Ağustos Ayı ve Vatan Sevgisi
27 Ağustos 2018, Pazartesi 07:41İçinde bulunduğumuz Ağustos ayının, Müslüman Türk milletinin şanlı tarihinde çok müstesna bir yeri ve önemi vardır. Tarihi şeref ve şanla, kahramanlık ve zaferlerle dolu olan necip milletimizin hatırlanmaya ve anılmaya değer, sayısız gün ve aylarının yanında bir ayı vardır ki, bu ay kahramanlıkların destanlaştığı, bizi biz yapan, bizi tarih yapan zaferlerimizin ayı olan Ağustos’tur.
Vatanın değerini ve önemini çok iyi bilen ecdadımız, üzerinde yaşadığımız bu toprakları düşmanlara çiğnetmemek için her zaman kahramanca çarpışmışlar, canlarını bu uğurda seve seve vermişlerdir. Merhum Mehmet Akif bir dörtlüğünde bu gerçeği ِşöyle ifade eder:
Bastığıًn yerleri toprak diyerek geçme, tanı, Düşün altında binlerce kefensiz yatanı, Sen şehit oğlusun incitme yazıktır atanı Verme, dünyaları alsan da bu cennet vatanı.
Bir milletin varlığı, vatanının varlığına, aynı zamanda hür ve bağımsız olmasına bağlıdır. Dünyada, namus ve şerefimizi koruyarak huzur ve güven içinde yaşamak, ancak bağımsız bir vatana sahip olmakla mümkündür. Onun için vatanı korumak hem dinî hem de milli bir görevdir.
Vatan sevgisi en asil, en yüce sevgilerden biridir. Vatan, bizim en kıymetli varlığımızdır. İman olmadan vatanın; vatan olmadan da varlığımızın hiçbir anlam ve kıymeti yoktur. Vatan olmaksızın millet, millet olmaksızın da devlet olamaz.
Vatan, insanın geçmişten emanet aldığı, acı-tatlı hatıralarıyla üzerinde yaşadığı toprak parçasının adıdır. Vatan, bütün kutsal değerlerimizin toplandığı yerdir. Vatan bizim canımız, kanımız ve mayamızdır. Ecdadımız bundan hareketle; “Ana gibi yâr, vatan gibi diyar olmaz.” diyerek bu duyguyu en güzel şekilde ifade etmiştir.
İnsanlar fert olarak bu hayatta bir meskene, oturacakları bir yuvaya muhtaç olduklar gibi millet olarak da bir vatana muhtaçtırlar. Evsiz barksız insanların huzur içerisinde yaşamaları nasıl mümkün değilse, vatansız insanların da huzur ve saadet içerisinde yaşamaları mümkün değildir. Bu sebeple; bir insanın, hayatta karşılaşabileceği en büyük zorluk, vatansız kalmaktır.
Uğrunda can verilen ve üzerinde bir medeniyet kurulan yerdir vatan. Vatan bir milletin üzerinde hâkimiyet kurduğu, barındığıً, gerektiğinde uğrunda canını feda ettiği toprak parçasıdır. Dini görevlerimizi gereği gibi yerine getirmemiz de yine vatan sayesinde mümkün olur. Bu sebeple Yüce dinimiz, vatanın korunmasına büyük önem vermiş, vatan sevgisini imandan saymıştır.
Dinimiz; vatan sevgisini, imandan saymıştır. Çünkü, milletleri ayakta tutan, toplumda birlik ve beraberliği sağlayan ahlâkî değerlerden biri de hiç şüphesiz vatan sevgisidir. Dinimiz vatan sevgisine ve bağlılığına büyük değer vermiştir. Atalarımız vatanımızı korumak için tarih boyunca her türlü fedakârlığa katlanmış, binlerce şehit vermişlerdir. Adeta her karış toprağını şehit kanıyla sulamışlardır. Mehmet Akif ecdadımızın bu fedakârane gayretini şöyle ifade etmektedir:
“Zannetme ki ecdadın asırlarca uyudu,Nereden bulacaktın o zaman eldeki yurdu?
Üç kıtada yer yer kanayan izleri şahid, Dinlenmedi bir gün o büyük şanlı mücahid.”
Biz, sadece bu ülkenin nimetinden faydalanmak için değil; aynı zamanda külfetini çekmek, hatta uğrunda canımızı feda etmek için de yaşıyoruz. Çünkü, her şeyimiz vatan toprakları üzerindedir. Peygamber Efendimiz (s.a.s) hicret esnasında doğup büyüdüğü öz yurdundan ayrılırken vatan sevgisi ve hasretini şu sözlerle dile getirmiştir: “Allah’a yemin ederim ki sen yeryüzünün en hayırlı ve Allah katında en sevimli yerisin. Eğer kavmim tarafından çıkarılmamış olsaydım senden ayrılmazdım.”(Tirmizi c.5.722.)
Malazgirt ve 30 Ağustos Zaferleri münâsebetiyle mukaddes değerler uğruna canını feda eden ve bu cennet vatanı bizlere miras bırakan aziz şehitlerimizi bir kez daha minnet ve şükranla anıyor, kendilerine Yüce Allah’tan rahmet ve mağfiret diliyorum. Mevla’m bizleri dünyada vatansız, dünya ve ahirette imansız bırakmasın.
Yazımı milli şairimiz merhum Mehmet Akif Ersoy’un şu dizesiyle bitirmek istiyorum:
Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki fedâ?
Şüheda fışkıracak toprağı sıksan şüheda!
Canı cânânı, bütün varımı alsın da Hüdâ,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüdâ.
Gönülden Muhabbetlerimle…
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.