ASLAN KORKMAZ DURUŞU

Buğun Aslan Korkmaz bölümümüzde şehrin siyasetten sermayesine pek çok Konya ve Konya yapısına göndermeler yaparak, değerlendirmelerde bulunmaya çalışacağım.

Yani sakın ha bir ismi ya da isimleri övüyorum yalakalık yapıyorum filan sanmayın.

Yazdıklarımdan öte neleri ima etmeye çalışıyorum fotoğrafın arka yüzünü okumaya çalışın derim.

……….

Ayrıca Konya’da kayısının döküm günlerinde.

Sokaklarda kaldırımlarda kayısılar yerlerde iken hala 20 TL ye kayısı aldığımızı yazsak kimin umurunda.

Şu mevsimde Allah’ın patatesi kaç para?

Memur emeklilerinin Temmuz maaş farkları niye yatmadı?

Para, pul, makam, bu dünya, öbür dünya insanlık kimin umurunda?

………….

GERÇEK NE?

YALAN NE?

SOSYAL MEDYA ALGISI NE?

Bilmeyen var mı?

Doğrusu için parmağını oynatan var mı?

Olmazsa olmaz dediğimiz ya da kandırarak bizi böyle büyüttükleri yönetenlerimizin ise kırmızı çizgilerimiz dedikleri milli değerlerimiz dini hassasiyetlerimiz nerede?

Bu yüzden kusura bakmayın da siz değerli okurlarımızın canını acıtan konulara bugün girmemeye çalışacağım.  

O bölüme gelmeden ajandamızdaki diğer konulara değinelim.

SULTAN SELİM CAMİİNDE Kİ MUHTEŞEM UYGULAMA

Bir gönül dostum beni uyardı.

Dahası beni uyandırdı.

Dahası beni bilgilendirdi.

Benim ilk defa duyduğum bu konudan sizlerin haberi var mıydı?

Bakın dostum ne diyordu?

“Malumunuz olduğu üzere, Konya’nın tarihi camileri arasında yer alan Sultan Selim Cami, Mevlana Müzesinin yanında bulunmakta. II. Sultan Selim’in Konya Valiliği sırasında 1558 yılında yapımına başlanan camii 1567 yılında tamamlanmış. Klasik Osmanlı mimarisinin Konya’daki en güzel örneklerinden biri olarak sayılıyor.

Uğur abi bu camide son bir yıl içinde çok güzel bir uygulama başlatılmış.

Camiyi ziyaret eden Gayrimüslimlerin İslam’la tanışmalarına vesile olmak amacıyla 26 sayfalık bir kitap hazırlanmış. Ücretsiz olarak dağıtılan bu kitabın ismi, “The Orijinal Concept Of God” (Allah’ın Varlığı ve Birliği Tanrı Kavramı)

Tamamı İngilizce olan kitap, Kur'an ayetlerine dayalı olarak İslami açıdan tanrı kavramını kısaca açıklamakta. Aynı zamanda, diğer dinlerin kitaplarından tek tanrı öğretisiyle ilgili bazı ayetleri tek tanrıya atıfta bulunarak ilişkilendiriyor. Kitabın sonunda Kelime-i Şehadet yer alıyor.

Kitabın ana başlık konuları ise şöyle;

-Yaratıcının Varlığı ve Hikmeti

-Kuran'ın Tanrı Kavramı Ne Diyor

-Sizin Tanrınız Bir Tanrıdır

-Allah'ın suretini yapma, hiçbir şey O'na benzemez

-Yalnız O'na İbadet Edin

-Allah Bütün Milletlere Peygamberler Göndermiştir

-Başından Sonuna Kadar Bütün Peygamberler Aynı Mesajı Vermişlerdir

Kitabın önsözünde: “Bu kitap, Kuran'dan ve diğer dini kitaplardan ilgili ayetler aracılığıyla insanlara inançlarının kökenlerini (tek Allah inancı ve O'nu ibadette birleştirmek) yeniden tanıtmak için kısa bir özettir. Tanrı'nın tarih boyunca tüm elçiler aracılığıyla tüm insanlara gönderdiğinin tek bir mesaj (yani Saf Tektanrıcılık) olduğunu tüm açık fikirli insanlara ve hakikat arayanlara gösterme girişimidir. Allah'ın bütün Salih elçileri, kavimlerini hakikate ulaştırmak için çaba harcamışlardır. Ancak birçok insan kendi anlayış ve yorumlarını takip etmeyi seçti ve böylece peygamberlik öğretilerinden uzaklaştı. Bu kitabın bu dünyada ve ahirette faydalı, hidayet ve bereket kaynağı olmasını Allah'tan niyaz ederim.” şeklindeki ifadelere yer veriliyor.”

KONYA’DA BU RUHSAT VE İMAR

KAFASI İLE PARK SORUNUNU

TEK BİR ALLAH’IN KULU ÇÖZEMEZ

Okurlarımızdan ORHAN abimiz şöyle diyor; 

“Meramda mantar gibi çoğalan kafeler bölgesinde vatandaş kendi evinin önüne aracını park edemiyor.

En büyük kural, daima haklıların kuralsızlığı olmuş.

Asla başkanlara Yalakalık yapmayan omurgalı bir gazeteci olarak bunu da dile getirin satırlarınızda.”

…………

Orhan abicim gazetecilik adına söylediklerinize teşekkür ediyor saygılarımı sunuyorum.

Sayın büyüğüm değerli okurlarımız Konya’da oto park, park ve yasal hak konusunda bugün nasıl dünü arıyor isek şunu tarihe not düşme adına yazıyorum YARIN DA BUGÜNÜ ARAYACAKSINIZ.

Arayacağız.

Zaman zaman üstü kapalı olarak yazabiliyorum.

Yani sadece toz kaldırıp kurbağaları ürkütmeye gücümüz yetiyor.

Maalesef Konya’mızda da yasalar kurullar, uygulamalar fetvalar, talimatlar tamamen sermaye ve para üzerine oluşuyor.

Haaa bu zaten Dünya’nın her yerinde ki tek geçerli kural idi.

Kabul edin etmeyin.

60 yaşında artık şunu öğrendim kabul ettim ve inandım.

Dünyanın her kıtasında her ülkesinde her şehrinde her toplumunda her millette dil, din, ırk ne ki?

Hepsinin üstünde ve her zaman her yerde geçerli tek şey PARA dır.

SERMAYE dir.

Tek geçerli yasa tek inanç budur.

Belki Türkiye’de hele hele Konya’mızda bu işler bugünkü kadar net açık ortada helal ve yasal hale gelmemişti.

Olsan geçte olsa bizde de artık bu kural geçerlidir.

Yani bir iş yerine adı ister kafe olsun ister bilmem ne salonu isterseniz bilmem ne çay ocağı, ne apartmanı ne sitesi.

O iş yeninin hacmi masa sayısı müşteri kapasitesi filan hesaplanmaz.

Böyle matematik hesabında da Konya’mızda da artık Allah’a şükür(!) oto park sorunu çözülemez hale gelmiştir.

Aman sakın bizim mevcut değerli Başkanlarımız bu satırları yine üzerlerine alınarak bize küsmesinler, güvenmesinler.

Dün abilerinin yaptıklarını bugün kendileri biraz daha cilalayarak boyayarak makyajlayarak devam ettiriyorlar.

Devam ettirmek de zorundalar.

Aksi takdirde sermaye onları bir daha o koltukta oturtmaz.

Oturtmadığı gibi kellerini bile alıverir.

Alınanların neden alındığını bu şehirde pek çok kimsede şimdi ne demek istediğimi çok iyi anladı.

Anlamak için çok gerilere bakmaya gerek yok.

Diyerek bu bölüme son noktayı şimdilik koyuyoruz.

ASLAN KORKMAZ DURUŞU

Bu şehrin garipliğini, insanlarının genel anlamda ki çok yüzlülüğünü, sermayenin görünmeyen yüzünün karmaşıklığını biliyorum diyen çok büyük yanılır.

Sermayede, siyasette mesela sporda kim kimle ortak, kim kimle dost hayatta çözemezsiniz.

Bilemezsiniz.

Tasavvur dahi edemezsiniz.

Görünenlerin bilinenlerin öyle bir perde arkası vardır ki onların oğlanları damatları kızları gelinleri bile yıllar sonra o birlikteliği sadece hikaye, dedikodu olarak duyarlar.

Neyse size küçük bir bilgi.

Siz siz olun matematikte ki en zor karmaşık sayılar sorusunu 3 dakikada çözerseniz bizimkilerin bu ilişkilerini 30 yılda çözemezsiniz.

Tüm bu karmaşık Konya meselesinde yine de birileri kendi güçleri nispetinde dik durmaya çalışılar.

Kendilerinin ve ailelerinin kırmızı çizgilerine sahip çıkmaya gayret gösterirler.

İktidar gücüne, sermayenin karmaşasına rağmen onlar hala o durdukları yerde durmak için direnirler.

Ve bu yüzden de bazen paralarını kaybederler bazen makamlarını.

Yine de iyi ve kötü günde gerçek samimi dostlarını bulurlar.

Bence en büyük kazanç iktidar güç de budur işte.

……………..

MÜSİAD Başkanlığından çok önce tanıdığım bildiğim Sayın Aslan Korkmaz ve yakışıklı oğlu Mithat Meram Yeni Yolda kendi işleri ile ilgili güzel bir iş yeri açıyorlar.

O açılışta şöyle geriye çok geriye çekildim ve izledim.

Mesela Aslan Korkmaz benim bildiğim Aslan Korkmaz’ın bir siyasi duruşu vardır.

Millet gibi büyük zikzaklar yapmadı.

Ama o açılıştı Ak Partili vekilimiz Orhan Erdem, bugün eski vekil olan Sayın Kerim Özkul, eski vekil Sayın Ömer Ünal, ANAP’tan AK Partiye Ziya Özboyacı, Gelecek partisi İl Başkanı Hasan Ekici Başkan yardımcısı Ahmet Arslan, DEVA partisi İl Başkanı Dr. Seyit Karaca …. Anlayacağınız sadece iktidar değil muhalefetin de güçlü isimleri bir arada idiler.

Yani Aslan Korkmaz 30 yıl önceki yerde ama bu siyasiler biliyordu ki kimi Aslan Bey kendilerini destekliyor kimileri de artık küs desteklemiyor.

MÜSİAD Başkanlığı yapmıştı.

Başkan Kağnıcı vardı ama Sayın Korkmaz’ın yürürken ki kader arkadaşları Selçuk Öztürk, Ahmet Arıcı, Ramazan Biberci gibi isimlerini unuttuğum pek çok dost yine orada idi.

Böyle pek çok isim yazabilirim.

KORKMAZ aşiretinin(!) pardon ailesinin tüm bireyleri çoluk çocuk orada idiler.

Açılan dükkanın törenini taaaa karşı kaldırımından küçük Konya’yı takip etmeye çalışırken insanımızın birazcık, küçücük de olsa ufacık da olsa biraz omurgası olsa yeter diyordum.

………….

İyi tatiller

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Zor günde el olanın, iyi günde uzattığı eli değil kolu kıracaksın.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?     

Kural tanımayan ve bu işi çocuk oyuncağı sanan bazı bazı bin bin sürücüleri için caydırıcı bir iki hamle yapabildiğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.