AHLAKIN, AHLAKSIZLIĞIN ŞUCUSU BUCUSU OLAMAZ

Dün güne Başkan Uğur İbrahim Altay Beyin basın toplantısı ile başladık.

Evimizden de yola Mevlana Kültür Merkezine doğru yola çıktık.

Sille, Dedeman Kavşağı, Kerkük Caddesi, Nalçacı, Beşyol, Eski Fenni Fırın bölgesi, Türbe önü ve MKM…

Huzur içerisinde çıktığımız evimizden Mevlana Kültür Merkezine gelinceye kadar şehrin trafiğinden dahası ışık kural kaide tanımayan utanmaz maganda sürücülerden haddini bilmez yayalara kadar Hazreti Pir’in bölgesine geldiğimiz zaman dua etmiyor aksine küfrediyorduk. 

……………….

Neyse Uğur Başkan açıklanan dakikada toplantısına başladı ve 30 dakikada pek çok şeyi net özetledi.

Şehrimizin geleceği adına güzel açıklamalarda bulundu.

Zaten bunu pek çoğumuzda canlı yayınlarda izledi.

Ya da sosyal medya paylaşımları ile gördü bilgi sahibi oldu.

Bugünde yazılı basın manşetlerde ve sayfa sayfa toplantıyı işledi.

Biz toplantıya pek girmeyeceğiz.

Sadece Başkanın toplantı sonrası çay faslında ki özel sohbetinden birkaç cümle etmek istiyoruz.

Ben Uğur Başkanı dün de hala aynı yerde hayranlıkla izlerken aynı dediğim yerde duruyordum.

Burada nerede ise bir yıl öncesinden UGUR BAŞKAN UÇTU demeye başladık.

Bu yüzden de bize tepki vererek okur listemizden çıkan üniversite hocaları ile karşılaştık.

Oysa dün Başkan Bey açıklamaları ile Konya’nın uluslararası platformlarda ki yerlerini Başkanında buralara Başkanlık etmesi ile bizim taaa o zamanlarda neden istediğimizi doğruluyordu.

Uğur Başkan dün sabah şehir adına bilim ve teknolojik çalışmaları özetledikten sonra bugünlerde şehrimizde hizmete girmesi beklenen yeni otobüslerin Rusya-Ukrayna savaşı yüzünden 15 gün gecikmeli geleceğini, metronun sürecinin devam ettiğini. suya yapılan son zamma rağmen Konya’nın ucuz suda Türkiye’de 23. Sırada olduğunu, toplu ulaşıma zam yapmama da benzin ve motorinde ki tüm artışlara rağmen direneceğini, dahası yapacağı reste rest kartını açarak Konya’nın Türkiye’de değil dünyada ses getireceğini dahi söyledi.

Bunlar özel konu olduğu için yazılmamasını rica etti.

Yazarsanız bu işin “büyüsü bozulur” dedi.

Uğur Başkan Selçuklu döneminden bu yana her dönem yerinde saymak şöyle dursun kimsenin tanıyamayacağı ve tahmin etmediği şekilde çıkışını ilerleyişini yürüyüşünü sürdürüyor.

Bizde Allah selamet versin yürü Başkan diyoruz.

KONYA POLİSİNE MİNNETTARIZ

AMA BU İŞ POLİSLE ÇÖZÜLMEZ Kİ

Pazartesi günü yazdığımız yazı sonrası Konya polisi adeta alarma geçerek bu yanlışları yapanlara tek kelime ile göz açtırmadı.

Dün Uğur Başkanın basın toplantısından sonra sohbet ettiğimiz gazeteci arkadaşımız Sami Gediz’de polisin bu uygulamalarına dikkat çekiyordu.

Konya polisi o gün ne yapmıştı?

BİSİKLET YOLUNA HATALI PARK DENETİMİ

Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü Ekipleri vatandaşların güveli bir şekilde yolculuk yapmaları için park yasağı olan bisiklet yollarına park eden ve bisikletlerin geçişini zorlaştıran araç sürücülerine göz açtırmıyor.

Bisiklet yoluna park edilen araçları denetleyen Trafik ekipleri öncelikle sürücüleri uyarıyor araç kaldırılmadığı takdirde cezai işlem uygulanıyor. Böylece bisiklet güzergâhlarını güvenli hale getiren Trafik ekipleri, bisiklet sürücülerinin daha güvenli yolculuk yapmalarını sağlıyor

Konya’da görsel basında trafiği tehlikeye atarak yolcu indiren ardından da kırmızı ışıkta geçen yolcu minibüsünü tespit eden trafik ekipleri minibüs şoförüne 623 TL ceza işlemi uyguladı.

Evet her zaman her ortamda gururla söylüyoruz ve fırsat oldukça da dilme getiriyoruz.

Konya polisi yasa dışı her davranış içerisinde ki kişi ya da kişilere göz açtırmıyor.

Allah razı olsun.

Allah bu devlete millete zeval vermesin.

Ancak bu iş sadece polis kontrolü ya da ceza ile önlenemez ki.

Başkan Uğur İbrahim Altay’da dünkü özel sohbette ısrarla üzerine basa basa trafikte insanımızın durumunu üzülerek ifade ediyordu.

Bu iş yani trafik meselesi bir kültür meselesidir.

Bu iş bir ahlak sorunudur.

Bu iş kul hakkı hakkıdır.

Olmuyorsa demek ki bizde bunlar eksiktir.

MERAM BELEDİLESİNDEN EMLAK

VERGİLERİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME

Bazı okurlarımızın ısrarla dile getirmemizi istedikleri hatta bazı okurlarımızın dile getirmiyoruz diye bize sitem ettiği konu için Meram Belediyesinden bilgilendirme notu geldi.

Benim de okuyarak bilgi sahibi olduğum konudan anladığım kadarı ile şöyle bir gerçek var.

Emlak Vergisine esas olacak arsa ve arazi değerleri dört yılda bir oluşturulan komisyonlarca tespit ediliyormuş.

Birde bu rakamları sadece Meram Belediyesi belirlemiyormuş ki

Bu komisyonda Belediye Başkanı, Vergi dairesi başkanlığınca görevlendirilen iki memur, Tapu sicil müdürü veya tevkil edeceği bir memur, Ticaret odasınca seçilmiş bir üye, İlgili olduğu arsalara ilişkin organize sanayi bölgesini temsilen bir üye, İlgili mahalle veya köy muhtar varmış.

Alınan karaları da Valilik onaylıyormuş.

Yine bilgilendirme notunda şöyle diyordu;

“4 yıldır uygulanan önceki dönem yani 2018 yılında yapılan arsa metrekare birim değerlerine kısıt getirildiğinden mevcut değerler rayiç bedel değerlerine göre çok düşük kalmıştır. Bu nedenle 2022’de uygulanan değerler oransal olarak artış göstermiştir. Önümüzdeki 4 yıllık takdir dönemine kadar Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın belirleyeceği ‘Yeniden Değerleme Oranınca’ artış yapılacaktır.

Örnek verecek olursak gerçekte değeri 100.000 TL olan taşınmazın rayiç bedel değeri 4.000 TL iken 15.000 TL ye yükseltilmiş olması yüksek oranda artış gibi görünse de gerçek değerinin yüzde 15’ine anca geliyor. Ve bu durum; komisyonca belirlenen ve önümüzdeki 4 yıllık süreçte geçerli olan, üzerine sadece Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın belirleyeceği ‘Yeniden Değerleme Oranınca’ artış yapılacak bir durum. Bundan önceki 4 yıllık süreçte de metrekare birim değerlerine kısıt getirildiğinden mevcut değerlerin rayiç bedel değerlerine göre çok düşük kaldığı unutulmamalı.”

AHLAK KAVRAMI (!)

Her dönem bizden büyük olan büyüklerimiz zaman zaman gidişattan duydukları endişelerini dile getirirlerdi.

Ve gelecek içinde ahir zaman derlerdi.

Bakın üst satırlarda trafik içinde “Bu iş bir ahlak sorunudur” demiştik.

Son günlerde Müslüman Türk milleti adına AHLAK konusunda duyduklarımız gördüklerimiz ve yaşamakta olduklarımız ile gerçekten endişe duymaya başladım.

Açık ve net ifade ediyorum.

Kimsenin ahlakı ya da ahlaksızlığı beni ilgilendirmez.

Herkesin kendine göre de bir ahlak kavramı vardır.

Buna mahalle baskısı ya da yaşam tarzına müdahale diyenlere de karşı çıkarım.

Yani sizin ahlak kavramınız sokakta cadde 7 den 77 ye herkesin gözü önüne iniyorsa ve burada yapılıyorsa herhalde buna benim AHLAK KAVRAMIM ya da ÖZEL HAYATIM diyemezsiniz.

Malum yanılmıyorsam Isparta Belediyesinin festivaline çıkacak sanatçının devre dışı kalması ile Türkiye her konuda ama her konuda ikiye bölünmüş, zıtlaşmış birinin siyah dediğine diğerinin görmeden beyaz dediği bir millet olmuşken iken AHLAK da da benim ahlakım senin ahlakın işine geldik.

Ve ahlakta bu duruma geldik ise herhalde ahir zaman dedikleri bu mu demeye başlıyorduk.

O Isparta’da ki söz konusu sanatçının adını ilk defa duymuştum.

Şimdi bunun adını yazmak istesem inanın googleye girmem lazım.

Isparta’dan sonra Türkiye’nin pek çok yerinden festival haberleri havalarda uçuşmaya başladı. 

Kimi erteleniyor kiminde sanatçılar değişiyor ya da bazı sanatçılar kendilerince protesto işine giriyorlar.

Sanat işi çok farklı ve geniş bir kavram olduğu için bu okyanusa ben giremem.

Yalnız festival adı altında sokakta, caddede, bulvarda yürüyen katılımcıları görünce festivalleri gördükçe şok oluyordum.

Bu karelerden bazılarını ben buraya koymaya utanıyorum.

Allah affetsin diyorum.

Sizlerden de özür dilerim

Ama beni iyi anlamanız içinde bunu buraya koymak zorundayım.

Grafiker arkadaşlara da diyeceğim bazı bölümler buzlanmalı.

Tekrar tekrar sizlerden özür dilerim.

Ama bu kareler içlerinde en su götüreni.

Şimdi milletin ahlak kavramı ya da anlayışında tehlike şurada başlıyor.

Bu festivali yapan Belediye Başkanımızda Cumhur İttifakından Milliyetçi muhafazakar bir Belediye Başkanı.

Şimdi eğer bizim yeni Türkiye’de milliyetçi muhafazakar Belediye Başkanımız bunlarla sokakta vatandaşın gözü önünde böyle festival yapıyorsa her halde dedikleri ahir zamanda bu diyorum ve noktayı koyuyorum.  

Allah’ım bizi afet ne solur.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Gâfilâne bir hayat; çocuklukta oyun, gençlikte şehvet, erginlikte gaflet, ihtiyarlıkta elden gidenlere hasret ve nedâmetten ibarettir.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Şefik Can caddesinde akan trafikte kırmızı ışıkta geçmediğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz