BASINDA UNUTULANLAR

Kültür ve Turizm Derneği arada bir adını duymuşluğumun dışında nedir, ne değildir bilmem. Yıllar öncesinde aynı adla faaliyet gösteren faydalı  bir dernek vardı, bu dernek o dernek midir onu da bilmiyorum.

Hakkında yeterince bilgi sahibi olmadığımız söz konusu dernek tarafından geçenlerde rahmetli gazeteci büyüğümüz Ali Rıdvan Bülbül vefat yıl dönümünde mütevazı bir programla anıldı. İyi yaptılar. Meslek örgütlerinin yapması beklenen bir anma programı Kültür ve Turizm Derneği tarafından yapıldı.

İlgili meslek örgütleri dururken, Kültür ve Turizm Derneği ne alaka diyebilirsiniz? Rahmetli çok yönlü bir gazeteciydi. Burası  böylede keşke ilgili meslek örgütleri mesela uzun yıllar başkanlığını yaptığı Gazeteciler Cemiyeti de bu faaliyetin içine alınmış olsaydı. Aralarında böyle bir temas oldu mu? Olayın bu kısmını bilmiyoruz.

Programın mütevazı olduğuna gelince.

Davetli olmadığımız için programa katılma imkanımızda olmadı. Bir haber sitesinden okuduk rahmetli Ali Rıdvan Bülbül’ün vefat yıl dönümünde anıldığını. İlk dikkatimizi çeken kızı Gül Hanım oldu. Sonrada meslekten birkaç arkadaşın konuşmacı olduklarını gördük.

Rıdvan Bülbül abiyi anma programı bu kadar sığ olmamalıydı. Farklı kurumlardan konuşmacılarla birlikte, anma programının yapıldığı salona çok sayıda davetlinin katılması sağlanabilirdi. Şehre ilk gençliğinden vefatına kadar kalemiyle hizmet eden önemli bir gazeteciyi anma programı onun adına yakışır olmalıydı.

Ali Rıdvan Bülbül’ün sağlığında  kurulması ve gelişmesi için emek verdiği üniversiteler, şehre gelmesinde/kazandırılmasında kalemiyle önemli destek sağladığı kuruluşlar onun vefat yıl dönümündeki programa içerik ve zenginlik kazandırmış olurdu.

Ayrıca eski/yeni kuşak gazetecilerin söz konusu programa  katılmaları sağlanabilirdi. Yerel basında geçmişteki yaşanmışlıklar hakkında  bilgi edinme fırsatı yaratılabilirdi. Nereden bakarsın sığlık. Dostların bir araya getirildiği bir program.

GEÇMİŞTE KALANLAR

Rahmetli Rıdvan abiyi genç yaşlarda tanıdık. O yıllarda Fatih Çarşısında bir bürosu  vardı. Şehirde çok az sayıda, 25-30 kadar gazetecinin  en popüler ve ünlü olanıydı. Sonraki yıllarda, yaşlanana kadar da böyle oldu. Yazardı, şairdi. İletişim kapıları her görüşten insana sonuna kadar açıktı. Bilgiyi paylaşırdı.

1983 yılında Milliyetçi Demokrasi Partisinden milletvekili adayı oldu ama seçilemedi. Sonraki yıllarda o dönemin yerelde Amiral Gemisi olan bir gazetede 15 yıl birlikte olduk. Onun Gazeteciler Cemiyeti başkanlıklarının birinde yönetimde birlikte çalıştık.  Ruhu şad olsun.

Yeri gelmişken geçmişte yerel basına hayat veren rahmetli gazeteci büyüklerimiz Ziya Tanrıkulu, Mustafa Naci Gücüyener, Adil Gücüyener , Mehmet Gazel, Galip Yenikaynak, İbrahim Sur, İhsan Kayseri ve daha başkalarını rahmetle anıyorum.

Geçmişte kalanları anma geleneği oluşturulmalı. İyi olur