DOKTORLAR ÇOK FENA İNCİNMİŞ
10 Mart 2022, Perşembe 00:01Yerel gündem tüm hızı ile devam ediyor.
Maşallah şehrin her yeri fokur fokur.
Herkes kendi dünyasından, baktığı pencereden bir şeyler yapabilmenin, iki laf edebilmenin uğraşı içerisinde.
Allah tüm güzel insanların yolunu açık etsin inşallah.
Dışarıda gökyüzü kapkara olsa da içimizdeki ve içinizdeki güneş hep pırıl pırıl olsun diyerek konularımıza başlayalım.
TÜMOSAN KABUĞUNU KIRIYOR
Rahmetli Erbakan’ın bizzat temelini attığı ve imzasını tarihe geçirdiği TÜMOSAN yıllardır özellikle de özelleşmeden sonra kapalı kapılar ardında çok güzel şeyler yapmaya hep üretmeye, hep kendisini geliştirmeye devam etti.
Bizde bu gelişimi görmesek de, birinci ağızlardan duymasak da kulaktan kulağa anlatılanlarda aktarılanlarla TÜMOSAN ın önce tarımın ardından da milli ve yerli Savunma Sanayinin motoru olabilme adına büyümesini işitiyorduk.
İşte TÜMOSAN biz basın mensuplarının pek alışık olmadığı şekilde Genel Müdürü Halim TOSUN Bey ile son yılların sürprizini yaparak basın mensupları ile bir araya geldi.
Birincisi Sayın Genel Müdür dolu dopdolu, akıllı, tecrübeli, donanımlı bir bürokrat idi.
Bizleri yazılabilecekler ve yazılmamasını rica ettiği konular bilgi paylaşımları ile doyurdu.
Bu arada öğrendik ki Sayın Genel Müdür gururla göğsünü kabarta kabarta OF’lu olduğunu beyan etti.
Akıllı adamları severim vesselam.
Türk Tarımının motoru olan TÜMOSAN’ın son yıllarda ki gururumuz SAVUNMA SANAYİİ’in de de motor olma yolunda eşiği geçmek üzere olduğunu duyduk.
İnşallah… İnşallah… İnşallah…
CUMHURBAŞKANLIĞI KONYA İLEŞİTİM
BAŞKANLIĞINA TEŞEKKÜRLER
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Konya’da bu anlamda ilk kez bir proje yapmış.
Buna göre merkez ve ilçelerdeki kamu kurum ve kuruluşları, üniversiteler, yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşlarının basın ve halkla ilişkiler birimleri ile iletişim koordinatörlüklerinde görevli personele yönelik olarak, “Kamu Yönetiminde Medya İle İlişkiler” konulu eğitim semineri düzenlemiş.
Bu konu biz gazeteciler için o kadar önemli o kadar anlamlıdır ki.
Çünkü buradaki resmi görevli arkadaşlar bu işten biraz anlamış olsalar, biraz empati yapabilseler çalıştıkları kurumlar ihya olur.
Dolayısıyla şehir ve şehrin insanları mutlu olur.
Bu projeyi bu açıdan çok anlamlı ve yerinde buldum.
DİKKAT YİNE RADAR VAR
Konya merkezde sokak ve caddelerde karın buzun donun kalkması ile polisin trafik radarlarını yine kaldırımların üzerinde görmeye başladık.
Pazartesi sabahından itibaren radar ekiplerini görünce uzun bir aradan sonra okurlarımızı uyarmak ve aman ha trafik işaret ve kurallarına uymada hata yapmayalım demek istedim.
Çünkü 2022 ile zamlı trafik cezaları çok can yakacak cinsten.
AHMET BAYDAR BEYİ TEBRİK EDERİM
Geçen yılın sonlarından bu yana zaman zaman Konya basınındaki görünmeden için için yanan ateşe arada bir odun(!) atıyorum.
BASINDA KARTLAR KARILIYOR diyoruz.
BASINDA KARTLAR DAĞITILMAYA BAŞLANDI diyoruz.
Haaaa bunu anlayanlar anlıyor anlamayanlar bizi de kendi oldukları gibi sanıyorlar.
Olsun yola devam.
Gerçekten Konya basınında daha önümüzdeki dönemde seçimlere kadar neler olacak neler?
Bunları da hep birlikte yaşayarak görmeye devam edeceğiz.
Önceki gün mesai dostum kader birliği yaptığım Zekeriya Sağlık ile Anadolu’da Bugün Gazetesi’nin Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Erhan Dargeçit’e gazetenin yeni yeri için hayırlı olsun ziyaretinde bulunduk. Binanın önünde durunca gazetenin yeni idari binasından vallahi gurur duydum.
İçeriye girince daha da mutlu oldum.
Ardından Gazetenin Sahibi Ahmet Baydar abimiz ile ayak üstü sohbet ettik.
Gazetenin binası Konya basınına yakışır ve hak ettiği yerde olduğunu gösteren bir bina olmuş.
Hem çalışan arkadaşlarıma ve hem de Ahmet Baydar Beye Konya basınına böyle bir bina kazandırdığı için teşekkür ederim.
DOKTORLARIN MORALİ SIFIR
Sayın Cumhurbaşkanımız kadın muhtarlara seslenirken kendisi için hazırlanan konuşma metni içerisinde konuyu sağlığa getirdi ve içindeki öfkeyi yüksek sesle dile getiriverdi.
Türkiye’den ayrılan uzman doktorlarla, maaşlarına şükretmeyen (!) doktorlarımıza çok fena şekilde sopayı gösterdi.
Dahası cümleler ile dövdü.
Aslında Sayın Cumhurbaşkanımızın niyetinin söylemek istediğinin bu şekilde olmadığını düşünmek istiyorum.
Çünkü Sayın Cumhurbaşkanımız içi yanarak doktorları dövdü ama bundan sonra hastanelerde sağlık ocaklarında daha çooook doktorun hatta sağlık personelinin kafası kırılır, gözleri oyulur diye de korkuverdim.
Millet olarak bizim için yeter ki inandığımız isimler hedef göstersinler.
Bize vur deyince öldürürüz yaaa.
İnşallah korkularım kaygılarım yanlıştır.
İnşallah korkulanlar olmaz.
……………
Hep diyorum.
İnşallah Allah nasip ederse hayırlı ise demeye de devam edeceğim.
Cumhurbaşkanımızın eline konuşma metnini yazıp verenler acaba bir uzman doktorun nasıl yetiştiğinin bilincinde midir?
O uzman doktor kadar ailesinin çevresindekilerinin çektiğini bu metni yazanlar hiç çekmişler midir?
Bakın Cumhurbaşkanımız gayet iyiniyetli olarak sağlık sektöründe bugüne kadar yapılamayanların nasıl yapıldığını kendisinin bu konuya nasıl önem verdiğini ve dünü yaşayarak anlattı.
Sağlıkta yapılanlar yani şehir hastanelerinin modern binaları doğru mu?
Doğru.
Peki şehir hastaneleri hasta gireni sağlım sağlıklı taburcu ediyor mu?
Edebiliyor mu?
İşte sorun burada.
Kimse üzerine alınmayacak,
İyi niyetli görevleri layığı ile yapanları da bu işten ayrı tutacağız.
Çünkü hasta ve hasta yakınlarının boyunlarının bükülmekten kurtaracak, gözlerinin feri gitmiş insanlarımızın gözlerinde yine ışıklar yakacak, sedye ile giren insanımızı yürüyerek çıkmaları sağlayacak en başta da o modern koskocaman hastanelerimiz bu işi becerebiliyorlar mı?
Bakın üstüne basa basa söylüyorum.
Birileri sağlıkta son dönemde ki faciayı Sayın Cumhurbaşkanımıza amasız, ancaksız…. Aktarmalıdır.
En kısa zamanda sağlıkta reform yapan AK Parti iktidarlarında gelinen noktayı Konya’dan bir tek örnek ile bu sütunlarda sizlerle paylaşmak arzusundayım.
Yazacağımda korkuyorum.
Bir gün sabah kalktığımda yine freni patlamış şekilde bilgisayarın karşısına oturursam bu konuyu yazacağım.
Nedenini, niçinini bilmem.
Ama sağlıkta reform dediğimiz inandığımız ve de yaşayarak gördüğümüz yıllardan geriye doğru sıkıntılı bir iniş var.
Yaşanmışlıklarla ben bile bunu bilir bunu söylerim.
Pardon söylemek istiyorum.
(Sıkar da…)
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Davası olmayan fikir işsizi sadece dedikodu yapar
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Şefik Can Caddesinin en sağ şeridinde yasak ve uygunsuz park işini bugünden kökünden çözmeyi becerebildiğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.
Yorumlar
meczubun biri
10-03-2022 15:14valla damdan düşen bilir bunu öbür türlü hariçten gazel okuyana bakmayınız.şu an acilen bir uzman doktora görünmek icab ederse kamudan randevu alamazsınız neredeyse imkansız.özele gidersenizde 300-400 lira vermeden çıkamazsınız işin özü yaptığımızı bozmayı başardık tarihe geçtik.
HBB
10-03-2022 13:23Bu ülkenin en büyük sorunu, tatminsizlik, şükürsüzlük ve belli bir süre sonra ekonomik bağımsızlığını kazanınca “körün görmeye başladığı zaman ilk önce bastonunu kırması” gibidir. Devletin okul ve ihtisas döneminde yetişmesi, gelişmesi için en büyük yatırımı yaptığı Doktorların, "bizim devlete borcumuz yok" gibi tavırları, aynı zamanda "bizim millete de borcumuz yok" manasına gelir. Unutulmasın, bu millet hiç kimseye türkü yakmamıştır, doktora yaktığı kadar. Onlar kovulsa da gitmemelidir. “Yurtdışına gidip yabancılara ve daha çok para için özel sektöre geçip parası olana hizmet, parası olmayana hizmetten daha şerefli değildir,” ama amaç daha çok kazanmak için oluşan tatminsizliklerini yerine getirmekse, haklılar(!) diyebiliriz.
BenimŞehrim
10-03-2022 12:59Yazacağım da korkuyorum diyen Başta Sn. Özteke olmak üzere bildiği doğruları yazamayan ve söyleyemeyen kaç kişiyiz
BenimŞehrim
10-03-2022 12:59Yazacağım da korkuyorum diyen Başta Sn. Özteke olmak üzere bildiği doğruları yazamayan ve söyleyemeyen kaç kişiyiz
Kızgın Emmi
10-03-2022 12:42Doktorların “incinmişlikleri” maaş azlığından değil daha çok kazanma isteklerinden kaynaklanan moralleri sıfırdır, açlıklarından değil yani. Kendilerini ELİT SINIF görüyorlar, sanki dokunulmazlık hakkı istiyorlar, özel sektörle aynı maaşı almayı istiyorlar. Ağlayan doktorların büyük bir bölümünün ikinci arabayı veya bindikleri arabanın daha üstün modelini alamadıklarından kaynaklanan problemleri(!) var. Sonuçta asgari ücretli bir çalışanın tatminsizliği gibi onlarında kendilerine koydukları hayat standartlarının tatminsizliği var. Yoksa açlıkları, hayat şartları veya çalışma şartlarından kaynaklanan sızlanmaları değil. Araştırın göreceksiniz ki, ağlayan doktorların hatırı sayılır bölümü EMLAK zenginidir.Daha söylenecek çok şey var ama burası ne yeri, ne de zamanı.
bir bilen
10-03-2022 12:02doktorlar veya mühendisler veya herhangi bir işkolu her biri mağdur bu ülkede abi.benim bildiğim anaokulu öğretmeni kız çocukları var hala 2000 liraya çalıştırılan.bu ülkede en ucuz şey insan emeği.