ANAVATAN : NERDEN NEREYE?

Bir kaç gün önce  okudugum bir haberden,  Anavatan Partisinin Genel Başkanının İbrahim Çelebi adında birisinin olduğunu öğrendim.

Söz konusu haberde yenilenen ANAP, MKYK’sında üç Konyalı ismin de yer aldığını  gördüm..

Kim bunlar?

ANAP’ın 1983 yılındakı kurucu il başkanı daha sonra milletvekili ve Devlet Bakanı olan Saffet Sert. 

Saffet Bey bizim yıllarca “Abi” dediğimiz, kader yorgunu bir insan.

Bugün Saffet Sert’in en zor şartlar altında ANAP’ın MKYK’sında görev  almış olması kendisinin vefa anlayışının bir gereği olmalı, diye düşünüyoruz. Helal olsun. Takdir etmek lazım.

Diğer isimler..

Murat Keçeciler.. Murat Bey’de bizim “Abi” demekten gurur duyduğumuz, ANAP’ın kurucularından ve bu partide uzun yıllar milletvekrilliği ve bakanlık yapan Mehmet Keçeciler’in oğluymuş.

Mehmet Keçeciler aynı anda bir kaç konuyu üstelik çok hızlı düşünen, değerlendiren ve sonuca bağlayan bir insan olarak bilinir. Pratik yönü kadar terorik yönü de çok güçlüydü. ANAP döneminin yıldız isimlerinin başında yer alıyordu. Turgut Özal’a  ne kadar çok yakınsa, Semra Özal’a da o kadar çok uzaktı. Semra Hanımla birbirlerini hiç bir zaman ve hiç bir şekilde sevmediler.

Turgut Özal eşinin bilinen tavrına rağmen Mehmet Beyden vazgeçmedi daha doğrusu geçemedi.

O dönem Meclis’ten geçen çok sayıda kanunu kaleme alan, hazırlayan Mehmet Keçeciler’di.

Hükümet programlarını yazan ekibin başındaydı.

Milletvekili listelerini hazırlayan dört kişilik komisyon üyeleri arasında, “ 1 Nurama” ydı.

ANAP’ın lokomatif  ismiydi.

Partide Genel Başkan Vekilliği yaptı.

Bakan olarak görev aldığı hükümetlerde de, yıldızdı..

Bakan olarak suistimallere, yolsuzluklara  ihale vurguncularına geçit vermedi.

Öyle ki, yıllar önce Güneydoğu’da açılan ama kapatılan petrol  kuyularının  ABD’ye rağmen kilitlerini kırdı.

Irak’tan, ülkemize giriş yapan ve Turgut Özal’ın kardeşi, Korkut Özal’a ait olduğu söylenen yüzlerce kaçak akaryakıt tankına el koyarak, millileştirdi.

Şimdi o siyaset efsanesinin oğlu Murat Keçeciler, ANAP’ın MKYK’sında görev almış..

Şaşırdık mı?

Çok hem de bir hayli çok şaşırdık..

Murat Keçeciler anlaşılan babasının siyaset yapma anlayışından ve siyasi geçmişinden hiç ders çıkarmamış.

Nasıl?

Nasılı şu..

Takip edebildiğimiz kadarıyla Murat Keçeciler Ak Parti’den adaylık girişiminde bulundu. Olmadı, tutmadı ve aday yapılmadı.

Sonra adı sağda yeni kurulan partilerde geçti.

Görebildiğimiz kadarıyla o partiler Gelecek Partis i ile Deva Partisi’ydi.

Belki kendisi başka partilerde düşünmüş olabilir ya da olmamış  olabilir. Ama  kesin olan şu ki, Murat Keçeciler siyaset yapmaya hevesli bir insan.

Kendisi  hatırladığımız kadarıyla 2015 ylılında Ak Parti’nin kapısını çaldı ve Konya’dan aday adayı oldu. Daha önce de ifade ettiğimiz gibi aday yapılmadı ve dolayısıyla listeye alınmadı. Sonra o kapı, bu kapı derken  ANAP’ın, MKYK’na girdi..

Başka önemli bir husus..

Murat Keçeciler, hasbehas Konyalı ve Konya sevdalıası olan Mehmet Keçeciler’in oğlu..

Fakat Murat Beyin Konya ile ilgisi hiç bir zaman olmadı.

Konya’da çevresi var mı?

Buna hiç ihtimal vermiyoruz.

Konya’da özel bir arkadaş çevresi var mı?

Buna da hiç ihtimal vermiyoruz.

Konya’ya gelip gitmişliği var mı?

Buna da hiç duymadık, görmedik.

Baba dostlarıyla teması var mı?

Vallahi onu da hiç duymadık.

Olsa biz mutlaka  duyardık, bilirdik.

Keşke bütün bu saydıklarımızın hiç değilse biri ya da bir kaçı olsaydı. Murat Keçeciler, bunları yapabilseydi..

Demem o ki; Murat Beyin siyasi olarak bu şehirde zemin ve tabanı yok. Şayet illa ki siyaseti düşünüyorsa  kendisine bu şehirde bir ortam yaratmalı. Kendisinin buna mütevazi bir tavır ve davranış içerisinde ihtiyacı var.

ANAP, MKYK’sına giren yeni isimlerden birisi de, reklamcı Osman Yavuz.

Osman Yavuz, bir ara Ak Parti’ten milletvekili aday adayı olmuştu.

Tayyip Erdoğan hayranıydı.

Hatta hayrandan da öteydi.

Sosyal medyada Tayyip Beyin resimlerini, sözlerini paylaştı uzun bir süre.

Şimdi o da ANAP’lı  oldu.

Anavatan: Nerden, nereye?

Kurulduğu yıllarda  yapılan ilk genel seçimlerde yüzde 45 oy alarak iktidar olan ve yıllarca ülkeyi tek başına yöneten bir partiydi ANAP.. Sonra yanlış ve yanlı politikalar, iltimas,  himaye,kayırma, ötekileştirme,o güne kadar adı sanı duyulmayan bir takım insanları zenginleştirme, bir takım şirketleri koltuğunun altına almak suretiyle devlet imkanlarından yararlandırma, yani  haksız bir biçimde zenginleştirme tercihlerinden dolayı bu parti kükçüldükçe küçüldü, eridi. Bitti, tükendi.

1983 seçimlerinde yüzde 45 oy alan ANAP, 2002 seçimlerinde ancak yüzde 6 oy alabildi.

ANAP günümüzde tam da ders  alınması gereken bir parti olarak tabelasını asılı tutuyor.

Şu işe bakın.. İbrahim Çelebi adında birisi partinin genel başkanıymış.

Turgut Özal’dan, Mesut Yılmaz’dan ve arada olan çok sayıda isimden sonra İbrahim Çelebi meğer genel başkan olmuş ama kimse bilmiyor.

Ders almak için bundan daha iyi örnek olabilir mi?