ÇOCUKLAR
15 Aralık 2016, Perşembe 08:18İnsanın masum hali çocuklar.
Gülüşleri cennetin müjdesi, bakışları duygu dışavurumunun en saf hali.
Yarının göz aydınlığı, dünyadaki en değerli miraslarımız çocuklar.
Yüzlerinde gülücük olması gereken, derdi oyun olması gereken masumlar…
Öyle mi peki?
Halep’ten yükselen sesler gülücükler mi?
Şehit kızı Duru’nun yüzünde tebessüm mü var?
Bodrum sahilinde cansız uzanmış kumsala oyun mu oynuyor Aylan?
Tacizleri oyun diye kandırırken derin yaralar açılmadı mı Zeynep in bedeninde ve ruhunda?
İçim yanıyor ama akan göz yaşım söndüremiyor bu yangını…
Ne oldu insanlığa? Nedir istenen?
Büyük ve kötülerin günahlarının cezasını küçük masumlar çekiyor sebebini bilmeden.
Anlatamazsın onlara bu kavgayı, çünkü kirlenmemiştir onların aklı.
İzleyin onlar hiç küsmezler, büyük kavgalarından sonra bile bakarsın birlikte oynarlar.
Anlamsız gelir savaşlar, darbeler, saldırılar….
Birlikte yemeyi severler, bölüşmek mutluluktur onlar için.
İnce hesaplar yapıp hinlik düşünmezler,
Bu gün yeter onlara yarını sadece düşlerler.
Ey insanoğlu nedir derdin?
Dünyanın tüm yemekleri senin olsa ne olacak? Ne kadar yiyebileceksin?
Tüm topraklar senin olsa bile ölü bedenin ne kadar yer kaplayacak, bilmez misin?
Yetim-öksüz kalan bu yavruların vebalinden korkmaz mısın?
Yüreğinde hiç mi merhamet yok, o bakışını düşünmedin mi Ümran’ın?
Umudumuzu yitirmedik, yakışmaz bize.
Lakin öyle bakmak dokunuyor artık, feryat etmek istiyorum.
Allah’ın en güzel hediyeleri çocuklara bile yaptıklarımıza bakınca insanoğlundan ürküyorum.
Bu masumların göz yaşı, haykırışları ve o derin acıları…
Yalnızca lanetleyerek dâhil olduğum bu vebalden nasıl kurtulacağım Allah’ım?
Bir kar tanesi olmasa sesim, haykırsam ve bekleyen sessiz kar taneleri ile çığ olsak!
Dur desek zalimlere, boğsak onları masumiyetin beyazıyla…
Umudum var…
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.