ÇOCUKLARIMIZ VE DİN EĞİTİMİ (1)

Allah’a hamd, Hz. Muhammed’e (s.a.v.) salât ederim.

 Eğitimin ferdi ve içtimai gayeleri göz önüne alındığı zaman görülür ki .asıl hedef ,kabiliyeti en geliştirilmiş dengeli ve sıhhatli kişilik sahibi fertlerden müteşekkil bir millettir. Ki birlik ve beraberlik, ahenk, dirlik ve düzenliğin yaygınlaştırıldığı bir cemiyeti oluşturmaktır.

Böylece hem ferdin hem de toplumun mutluluğunu sağlamaktır. Eğitim ve din gayede birleşir. .İnsanın saadetini temin etmek. Hatta din bir fazla ahiret saadetini de temin eder.

Bir milletin en büyük hedefi millet ve vatanın mefkuresini dava edinecek milletin ve toplumun menfaatini, şahsi menfaatinin üstünde tutacak nesiller yetiştirmek olmalıdır. Geleceğini düşünen millet, çocuklarını yükseltir. Onlara din muhabbeti, millet aşkı, hürriyet ve fazilet sevdaları, yüksek akıl hak ve hakkaniyet taraftarlığı ta'lim ve tedris eder. Bunun için harp zamanında ettiği masrafi bile göze alır. Geleceğini düşünmeyen millet ,çocuklarına ehemmiyet vermez. Gittikçe batar mahvolur. Haberi bile olmaz. Sefiller , şakiler, cahiller, terbiyesizler, kaba-saba adamlar hep varlıklarına ehemmiyet verilmeyip iyi eğitilmeyen çocuklardır.

Namazlarda her rekatta okuduğumuz Fatiha suresinde C.Hak : " Hanmd ,alemlerin Rabbi Allah'a mahsustur." Allah'ın -Rab- yetiştirici olması insanın yetişme yükümlülüğünü kaldırmaz. Bilakis yetişmek, yetişebilmek için bir takım yükümlülükler, vazifeler yükler. İnsanın yetişmesine yarayacağı, Kur" an da açıkça bildirilmiş olan bütün işleyişler farzdır. Öteki ölçülerde hep bu "yetişme, yarayış" esasına göre uygulanır.

Kur'an-ı Kerim de Lokman suresi 13.Ayette :"Bir vakit lokman oğluna öğüt vererek şöyle demişti: "Yavrum ,Allah'a ortak koşma" 17. Ayette :"Yavrum namazı gereği üzere kıl. İyiliği emret ve fenalıktan alıkoy." Taha suresi 132. Ayette : "Ey Resulüm ailene ve ümmetine namazı emret. Kendin de ona devam eyle..."

Eğitimin insan kabiliyetini geliştirmek bakımından başta gelen amacı, eğitim - öğretimi ile gerçekleştirmek daha kolaydır. Çocukluk döneminde gerçekleştirilen din eğitimi ve öğretimi ferdin üzerinde hayatı müsbet şekilde etkili olmaktadır. Çocukta ki dini duygu ve düşüncenin gelişmesi aileden aldığı din eğitimine bağlıdır.

"İbn-i Sina H.370 M.980 de Horasan Belh te doğmuştur. Kendi açıklamasına göre 10 yaşında K. Kerimi ezberlemiş ve çok büyük zevk alacak şekilde edebiyatı incelemiştir." (1)

"İsmail Hakkı İZMİRLİ 1868 de doğdu. Çok küçük yaştan itibaren babasından ve annesinden temel eğitimini aldı. Dört yaşında mektebe gitti. Çok kısa zamanda okuma yazma öğrendi. Bir yandan ilk okula giderken diğer yandan babasının amcası a’ma hafızdan Kur'an  okudu, Kısa zamanda Kur'an-ı ezberleyip hafız oldu. Rüştiye mektebine gittiğinde öğrenimi sırasında İzmir de yaşayan bir yahudiden, karşılığında Türkçe öğreterek Fransızca öğrendi. Rumca, latince ve çok iyi derecede Arapça  bilmekteydi,

Öğrenme ve öğretmede gözetilen amaç, yetişme ve yetiştirme (eğitim ) dir. Bunların ekseni de ahlak ve edeptir. Bakara suresi 21. Ayet "Ey insanlar ! sizi ve sizden öncekileri yaratan Rabbinize ibadet ediniz ki, takva sahibi olasınız."(2)

Rabb, Yetiştirici (gözetip koruyucu}" anlamında Allah’ın ismi ve vasfı halinde K. Kerim de 965 defa tekrarlanmıştır. (Devam edecek)

Selâm ve dua…                                                                                                

Dipnotlar:

1-İbni Sina Metafiziği Prof. H. Altıntaş . Kültür Bak.Yy.

2-Bakara suresi 21. Ayet