Beynelmilel Siyonist Direktifler (3)
15 Kasım 2019, Cuma 08:55Sanat zayıflatılıp, edebiyat müstehcen ve şehevi bir hale sokulacak:
Yine bir Yahudi oyunu olarak, Yahudi’yi en fazla müdafaa eden İngilizler, sömürgelerinde Tarih ve Edebiyat fakültelerini açtırmazlar, burada okuyacak talebelerin, mutlaka İngiltere de eğitim görmelerini (burslar vererek, çeşitli imkânlar sağlayarak) temin ederlermiş. Çünkü tarihi ve edebi zevklerini iyi bilen bir millet, kendi benliğini bulur, özünü tanır ve hiçbir milletin egemenliği altında yaşamaya katlanmazmış.
Fakat bugün edebiyat ve sanat ne hale getirilmiş ki; “Otuzun üzerinde kız ve çocuk öldüren bir caninin hapishanede çizdiği ve hiç bir sanat değeri olmayan resimlerin yüz binlerce dolara kapış kapış satıldığı, yine genç ve çocuk 18 erkeği öldürerek buzdolabına koyup, sonra bunları parça parça yiyen bir yamyamın cinayetlerde kullandığı bıçakların, kurbanlarının etlerini sakladığı buzdolabının, etleri kaynattığı tencerenin, yerken kullandığı çatal ve bıçakların, tabakların açık artırmada binlerce dolara satılması ve insanların bu eşyaları alabilmek için bir birleriyle yarışması insanlığın ne hale geldiğinin göstergesidir.”(1)
Avusturya da kendi öz kızını evinin bodrumuna kapatıp 24 yıl tecavüz eden, hiç dışarı çıkarmayan ve bu ilişkilerden 7 çocuk sahibi olan Josef Fritzl’in (73) kirli anıları, 4 milyon Avro’ya satışa çıkarıldı. Yukarıdaki misallerde olduğu gibi, onunda kısa zamanda müşteri bulacağına kesin gözüyle bakabiliriz. Çünkü Cenâb-ı Allah’ın: “Onlar hayvanlardan da aşağıdırlar”(2) diye vasıflandırdığı bazı insanlar, hayvanları solladılar ve bu hususta kendilerine rakip tanımıyorlar. Tabi bu hususta da medya ve Internet patronu Siyonistler baş rolü oynuyor.
Mukaddesata saygı kaldırılıp, hürmetle anılan kişiler hakkında adi ve bayağı vakalar uydurulacak:
Muharref Tevrat da aynı şeyleri söylüyor: İslam âleminde, özellikle memleketimizde sevilen, sayılan, hürmet edilen, arkasından gidilen muhterem kişiler ve din adamları hakkında zaman zaman çıkan asılsız ve karalayıcı iftiraların kaynağı da bunlardır. “Kıyamet hacı ile hocadan kopacak. Hocanın dediğini tut da, gittiği yoldan gitme. Ele verir talkını, kendi yutar salkımı. Örümcek kafalı, gerici, yobaz, bağnaz, mürteci...” gibi din adamlarını tahkir ve terzil eden sözlerin temelinde de bu felsefe mevcuttur. Çünkü bu Siyonistlerin dini görevidir. Tevrat’tan şu bölümlere bir göz atalım:
“Ve reislerini ve hikmetli adamlarını valilerini ve kaymakamlarını ve yiğitlerini sarhoş edeceksin. Ebedi uykuya dalacaklar da uyanmayacaklar.”(3)
“İçkiyi helak olmak üzere olana ve şarabı canında acılık bulunanlara verin. İçsin ve kâfirliğini unutsun. Ve artık yorgunluğunu anmasın”(4)
Hudutsuz bir lüks ve baş döndürücü modalar icat edilip, çılgınca sarfiyat teşvik edilecek:
Yahudi’nin bir numaralı hedefi Türk milleti olduğu için, Lüks ve israfa bağımlı yapabilmesi için de en çok bizim milletimiz üzerinde duruyor, bizi denek olarak kullanıyor ve bu hususta da başarıya ulaşmış durumda. Sözlerimizin ispatı kabilinden birkaç misal sunuyorum:
Kurban ve Zekât bağışı toplayabilmek için Almanya’ya giden Kızılay ekibi, o tarihte oda fiyatları 300 Ero olan Frankfurtta Lindner otelde kalırken,(5) Mevlânâ’yı ziyaret için Konya’ya gelen İspanya Kraliçesi 5 yıldızlı otellerde değil de çok mütevazı butik otelde kalmıştır.(6)
Balkan savaşlarında 5 gün ağzına ekmek alamayan ve “bir parça ekmek” diye bağıra bağıra şehit olan askerlerin(7) torunları bugün sadece İstanbul’da Norveç’in bir günde tükettiği ekmeği bir günde çöpe atıyor.(8)
Cumhuriyetin ilk yıllarında İçişleri Bakanı Fethi Okyar 17.5 liraya makam odasına bir kalem takımı alınca Meclis “bu israftır” diye ateş püskürmüştü.(9) Ama 2000 li yıllarda bile, milli geliri bizden 9 kat fazla olan İngiltere'de başbakanın özel uçağı yok, fakat bizim vardır.(10)
Dip notlarda belirtilen tarihlerde: THY da, 68 uçak varken, 700 pilot vardır.(11) Bizim bakanlıklarda 448 makam arabası varken, Japonya'da 44 makam arabası vardır.(12)
Dipnotlar:
1- İsmail Yediler, “Göze Takılanlar” Zaman Gazetesi, 3 Eylül 1994; İbrahim Refik, “Tarih Şuuruna Doğru-2”, Albatros Yay. 7. Bas.İst. 2001, s.91.
2- A’raf 7/179.
3- Tevrat, Yeremya, Bab 51, ayet 39.
4- Tevrat, Süleyman Meseleleri, bab 31, ayet 6-7.
5- Milliyet, Melih Aşık 20.09.2007
6- Kerem Pulgat, Konya, (DHA) Milliyet 26.09.2007
7- İlhan Bardakçı, “Tarihten Bugüne”, Türk Edebiyatı Vakfı Yay. İst. 2004, s.121.
8- Zafer Dergisi, sayı 138, s.36.
9- Bütün Dünya Dergisi, Nisan 2006, sayı 4, s.38.
10- Milliyet Gazetesi, 05.08.1998
11- Melih Aşık, Milliyet Gazetesi, 27.02.2002
12- Milliyet Gazetesi, 24.03.1995
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.