75 YILIN SİYASETÇİLERİ
26 Mayıs 2021, Çarşamba 08:30Hafıza kayıtlarımın yer aldığı siyasi ajandayı karıştırdım.
“Bugüne kadar kimler milletvekili ve bakan olmuş” diye.
1946’da başlayan çok partili dönemden günümüze kadar binlerce insan milletvekili seçilmiş olmalı. Kurulan hükümetlerde de yüzlerce bakan. Başbakan, parti genel başkanı ve farklı partilerde üst düzey yöneticiler.
1946-2021 tam tamına 75 yıl. Bir asra çeyrek kalmış. Çeyrek yüz yıl sonra çok partili hayatımız “dalya” diyecek.
Şehir merkezinden, Ereğli, Karapınar, Karaman, Çumra, Bozkır, Seydişehir, Beyşehir, Doğanhisar, Ilgın, Akşehir, Kadınhanı, Sarayönü, Kulu ve Cihanbeyli’den binlerce yerel siyasetçiyi milletvekili seçerek Ankara’ya göndermiş insanlar.
Çok partili hayatta 75 yılı geride kaldı.
Adı kalan ya da adı bir şekilde yaşayan kaç siyasetçimiz, milletvekilimiz, bakanımız ve belediye başkanımız var acaba?
Tahmin edin bakalım kaç kişi?
Bu, bu kadar önemli mi? diyebilirsiniz.
Elbette önemli.
Ayrıca farklı açılardan önemli.
Geçmişteki siyasetçilerin yaptıkları hizmetlerin ve bıraktıkları eserlerin ne olduğunu bilmek bakımındana önemli. Yaşayan ve hahilazırda aktif siyaset yapan milletvekillerinin gelecekte hatırlanmaları ve takdirle yadedilmeleri için ne yapmaları gerektiği bakımından önemli. Mililetvekillerinin kişisel özelliklerini, şehre ve ülkeye ne kadar katkı sağlayabildiklerini görmek bakımından önemli.
Tarihi süreçte milletvekillerinin, bakanların ve bir ara ülkenin başbakanı olanların hangi hizmetlerini yaptıklarını hafazımızda kaldığı kadarıyla hatırlatalım.
1973 Genel Seçimleri’nden sonra başbakan yardımcılığı koltuğuna, 1995 Genel Seçimleri’nden sonra da başbakanlık koltuğuna oturan merhum Erbakan, hizmette iddialıydı. Fakat Erbakan’ın icratları, iddia boyutunu geçmedi.
75 yılda yapılan hizmetlere ve bırakılan eserlere gelince.
Sille Barajı 1950’li yılların zor şartları altında yapıldı. Sille Barajına haftanın her günü binlerce insan giderek suyun ve doğanın keyfini çıkartıyor. Aradan 70 yıl geçmesine rağmen baraj işlevini sürdürüyor.
1950’nin ilk yarısında Konya Şeker Fabrikası yapıldı. Aynı dönemde Konya Çimento Fabrikası yapıldı.
İvriz Barajı yapıldı.
Ayrancı Barajı yapıldı.
Sulu tarım dönemi başladı.
Şehre elektirik geldi. Gaz lambaları ve gaz ocakları nostalji oldu elektirik hizmeti ile birlikte.
1960’lı yılların ilk yarısında o dönem ülkenin gururu olan Seydişehir Alüminyum Tesisleri yapıldı.
Ilgın Şeker Fabrikası yapıldı.
Ereğli Şeker Fabrikası yapıldı.
Son 50 yılda sulama tesisleri, sulama depoları yapıldı.
Geçmişte stablizesi bile olmayan yollar önce stablize sonra da asafalta döndü.
Her derececede binlerce eğitim-öğretim kurumu hizmete girdi.
Üniversiteler ve hastaneler kuruldu.
THY seferleri başlatıldı.
YHT rüyası gerçekleştirildi.
KOP’un temeli atıldı ve kısmen yapıldı.
1980’lı yıllarda toplu ulaşım sorununu çözen tramvay hizmete girdi.
Şehirde modern kamu binaları yapıldı.
1980’den sonra “Organize Sanayi” kavramı hayatımıza girdi. Bugün beş tane Organize Sanayi Bölgesi’nde yüzlerce fabrika şehir ve ülke ekonomisine üretim ve cioraları ile katma değer sağlıyor. 6. Organize Sanayi Bölgesi’nin kuruluş çalışmaları ise tamamlanmış durumda.
Belediyecilik hizmetlerinde yeni alanlar imara açıldı. Gecekondu kültürü bu hizmetten sonra şehrin kapısından da olsa içeriye giremedi.
Son 20 yılda şehir merkezinde alt geçitler, üst geçitler ve modern yerleşim alanları yapıldı. Trafik keşmekeşliğinin büyük oranda önüne geçildi. Tramvay araçları rehabilite edildi. Yüzlerce de yeni otobüs alındı. Yeni su kaynakları bulundu.
“E tabi yapacaklar” diyebilirsiniz.. İyi de herkeste yapmadı ki. Herkes aynı oranda gayret göstermedi ki. Bu eksende başka bir şey daha.. “Nasıl olsa dünyadaki gelişmelere paralel olarak yapılacaktı bunlar” diyebilirsiniz. Evet, nasıl olsa yapılacaktı. Fakat kimlerin yaptığına bakmak lazım. Bu yazının konusu da bu zaten.
Hafıza kayıtlarımın yer aldığı ajandayı karıştırdığımı söylemiştim. Akılda kalan belediye başkanlarını, milletvekillerini ve bakanları gördüm. O kadar azdılar ki, toru topu iki elin parmakları kadardı sayıları. Çok sayıda siyasetçi, milletvekili, bakan ve belediye başkanı şüphesiz ki az ya da çok çalıştı. Peki bizim hafızamızda adı kalanlar.Yani bizim hatırladıklarımız ve unutulmayanlar. Gelecekte de müsbet ve kamu yararına yaptıkları hizmetlerle unutulmayacak olanlar.
Himmet Ölçmen, Sedat Çumralıgil, Vefa Tanır, Faruk Sükan, Bahri Dağdaş, Mustafa Üstündağ, Mehmet Keçeciler. Ahmet Hilmi Nalçacıgil,Ahmet Öksüz, Tahir Akyürek. Hadi siz de bir kaç isim ilave edin.
75 yılda binlerce milletvekili, yüzlerce bakan ve çok üst düzey parti yöneticisi. Ama bizim hafıza ajandamızdaki önemli hizmetlerde bulunan ve geleceğe eser bırakan siyasetçi sayısı iki elin parmaklarını geçmiyor.
Son 20 yılın siyasetçilerinden bir kaç milletvekilinin adı da gelecek kuşaklar tarafından takdirle anılacaktır.
Bunların en başında da Konya Büyükşehir eski belediye başkanı, halihazırda milletvekili olan Tahir Akyürek’in olacağını düşünüyoruz.
Tahir Akyürek kamuoyunda farklı bir konuma sahip.
Üç dönem yaptığı Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nda şehrin kaderini değiştiren hizmetlerde onun imzası var. Milletvekili seçilip Ankara’ya giderken varlık anlamında da büyük bir miras bıraktı şehre.
Reklamı fazla sevmeyen Tahir bey 2.5 yıldır milletvekili olarakta sessiz/sedasız bir şekilde şehre ve ülkeye önemli hizmetler yapıyor.
Tahir bey kişisel değer ve özellikleri olan bir siyasetçi.
Önemli konularda bilgi birikimine sahip. Ülkemizdeki ve dünyadaki gelişmeleri yakından takip ediyor.
Herkesle aynı seviyede iletişim. Polemiklere kesinlikle girmiyor.
Son derece tecrübeli bir siyaset ustası.
Sadece yerelde değil, ulusal ölçekte de her konuda bilgi sahibi.
Devlet adamlığının tam olarak yakıştığı bir siyasetçi.
Varlığı her ortamda hissediliyor.
En net, en katıksız, en hasapsız ve en önyargısız bir siyasetçi,
Onca yoğun siyasi faaliyetleri sırasında Tahir bey çıkan yayınları takip ediyor ve okuyor. En son 6-7 ay kadar önce telefonla konuşurken kendisi bize hangi kitapları okuduğumuzu sormuştu. O aralar benim elimde dört cilt halinde Bedii Faik’in, Osmanlı’nın son döneminden 2000 yılına kadar geçen zaman içerisinde “Matbuat, basın derken...Medya” adlı eseri vardı. Tahir beyde Prof.Dr. Ali Bardakoğlu’nun entelektüel çevrelerde büyük yankı uyandıran “İslamın ışığında müslümanlığımızla yüzleşme” eserini okuyup bitirdiğini söylemişti.
Nokta..
Keşke gelecekte adı yaşayacak olan siyasetçilerimizin sayısı iki elin parmakları kadar değilde daha çok olabilseydi.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.