AYDIN NEZİH DOĞAN’DAN, ALİ BABACAN’A KONYA

Velinimetimiz, her şeyimiz olan okurlarımızdan gelen birkaç konu ile bugüne başlıyoruz.

MERAM YENİYOL’UN TEMİZLİĞİ

Sıkı okurlarımızdan, çalıştığı kurumlardaki titizliği ve disiplini ile taktir ettiğim dostum Abdurrahman Ö. Bey maileme bazı yazılar ve yorumlar ve fotoğraf kareleri göndermiş.

Abdurrahman Bey önce şöyle diyordu.

“Sayın yetkililer,

Meram Belediyesi dünkü gönderdiğim taleple ilgili olsa gerek aşağıdaki SMS vb. bir e-posta göndermiştir.

"Çöp Konteyneri Talebi ile ilgili isteğiniz 57284 başvuru nosu ile kayda alınmıştır. Teşekkür ederiz.

Öncelikle ben Meram Yeni Yol'a çöp konteyneri istemedim. Sakın böyle bir şey yapıp da cinayet işlemeyin.

İstediğim yaya kaldırımları üzerinde ağaç veya direklere tramvay istasyonlarında ki gibi poşetli çöp atma noktaları veya benzeri çöp kutularıdır. Bunlar 50, bilemediniz 100 metre aralıklarla konulduğunda ev bölgedeki işyerleri aracılığıyla da kontrol ve yönlendirme yapıldığında sanırım caddeye sokağa çöp atma alışkanlığını ortadan kaldırırız.

Saygılarımla”

…………

Abdurrahman Bey daha sonra bunu gönderiyor

“Sayın yetkililer

Meram belediyesine ne yazarsanız yazın gelecek cevap belli "talebiniz sonuçlandı KONYA BŞB sorumluluğundadır"

Bu böyle olmaz böyle geçiştirilmemeli.

Eğer talep doğruysa siz de arkasında durup bu hizmetin yapılmasını Konya BŞB den istersiniz.

Meram yeni yol üzerinde biraz önce Konya BŞB park bahçeler ekiplerini gördüm. Herhalde isteklerimize çözüm üretiyorlar diye de sevindim. 

Ancak sorduğumda sadece trafik lamba ve kameraların önünde engel olan dalları buduyorlar yayaların geçmesine yürümesine engel olan dallarla bitkilerle ilgilenmiyorlarmış. Lütfen Meram yeni yol a gözümüz gibi bakalım gerçi her yer önemli ancak Meram yeni yol daha da önemli.

Bu yolda battı - çıktı deformasyonları başta olmak üzere, kaldırımlar, yaya ve bisiklet sürücüsü güvenliği,  kaldırımlarda yapılacak düzenlemeler, kaldırımlara başta kafeler bölgesi olmak üzere çöp kutuları konulması (Meram belediyesi vazifesi olmamakla birlikte cadde kenarındaki evlere çöp arabaları verirken kaldırımlara çöp kutuları koymaktan aciz ve toy Konya BŞB ye atmayı iyi biliyor) vb. hizmetleri sizlerden talep ediyorum.

Bu istekler için gelip belediye önüne çöp kutusu koymak gibi bir yanlışa girmemiz gerekmez inşaAllah.”

……………

Bu dostumuz gerçekten aşırı derece şehir ve özelliklede Meram sevdalısıdır. Son derece kültürlü ve yüksek bir vizyona sahiptir. Abdurrahman Beyin Meram Belediyesinden talep ettiği konunun da başta Başkan sayın Mustafa Kavuş ve ilgili birimleri tarafından kayda alındığından yüzde yüz eminim. Küçük detaylar Meram için asla sorun olmayacaktır. Çünkü Meram bizim. Başkan Kavuş’un, Abdurrahman Beyin ve Meramlının Meram’ıdır.

AYDIN NEZİH DOĞAN BEY

YİNE MAHÇUP ETTİ

Konya Valiliği döneminde yakından tanıma fırsatını bulduğum ve Allah şahit gönlümde çok farklı bir yer bulan Sayın Valimiz Aydın Nezih Doğan Beyin zaman zaman bana yaptığı bazen sert bazen yumuşak eleştirilerini hiç unutamam.

Özellikle bazıları hep kulağıma küpe olmuştur.

Bilmeyenler için küçük bir not düşelim.

…………..

Şu anda şehrin 1 numarası olan Sayın Valimiz Vahdettin Özkan Bey’de her gün yazdığımız yazılardan memnun olmayabilir. Olmuyor da. Haa bazen çok memnun olup teşekkür de ediyor.

………………

Bizi dünde bugünde aldığımız eleştirilerden kendimize önce ders çıkartırız.

Devletin 1 numarasına karşı yazılarımızdan yorumlarımızdan hesap verirken önce hiç hata yapmamaya çalışırız. Buna rağmen bir hata var ise de o yapılan hatanın da mutlaka bilgi eksikliğinden kaynaklanması için çok küçük bir delik bırakırız.

İşte benim gönlümde çok farklı bir değer olan çok büyük saygı duyduğum Sayın Valimiz Doğan iki gün önce aradı. Zaten arayan numarada kendilerinin ismini görünce hemen toparlanmıştım.

Kendileri o her zamanki nazik ses tonu ile “Benim vefasız kardeşim gazeteci Uğur Özteke ile mi görüşüyorum?” deyince de utancımdan kafamdan ter çıkıverdi.

Evet Sayın Valimiz bir dostunun cenazesi için muhterem eşleri ile şehrimize gelmiş ve kısa bir taziyenin ardından da tekrar Ankara’ya dönüyorlardı. Kendileri ile ancak telefonla görüşmemiz nasip oldu. Ama ben yine üzerime düşeni Sayın Valimizden almıştım. Bu vesile kendilerine ve hanımefendiye en derin saygılarımı sunarım.

KONYALININ PANDEMİNDE BİLE

PARA KAZANMASININ SIRRI

KONYA POSTASI Gazetemize yönetimi ile nezaket ziyaretinde bulunan Girişimci İşadamları Vakfı Başkanı Fatih Ceylan Bey ile sohbetimiz sırasında yine lafı döndürüp dolaştırıp ekonomiye getirmiştik. Fatih Bey bu zorlu tarihi güç dönemde Konya iş dünyasının para kazandığını ihracatını artırdığını söylerken “İlk 4-5 ay zorlandık. Ama genel olarak hemen toparlandık. Silkelendik. Ve ardından tarihi girişimcilik hikayeleri yazmaya başladık. Ürettiklerimizi nasıl dünyanın dört bir tarafına gönderebiliriz sorularına cevap bulduk. Ambalajlamayı öğrendik. Farklı dillerde sunumu öğrendik. Dünya’da Çin’den kalan boşluğu Konya olarak doldurduk. Karayolu ile İngiltere’ye mal gönderen insanlarımız oldu. Kaliteli ürün üretirken ambalaj ve doğru nakliyat işini çözdük.” Diyordu.

İşte olay bu. Konyalıda ki ufuk, vizyon, çalışkanlık, cesaret dediğimizde bu değil mi?

Tabii birde fitne, fesat, kıskançlık, kısa yoldan köşe olma (!) huylarımız olmasa.

ALİ BABACAN VE KONYA EKİBİ

DEVA Partisi Genel Başkanı Sayın Babacan Akdeniz’den başlattığı yeni mini Türkiye turuna Konya’yı da dahil etmiş. Ve bize ulaşan bilgiler ve fotoğraflarda Sayın Babacan’ın özellikle bu dönemde sıkıntılı olan çiftçi, besici ve üretici ile Karapınar, Ereğli’de birebir görüşmeler yaptığını öğrendik.

Mesela yine korkunç iklim değişikliğinin en acı örneklerinden olan MEKE gölüne Sayın Babacan’ın gitmesi de burayı kendi gözleri ile de görmesi ülkemiz için önemlidir.    

Burada benim için önemli olan siyasette kendi partilerinin çatısı altında 1 numara olan liderlerin memleket meselelerinde kendilerine sunulan projelerle bilgilerle sunumlarla değil kendi gözleri ile yerinde görmeleri olduğu için Sayın Babacan’ın Konya turunu bunun için önemsedim.   

AĞZI DİLİ OLUP KONUŞAMAYAN

HAYVANLARIN VEBALİ ÇOK AĞIR OLUR  

Kendimi reklamsız iyi bir hayvan sever olduğuna inanıyorum. Yakın zamana kadar sadece kanarya, muhabbet kuşu ve akvaryumu olan Uğur Özteke, bugün kedileri, köpekleri, tavukları, horozları hatta kara kaplumbağaları olan bir fani. Hayvanların o masum ve zaman zaman aramızda dolaşın o iki ayaklılardan çok daha temiz sadık halleri de beni daha farklı yerlere sürüklüyor.

Neyse Türkiye’nin meşhur bir hayvan severi Ereğli’nin Oymalı mahallesindeki yılkı atları ile ilgili çok sayıda fotoğraf ve videolar gönderdi.

Ve korkunç insanlık dışı bu görüntülerin ardından gelen iddialar ise çok daha vahim idi. Bunu yapanlar bu kadar ortaya döküldü ise ne Ereğli’de ne de şehrimizdeki bürokratlar ve siyasiler bu işin peşini bunu yapanlara bırakmazlar diyorum.

Yarın birlikte olabilme ümidi ile bugünlük hoşça kalın.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Aslında herkes dâhidir. Ama siz kalkıp bir balığı ağaca tırmanma yeteneğine göre yargılarsanız tüm hayatını aptal olduğuna inanarak geçirecektir.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?     

Trafiğin yoğun olduğu ve akışın olduğu saatlerde yayalara yol verme işine net bir çözüm yolu bulabildiğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.