BAŞKAN KAVUŞ’U DİNLEDİK
20 Eylül 2019, Cuma 08:4909 Eylül 2019’da yazdığımız “Gedavet Konutları ve Kavuş” başlıklı yazımızı yaklaşık 700 okuyucu tıklamış.. İnternet ortamında bu iyi bir okuyucu sayısı. Sözünü ettiğimiz yazıyla ilgili tepki ve açıklamaları ve bizim değerlendirmemizi bu yazının sonunda okuyabilirsiniz.
Önce bugünkü yazıya dönelim..
Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş önceki gün gaztemizi ziyaret etti. Muhtemelen her gazeteye gitti ya da gidecek. Başkan göreve gelişinin 6. Ayı münasebetiyle bu ziyaretleri planlamış.Yani çok özel bir nedeni yok. Kavuş’un bu medeni davranışı ve iletişim tarzı temenni edelim ki örnek alınsın.
Demeyecektim ama baktım ki demesem olmayacak. Çünkü bunun tam yeri ve zamanı..
Kamu yöneticilerinin ve özellikle de seçilmişlerin bir kısım medya ile kucaklaşırken, bir kısmından da köşe bucak kaçması hoş olmuyor. Sırıtıyor ve doğal olarak tarih de bir yerlere kaydediyor böyle davranışları “Gün gelir, lazım olur” diye..
Başkan Mustafa Kavuş geldi..
Gazetede arkadaşlarımızla birlikte oturduk, konuştuk.
Arkadaşlar çeşitli sorular sordu başkana o da sorulan her soruya açık yüreklilikle ve samimi bir şekilde cevap verdi. Ne biz soru sormaktan kaçtık ne de o sorulara cevap vermekten kaçtı. Anlayacağınız samimi bir sohbetimiz oldu başkanla..
Başkan, tertemiz bir insan ve kaliteli bir su kadar berrak.
Kafasının başka bir noktasında, başka bir plan falan yok.
Hinlik, kurnazlık ve sinsilik falan yok.
Yani “olduğu gibi görünen/ göründüğü gibi olan” bir insan.
Dolayısıyla siyaset dünyası için, insani meziyetler bakımından kalitesi yüksek bir kumaş. Herkese eşit mesafede, saygılı, mütevazı, dürüst ve düzgün bir insan. “İnşaallah bozulmaz.” Mesela, “Siyaset yaparken, hadi bir de saklı gizli ticaret yapalım” falan demez.
Neyse..
Meram Belediyesi Mustafa beyden önceki son iki başkan döneminde çok kötü günler yaşadı.
Belediye’nin menkul ve gayrimenkul imkanlarının “har vurulup, harman savrulduğu” iddiaları ayyuka çıktı. Sözünü ettiğimiz dönemlerde eldeki, kasadaki paralar harcandığı gibi, belediye de borçlandırıldı. Yetmedi, AK Partili ilk başkan döneminde elde edilen ve kazanılan gayrimenkullerden satılanlar oldu. Hani derler ya “Para su gibi harcandı” diye.. Sınır tanımayan israfla ilgili sözler belediye bürokratları arasında konuşulduktan sonra, sokaklara taştı. Belediye şehirde yaptığı hizmetlerle değil, savurganlıkla anıldı ve konuşuldu.
31 Mart 2019’da Mustafa Kavuş Meram Belediye Başkanı olduğu gün, kendisi için “Ateş kazanının içine düşen adam” demiştim. İddialara göre Mustafa Kavuş’a giden başkan, 100 trilyon borcu miras olarak bırakmış. Tabi bir de satılan arsa ve arazilerden gelen onlarca trilyon para vardı. Belediyenin daha başka gelirleri de vardı. Ne oldu, ne yaptılar önceki iki başkan? Hangi hizmetleri yaptılar ki, bu kadar çok harcadılar ve bir o kadar da belediyeyi borçlandırdılar? İşte biz bunları bildiğimiz için seçildiği gün yeni başkana “Ateş kazanının içine düşen adam” demiştik..
Yeni başkana kalan sorunlu miras yalnız borç mu?
Elbette değil..
Başka ve çok önemli sorunlu miraslar da var..
Onlar ne mi?
Mesela, Şükran Mahallesi rezaleti... Şükran Mahallesinin Kentsel Dönüşüm Programı için o gün 5 trilyon harcandığı iddia edilmişti. Pahalı kürsüler yapılmış, sanatçılar, tiyatrocular falan getirilmişti.
Sonuç ne?
Şükran Mahallesi sorununu çözemeden gitti birileri. Mahalle komada..
Aksinne Konut Projesi komada.
Uluırmak projesi komada.
Meram Yaka’da bulunan Kültür Merkezi Projesi komada.
Bu kadar kötü miras için geride kalanlara “Allah sabır versin. Böyle kaderin içine tükürüyüm!” denmez de, ne denir?
Geçmiş yönetim zamanında Kentsel Dönüşüm alanlarında kurulan ve bitirilemeyen kooperatiflerdeki hak sahipleri için, yarın bir de kira ödemesi başlarsa ne olacak? Böyle yerlerde belediyelerin inşaatı 18 ay da tamamlayıp, hak sahiplerine teselim etme şartı var. Teslim edemezse hak sahiplerine belediye her ay kira ödeyecek.. Bu nasıl miras böyle? Reddi Miras hakkı da yok yeni yönetimin.
Bunca kötü mirastan sonra Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş sabırlı ve iyimser.
Gazetemizi ziyareti sırasında “Kısa,orta,uzun vadeli programlar” yaptığını, sınırlı kaynakları verimli kullanarak ve zamana yayarak sorunları mutlaka çözeceğini söyledi bize. Bu arada bir de piyasalarda yaşanan ekonomik zorluklar var. Belediyenin elinde kıymetli arsalar ve araziler var. Fakat alan yok. Biraz satabilseler rahatlayacaklar.
Ne diyelim..
Allah başkanın yardımcısı olsun. Başkan son derece iyi niyetli, dürüst ve hasbi..
GEREKLİ GÖRDÜĞÜMÜZ BİR AÇIKLAMA... 09 EYLÜL 2019 tarihinde yazdığımız GEDAVET KONUTLARI VE KAVUŞ başlıklı yazımız, farklı kesimlerden farklı tepki gördü..
Öncelikle şunu belirtmeliyim... Bu tepkiler normal.. Etkinin olduğu yerde tepki de olur. Bir yazıya başlamadana önce, konunun önemine göre bilgi edinmek bakımından konuyu bilen ve takip eden en az 2-3 insanla görüşme yapma alışkanlığı olan birisiyim. Söz konusu yazıya başlamadan önce de belediyenin eski ve yeni bürokratları ile görüştüm. Konu hakkında bilgi almaya çalıştım. Bana hak sahiplerinden ellerinde varsa isim vermelerini, yoksa bulmama yardımcı olmalarını istedim.Ama bu mümkün olmadı
Ortada Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 6 dosya üzerinde yaptığı bir çalışma ve aldığı bir karar vardı. İlgili taraf Meram Belediyesi’nin bu karara Yargıtay 13 Hukuk Dairesi nezdinde itiraz ettiği ve dosyayı geri gönderdiği bilgisine ulaştım. Elimde bir bu belge vardı. Kesinleşmiş bir mahkümiyet kararı da yoktu ortada. Ayrıca o yazıda hak sahiplerini itham edici “Yok böyle bir dünya” sözü falan da hiç geçmedi. Ne geçti? “Uyanıklar,kelepir,tamahkar, ipe sapa gelmez” gibi sözler geçti. Kimin için kullandık bu sözleri? Kooperatifin tökezlediği, battığı, yüklenici BOYTAŞ’ın kaçtığı ve olayın mahkemeye intikal ettiğini bildiği halde, 2015 yılında Gedavet’ten konut alanlar için söylenmiş sözlerdi, o sözler..
Konuya hassasiyet gösteren yurt içinden ve yurt dışından söz konusu yazımızla ilgili görüş ve tepkilerini dile getiren okuyucularıma teşekkür ediyorum. Ha.. Bir de Hayri K. adlı arkadaş var. Ne olur okuduğunu iyi anla.. Ben ne dedim yazıda.. ‘Son kararı Yargıtay 13. Hukuk Dairesi verecek.’ Hayri bey sen de aynı şeyi söylemiyor musun?
Hak sahipleri bizi bilgilendirirse, dosya, belge getirirse memnun olur ve onu da yazarız.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.