BAŞKAN TORU YIKTI GEÇTİ …

Hafta sonu inanılmaz bir düğün dernek nişan töreni trafiği vardı. Bugün yazımıza izninizle bu yoğun mutlu
günlerin gecelerin şehre yansımalarından söz ederek başlamak istiyorum.
Hoppalaaa… Neden? Niye? Sorularınızın cevabını da yazımızın içerisinde bulacağınıza inanıyorum.
YUNUS DEREBAĞ’IN ASALETİ
İş dünyasından önce spor aksiyonları ile tanıdığım genç ve karizmatik iş adamı Yunus Derebağ’ın hafta
sonunda biricik kızı Zeynep’in yine sevilen saygın iş adamı büyüğümüz Mazlum Mutluer’in yakışıklı oğlu
Nazım ile evlilik yolundaki ilk ciddi adımları nişan töreninde idik.
Törene özenle çok seçkin ve müstesna bir davetli topluluğu katılmıştı. Muhteşem bir tören oldu. Derebağ
ve Mutluer soyadlarına yakışır ağırlıkta idi. Tabii Konya dışından gelen davetlilerde geceye renk
katıyorlardı. Bürokrasiden iş dünyasına hatta bazı seçkin spor yöneticilerine kadar şehrin ağır isimleri
burada idi.
İSMAİL NÜKTE’NİN MUTLULUĞU GÖRÜLMEYE DEĞERDİ
Yine hafta sonunun muhteşem törenlerinden tarafsız mutluluklarından birisi benim için çok önemli farklı
bir dost olan Sayın İsmail Nükte abimin oğlu Faik’in dünya evine girme töreni idi. Selçuklu Belediye
Başkanı Ahmet Pekyatırmacı Beyin kıydığı nikahın şahitliklerini de Başkan Yardımcısı Ali Göksuçukur,
Ahmet Şekeroğlu ile Ahmet Nükte yaptılar. Bu törenle Nükte ve Turan aileleri dünür oldular. Gecenin
mutluluğu gerçekten görülmeye değerdi.
FATMA TORU KONYA’YI SALLADI
Meram Belediyesi eski Başkanı Fatma Toru Hanımda hata sonu evladını mutluluklar kervanına dahil eden
isimler arasındaydı. Fatma - Mehmet Toru çifti yakışıklı evlatları Mustafa’yı Fatma Rasim Sarıaltın çiftinin
güzel kızları Şahide ile dünya evine girmenin haklı gururunu yaşıyorlardı.
Fatma Hanım bizi de nazik ve ısrarlı bir şekilde nikah törenine davet ettiği için bizde orada idik.
Bu tören sıradan bir nikah töreni değil idi.
Niye değildi?
Birincisi klasik olarak siyasilerle makam sahipleri ile görev başında iken biz hep ters düşeriz.
Yazılarımızla, haberlerimizle, yorumlarımızla “muhalefet ve tehlikeli” damgasını yeriz. Ancak gerçek
samimiyet o makam o unvan gittikten sonra ortaya çıkar.
Fatma Hanım içinde bu kural işledi.
Meram Belediye Başkanlığından sonra biz Fatma Hanım ile evlatları ile eşi ile çok daha samimi
sohbetlerde bulunduk. Gerçek dostluk ağları kuruldu.
İkiiiii; bu tören şehir için özelliklede AK Parti için önemliydi.
Maalesef Başkanlık gidince parti içerisinde belli bir grup Fatma Hanımı yargısız infaz etmişlerdi. İşin
özünde bizim bildiğimiz cenahta asla böyle bir şey yoktu.
Bu yüzden AK Parti Konya’nın bu davete icabeti çirkin şehir efsanesinin test edilmesi yönünden de
önemliydi.
Ve bu tören o çirkin dedikoduları tek kelime ile yıkıp geçti.
Fatma Hanımın bu anlamlı gününde AK Parti Konya nerede ise bir tam kadro salondaydı.
Nikahı Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay Bey bizzat kıyarken, AK Parti İl Başkanı Sayın Angı
eşi ile, Konya milletvekilleri Tahir Akyürek ve eşi, Uğur Kaleli ve eşi, Hacı Ahmet Özdemir, Mustafa
Kabakçı, eski Meram Belediye Başkanı Refik Tuzcuoğlu ve eşi, Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş,
Hasan Kılca benim görebildiğim resmi AK Partili isimler idi.
Tabii ki Baro Başkanı Mustafa Aladağ’dan MÜSİAD Başkanı Mehmet Hilmi Kağnıcı’ya oda ve dernek
başkanlarına şehrin A protokolü buradaydı.

MHP’DE TAM KADRO FATMA HANIMIN YANINDAYDI
AK Parti böylesine gövde gösterisi yaparken ortak MHP’de Fatma Hanıma anlamlı bir destek veriyordu.
MHP Eski Genel Başkan yardımcısı ve Konya Milletvekili Servet Turgut, İl Başkanı Remzi Karaaslan, Hasan Özdemir,
İl ve ilçe yönetim kurulu üyeleri anlamlı günde idiler.
İŞ DÜNYASIDA VARDI
Davetliler çok seçkin idi. Bir ara iş dünyasını temsilen Konya’nın yıllardır önce Milli görüş ve ardından da
AK Parti’nin kuruluşu ile burada gördüğümüz Hasan Hüseyin Karapınar Bey eşi ve kızı ile başta olmak
üzere iş dünyasının ağır abileride nikahtaydılar.
BASINDAN DA İKİ KİŞİ İDİK
Bu kadar ağır isim nikahta olurda kambersiz düğün olur muydu?
Konya basınını temsilen KON TV Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Özer Bey ve bendeniz hem protokolde
hem de nikah şahitleri arasındaki yerimizi alıyorduk. Ama bizim masanın en ağır ismi ise benim için çok
değerli büyüğüm Ali Ataman abim idi.
BAŞTA UĞUR BAŞKAN, TAHİR ABİM VE …
Bugün bu konuya girmeyeceğim ama en başta Uğur İbrahim Altay Başkan, Tahir Akyürek Beyler olmak
üzere AK Partinin dünkü ve bugünkü “AĞIR VE DERİN” isimlerinin bana karşı samimi davranışları bayram
öncesi çok anlamlı birer “bayram şekeri” oldu.
Bize böyle gerçek samimi isimler gerek. Gerisi sokakta çok.
………..
Son söz.
Fatma Hanımı kendi adına yürekten kutluyorum.
Bu tören çok anlamlı idi ve görmesi gerekenler gördü.
Sayın Başkanım tekrar tebrik ederiz hayırlı uğurlu olsun inşallah.
(Orada göremeyerek isimlerini yazamadığım dostlardan ise özür dilerim)
DEVA’DAN BAŞKA KİMSENİN UMURUNDA DEĞİL MİYİZ?
Malum Sayın Cumhurbaşkanımızın son ekonomik tedbir paketi ile bir dizi yeni kararlar açıklandı. Bu
karar açıklanır açıklanmaz o günden bugüne bakıyorum da uygulamaya konulan ilk madde gazetelerin
musluğunun kapatılması oldu.
1.5 lira verip gazete alınması bile durduruldu.
Ve o günden bu güne dikkatle izliyorum en başta bizden yani basın camiasından olmak üzere hiçbir
Allah’ın kulundan ses gelmedi. Duvardan ses geliyordu siyasetten bizimkilere (Merhaba Gazetesi hariç) tık
yoktu.
Yine eğer diğer siyasilerden olupda atladıklarım varsa onlardan özür dilerim DEVA İl Başkanı Dr. Seyit
Karaca bu paketin özellikle yerel basında gazete aboneliğinden ilan reklam işine bizlerin dilimizin
boğazımıza kaçmasına vesile olacağına dikkat çekiyordu.
Tabii bu arada Büyükşehir Basın Yayın Daire Başkanlığı hukukçuları ile bu konuda çalışma yapıyor.
Sitemim asla en başta Belediyelere değil. Zaten yerel basına bir gerçek anlamda destek verenler var
birde yılda 100-200 lira yemek parası verir gibi 365 gün haberlerini yaptırıp sonrada “tuvalet kağıdı” gibi
kullananlar.
Esas canımı yakan konu bunlar.
İşin doğrusu bunlar çok akıllı.
Çünkü biz akılsızız.
BİN BİNLER BURAYA MI BAĞLANIR?
Çok değerli bir abim bu ve bunun gibi dört beş kare fotoğraf gönderdikten sonra

“Selamlar Uğur abim.

Burası Şefik Can caddesindeki park. Bin binciler burayı Dingonun otoparkı mı zannediyorlar?
Çimenlerin üzerine gelişigüzel bırakıp ağaçlara yayılsın çimenlerde diye mi bağlıyorlar?.
Yarın o emek zahmet yetiştirilen çimleri otobana çevirirler.
Bağ yolu olur çimen- mimen kalmaz dımdızlak olur oraları.
Yol üzeri bir levha yada direk vb. bağlanmalı bunlar”. Diyordu.
Sonuna kadarda haklıydı.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Bazı rüyalar gerçek ise kabuslar nedir?
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Hastanelerde özellikle acil servislerde en zor durumdaki çaresiz hasta yakınları o zor anlarda bile
bencillikten ve bir kişinin önüne geçmenin insanlık olmadığını anlayabildikleri zaman daha iyi ADAM
oluruz.