Bir Hikaye …. Erasmus’la Hep İleriye…
29 Temmuz 2021, Perşembe 08:59Yıl 2018 Ekim ayıydı. Projeci 3 arkadaşla birlikte nasıl bir Erasmus Plus projesi yapalım derken eğitimde öğretim metotlarından biri olan Flipped Learning karşımıza çıktı. Son yıllarda özellikle yüksek öğretim ortamlarında sıkça adı geçen ters yüz edilmiş sınıf anlamına gelen Flipped Learning diğer adıyla Flipped Classroom metodu kısaca “Teknolojinin sınıfa taşınmasını zorunlu kılmayan ama teknolojiyi de etkili bir şekilde kullanan bu yaklaşım konu anlatımını ders dışındaki materyallerle öğrenciye sunarak sınıf içinde geçirilen zamanı problem çözme, yaratıcılık ve eleştirel düşünme gibi 21. yüzyıl becerileri gerektiren aktivitelere ayırmayı hedefleyen bir öğretim metodu yöntemidir.
Ters yüz edilmiş sınıflarda öne çıkan bir diğer yaklaşım da bireysel öğrenme kavramıdır. Çevrimiçi olarak kendilerine sunulan eğitim içeriğini öğrenciler kendi hızlarında takip edebilirler. Ters yüz edilmiş sınıflarda öğretmenler çevrimiçi ders içeriğini kendileri hazırlayabilecekleri gibi var olan kaynaklara da yönlendirebilirler
Gruptaki arkadaşlar İngilizce branşından olunca “Okullarda İngilizce öğrenme daha doğrusu konuşabilme seviyesi oldukça düşük, bu yöntemi İngilizce dersine uygulayalım” dedik. Ve böylece proje yazmaya başladık. Şubat 2019 tarihinde projelerin kalbi olan Türkiye Ulusal Ajansına sunduk.
Projenin yurt dışı ortağı olarak da İngilizcenin anavatanı olan İngiltere’ yi seçtik. Projemiz Ağustos 2019’da kabul edildi. Biz hemen hazırlıklara başladık ve İngiltere’ ye gittik. 2 hafta boyunca Manchester’de “bu eğitim metodunun nasıl uygulandığı” konusunda kursa katıldık.
Kurslardan arta kalan vakitlerimizde müzeler başta olmak üzere, önemli kültürel ve tarihi merkezleri de gezerek İngiliz ve Avrupa kültürünü yakından tanımaya çalıştık ve birçok deneyim elde ettik. İki haftalık süre her ne kadar yetersiz olsa da daha kaliteli eğitim için web 2.0 araçlarını da kullanarak yeni öğrenme teknikleri ve araçlarını edinmiş olduk.
Türkiye’ye döndükten 2 ay sonra Covid-19 olayı ortaya çıktı. Mart 2020’ den itibaren Türkiye’de okullar kapatıldı. Okulların açık olduğu zamanlar bu metodu sınıflarda uyguladık Covid-19 ortamında kısmen başarı elde ettik. Kısmen diyorum çünkü derslere devam zorunluluğunun olmaması bize kısmen başarı elde etmemize neden oldu. 2021-2022 eğitim yılında yüksek başarı elde edeceğimize eminiz.
Burada unutulmaması gereken en önemli şey bu metodunun diğer metotlar gibi işe yaran bir eğitim metodu olduğu ama TEK olmadığı. Doğru ve yerinde kullanılmasının öğrenmeyi zenginleştireceğinden hiç şüphem yok.
Bu arada Erasmus Plus ve eTwinning gibi uluslararası projelerde Konya, ülkemizin lokomotif illerinden biri. Hatta eTwinning projelerinde Avrupa birincisi. Bu başarıların elde edilmesinde büyük pay sahibi ise projeci bir İl Milli Eğitim Müdürümüzün oluşu. Evet değerli Müdürümüz Seyit Ali Büyük’ten bahsediyorum. Konya’yı zirveye taşıyan isimlerin en başında geliyor. Bu arada İl Milli Eğitim Avrupa Birliği projeleri ekibi de müthiş çalışıyor. Ne zaman gitseniz çayınız kahveniz hazır. Çok yakından ilgilenen güler yüzlü bir ekip. Ayrıca proje üreten, uluslararası alanda isimlerini ve okullarını duyuran değerli Öğretmenlerim. Sizler harikasınız. Konya artık eğitimde kabuğunu kırdı. Covid-19 her ne kadar bu hızımızı azaltsa da bundan sonra yürüme değil koşma zamanı.
Buradan bir önerim var. Türkiye Ulusal Ajansı’nın projelere ayırdığı bütçe sınırlı olduğundan dolayı her projeye hibe sağlayamıyorlar. Üniversitelerde olduğu gibi Milli Eğitim Bakanlığı’nda böyle uluslararası projeleri destekleyen ve hibe sağlayan bir yapının oluşturulması. Hatta ismi de Farabi veya İbni Sina Projeleri olsun. Böylece daha çok öğretmen ve öğrencimiz proje üreterek eğitime katkı sağlayabilecek.
Bir proje hem öğretmenlerin hem de öğrencilerin hayata bakış tarzını değiştirebildiği gibi, öğretme-öğrenme anlamında çok güçlü motivasyon sağlıyor. Bizim de en büyük eksiklerimizden biri de bu değil mi?
Uluslararası projeler üreterek elde edilen deneyim ve tecrübeler eğitimize büyük bir katkı sağlayacak. Öğretmenlerimiz ürettikçe eğitim daha da gelişecek, daha da mükemmelleşecek. Buna inancım sonsuz.
Öğretmen olmadan hiçbir eğitimin anlamı yok. Okullarımız ne kadar mükemmel olursa olsun ve ne kadar teknolojiyle donatılırsa donatılsın öğretmen olmadan etkisi sıfır. O yüzden eğitimde öncelikli yatırım öğretmene olmalı…
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.
Yorumlar
Ferruh Can
29-07-2021 14:35Tebrikler hocam. Erasmus projelerindeki emekleriniz için çok teşekkür ediyorum. Selçuklu'da Konya'da güzel çalışmalarızla her zaman zirvedeyiz.