BAŞKAN ALTAY’A SINIRSIZ ÖZGÜRLÜK
08 Temmuz 2019, Pazartesi 09:07Önce şu yeni genel sekreter olayına bir bakalım.
KOSKİ’nin başında bulunan Ercan Uslu Büyükşehir Belediyesi genel sekreterliği görevine getirildi. Belediyenin başkanlıktan sonra 2. Önemli makamı olan genel sekreterlik makamı sekiz aydır boş tutuluyordu. Uzun bir süredir vekaletle yürütülen genel sekreterlik makamına nihayet bir atama yapılabildi.
Bugüne kadar belediyede çok sayıda önemli idari tasarruflar yapıldı. Görevden alınanlar, alınanların yerlerine yeni atananlar oldu. Genel sekreterlik makamına dokunulmadı ve bekletildi.31 Mart’ta yapılan yerel seçimlerden sonra bu makama Ankara’dan ve muhtemelen de Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan bir bürokratın atanacağı iddia edildi.Bu iddia başkanlık makamı tarafından ne yalanlandı, ne de doğrulandı.
Başkan bey iki numaralı koltuğu kime vereceğine en sonunda karar verdi ve Ercan Uslu’ya o koltuğu teslim etti. Daha önce yaptığı atamalarda hiç bu bu kadar uzun süre düşünmeyen başkan bu sefer çok düşündü. Anlaşılan başkan genel sekreterlik makamına çok önem veriyor. Bu yüzden olmalı ki kendi makamından sonra gelen bu makama oturtacağı adam üzerinde çok düşündü ve o mutemet adamı çok aradı. Peki yaptığı doğru mu, haklı mı? Hem doğru hem de haklı. Her yönetici sırtını rahatlıkla dönebileceği ve güvenilirliği bilinen insanlarla çalışmak ister.
Gelelim Ercan Uslu’ya..
Ercan beyin insan olarak kalitesine az rastlanan bir babası var. Babası, Mehmet Amcayı 40 yılldan fazladır tanırım ve kendisiyle komşuluk yaptık. Fedakar, samimi ve dost canlısı bir insan. Etrafında bulunan ve yeni tanıştığı insanlarla çocuklarını anlatarak iletişim sağlamayı düşünmeyen, kendine has ve çok özel bir insan. Demem o ki Ercan beyin baba tarafından kumaşı sağlam. Bu arada diğer aile mensupları hakkında bilgi sahibi olmadığımızı da söylemeliyim.
Peki ya Ercan Beyin kendisi..
Her şeyden önce çok eski bir belediyeci. Neredeyse 30 yıldır belediyede.
Belediyede mühendis olarak bir çok görevde bulundu.. Çok sayıda dairenin başkanlığını yaptı.Kendisini iyi yetiştirdi. Geniş kitlelerle ve farklı dünya görüşüne sahip insanlarla iletişim ve temas sorunu olduğu adının geçtiği ortamlarda konuşuldu. Fakat hiç bir ortamda onun nitelikleri ve dürüstlüğü hakkında olumsuz konuşan insan olmadı . Uslu, yıllardır takip etmeye çalıştığımız belediye bürokratları arasında farklı konuma sahip ender bürokratlardan birisi oldu her zaman. Dolayısıyla genel sekreterlik makamı için başkanın iyi bir tercih yaptığı söylenebilir..
Uğur İbrahim Altay’a ”belediyenin hafızasını sildi, kaybetti, yok etti” şeklinde eleştiler yöneltiliyordu. Başkan, önce Selim Büyükkarakurt gibi işinin profesyoneli olan bir ustayı yeni dönemde elde tutarak, muhafaza ederek bu eleştirileri bertaraf etme yoluna gitti. Karakurt, belediyenin hafızası olan bir kaç isimden birisiydi. Ercan Uslu’da tıpkı Büyükkarakurt gibi belediyenin önemli hafızalarından olan bir bürokrat ve belediyeciliği her konuda çok iyi biliyor. Böyle donanıma sahip başka bürokratlar da var. Bu şunu gösteriyor: Büyükşehir Belediyesi’nde hafıza kaybı öyle iddia edildiği gibi olmayacak ve yaşanmayacak.
Sıra gelmişken Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay’a parti teşkilatlarının, milletvekillerinin, kamuoyunun verdiği” sınırsız özgürlük alanı” diyebileceğimiz ve çok az belediye başkanına nasip olan konudan söz edelim..
Uğur bey geçen yıl Büyükşehir Belediye Başkanı olarak göreve başladıktan sonra Özel Kalem Müdürü başta olmak üzere bazı daire başkanlarını görevden aldı ve yerlerine yenilerini atadı. Kimseden “tık” çıkmadı.
Uğur bey, 31 Mart’tan sonra 19 daire başkanını görevden aldı kimseden “tık” çıkmadı.
Uğur bey, 72 şube müdürünü görevden aldı yerlerine yenilerini atadı kimseden “ tık” çıkmadı. Uğur bey, belediyenin iştiraki olan dokuz şirketin yönetim kurulu üyelerini değiştirdi ve kendine yakın adamları eğitim durumuna, bilgisine ve o işteki tecrübesine falan bakmadan, yeterlilik aramadan şirket yönetim kurulu üyesi yaptı kimseden “tık”çıkmadı.
Uğur bey, şirketlerin başında bulunan müdürleri, genel koordinatörleri görevden aldı ve onların yerine kendisine yakın adamları getirdi yine kimseden “tık” çıkmadı.,
Bütün bu süreçlere parti il teşkilatının müdahale beklentileri oldu ama İl teşkilatı “ölü teşkilat” numarası yaptı.
Bu sürece “Tahir bey, Ahmet bey, falan bey mutlaka müdahale eder” beklentisi oldu. Tahir bey, Ahmet bey, hiç kimse falan bey herhangi bir müdahalede bulunmadı.
Başkan Uğur İbrahim Altay sonuçta neyi nasıl yapmak istediyse, nasıl düşündüyse öyle yaptı.Eskiden böyle değildi ve hiç böyle olmamıştı. Bu uygulamaların geçmişte örneği ve benzeri yok.Belediye başkanları ;parti il başkanı, partili milletvekilleri ve partinin ileri gelenlenlerinin görüşünü alarak, istişare ederek yani sorarak, danışarak idari tasarruflarda bulunurdu. “Ben yaptım, oldu”gibi bir anlayış hakim olmadı hiç bir zaman. Mesela Tahir bey geçmişte il başkanlığı yaparken, Büyükşehir Belediye Başkanı başta olmak üzere, merkez ilçe belediye başkanlarını her hafta parti il teşkilatına çağırır,üst düzey belediye bürokratlarının durumu dahil, o hafta belediylerde ne yapıldığını ve ne yapılması gerektiğini konuşurdu, konuşulurdu.
Başkan Altay’ın bugün sonuna kadar kullandığı sınırsız bir özgürlük alanı var.Her istediğini hiç kimseyle istişare etme gereği duymadan yapabiliyor.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.