BAYRAMI DA GERİ DE BIRAKTIK

Bu yılın da dini bayramlarını geride dün itibariyle geride bıraktık. Pazar günü başlayan Kurban bayramı Çarşamba günü sona erdi. Bayram tatilinden bahsedecek olursak çoğu kesimin tatili pazartesiye kadar devam. Ama bir o kadar çalışanın da tatili bitti biz basın çalışanları gibi. Mesai başını tutanlar oldu tabi.

Bayrama gelince insanlar mutsuzdu sanki. Ya da bana öyle geldi bilmiyorum. Tabi bu mutsuzlukta ekonomik sıkıntılar başköşede idi. Yanı sıra birde aşırı sıcaklar kabus gibi çöktü üzerimize. Ne yaptığımız işten ne de tatilden keyif aldık. Sıcakla savaşa girdik adeta. Kurbanın böyle yaz aylarına denk gelmesi bunaltıcı olduğu kadar bir de eti bozulacak telaşı yaşatıyor. Kimi görsem bir telaş bir acele işin içinden çıkmaya çalışıyor. Neyse öyle ya da böyle bir şekilde halledilip bitirildi.

E bu bayram işli bayram der zaten büyüklerimiz hep. Gerçekten öyle işler bitince bir ohh çekip ziyaretler başlıyor ancak. Fakat gözümden kaçmadı ziyaretlerin de öyle tadı tuzu yoktu sanki. Bilmem artık işten güçten mi yoksa sıcaktan mı ama kimse kimseye selam vermez bir halde idi. Zoraki bildikleri bir iki büyüğü yarım saatte gönülleyen firarda.

Parklar bahçeler dolu dolu. Evlerde tek ışık yok. Herkes kendini atmış bir yere çekirdek ailesi ile. Bilemedim bayram böyle bir şey miydi. Sanki benim çocukluğum çok eski olmasa da böyle değildi.

İki elin kanda da olsa annemin sürükleyerek götürdüğü büyüklerimiz vardı mesela gözleri yollarda kalır bekler onlar büyük diye.

Şimdiki ailelere bakıyorum çoluk çocuk hak getire. Sorsan evden çıkmaz sıcakta gelmez kimseyi tanımaz. Ee bizde tanımazdık ama zorla tanıtırlardı. O zaman tabi bizde kızardık ama seçim hakkımız olmadığı için sesimiz bile çıkmadan düşerdik yola. Şimdiki gençleri sıkıyorsa çıkar evden suratları dokuz avradı evden kovmuş gibi yeminle…

Gerçi artık ailelerde tatil tufanı var. Çocuklar ne yapsın tatil daha cazip geliyor haklı olarak.

Oteller full çekiyor yollar desen gittiğin tatili unutturacak kadar eziyetli. Ama yine de gidiliyor işte valizini alan yollarda. Evinde bir hoş geldiniz diyecek tanıdık yüz bekleyenler daha çok bekler….

Tatile gitmeyin demiyorum tabi ki gidilecek ama ikinci günde kaçarmışçasına değil bence. Bir denge kurulmalı ama işte o denge pek umurumuzda değil. Boş otel oda birazda bütçeye uygunsa kaçıncı gün olduğu kimin umurunda.

Neyse nerde o eski bayramlar moduna bürünmeden hemen u dönüşü yapıp konuyu kapatayım. Sonra derler adama kaç bayram gördün de bu bayramları eleştiriyorsun diye. Gerçi bende derim çok bayram görmedim belki ama adap yol yordam gösterdiler diye ama yol çalımlı girmemek en akıllısı.

İyi kötü sıcak yorucu derken geride bıraktık bu bayramı da. Daha nice bayramlar sevdiklerimizle kaliteli güzel geçmesi dilğiyle…