgörün. Kaç oğlunuz var ve ne iş yapıyor?

CEVAP : İki oğlum var. Birisi akademisyen, Onu İttifak Holdingin’in yönetimine aldılar. Yarı zamanlı yapıyor bu işi. Kendisi daha çok İstanbul’da bulunuyor..          

Sohbetimiz bitiyordu ki, ben “Bir çay daha içebilir miyiz?” dedim.

Rektör bey bize özel bir çay ikram etti. O önemli  özel çayın  sırrı bizde saklı  kalsın. Ama Murat bey, Zekeriya bey galiba ben de kullanacam. Ciddi faydalar sağlayacak olan karışımlı bir çay.      Bir şey daha.. Rektör bey islami  holdingler konusunda hassas ve onların mutlaka yaşatılması  gerektiğini düşünüyor. Geçmişte kendisi de  bu  holdingelerden ufak tefek hisseler aldığını söyledi bize.

Ne  diyelim?

Necmettin Erbakan Üniversitesi’nin Rektörü Prof.Dr.Cem Zorlu ile dobra dobra konuştuk.Hoca bu gibi makamlarda oturan pek çok insanın “mahrem/özel sır” olarak gördüğü  sorularımız karşısında, cesur ve medeni bir şekilde cevap verdi.

Cem Zorlu’yu yakından tanıma imkanımız oldu.              

Hoca’nın yönetim anlamında kafasının arkasında şayet başka  bir plan ve hesap yoksa, endişeye  mahal yok.