Dolandırılmak!...
17 Mart 2018, Cumartesi 07:42Türkiye son günlerde Çiftlik bank adı altında geçen dolandırıcılık hikâyesini konuşuyor.
27 yaşındaki sözde girişimci Mehmet Aydın internet üzerinden oynan oyun üzerinden para kazanma vaadiyle on binlerce insandan para toplayıp geçtiğimiz günlerde sırra kadem basmıştı.
27 yaşında sözde girişimci uyanık, baktı ki ülkede üretmeden para kazanma hayali peşinde koşanlar çok internetten kurdu tezgâhı…
Yüksek kâr ortaklığı vaadiyle çiftçilerden hayvan satın alıp tanıtıma başladı…
KKTC merkezli Çiftlik Bank, aslında internet üzerinden oynanan sanal bir oyun…
Kişiler siteye üye olduktan sonra sanal tarım yatırımları yapmaya başlıyorlardı…
Oyuncular yatırdıkları paralarla sanal tavuk, inek veya keçi sahibi oluyorlardı…
Ünlü isimlerin desteği reklamlar derken bir anda çığ gibi büyüdü…
Kurduğu sistemde 200.000 lira yatırana aylık 50.000 lira kazanç vaat ediyordu.
Sayıları on binleri bulan Polisinden doktoruna, iş adamından öğrencisine toplamda 500 milyondan fazla para topladı.
Sürekli para girişi olduğu için ilk başlarda söz verdiği aylık kazançları ödedi.
Sonra ne mi oldu?
Hiçte şaşırmamamız gereken ama çoook şaşırtan bir olay oluyor ve
‘Tosun’ beyefendi sırra kadem bastı ülkeyi terk ediyor…
Çiftlikbankzedelere dolandırılıyorsunuz dendiğinde ‘ Adamlar paramızı ödüyorlar’ diyorlardı.
Dışarıdan bakıldığında bir tezgah olduğu açık seçik görünüyorken…..
Yüksek kazanç hırsı Çiftlikbankzedeleri gözlerini kör ediyordu…
İşin içinde para olunca tabi bir tek akıllı onlar oluyor…
Geçtiğimiz yıllardaki Saadet zincirlerinden…
Jet Fadıllardan ders çıkartılmıyorsa ne diyelim…
Üç kuruş parayla 30 kuruş kar etmeyi düşünmek nedir?
Türkiye’nin en meşhur dolandırıcılarından ‘Sülün Osman’ olarak bilinen Osman Ziya Sülün, dolandırdığı insanlara ilişkin söylediği sözler aslında kulaklara küpe olacak nitelikte;
“Asıl dolandırıcı benim dolandırdığım insanlardı. On tane bilezikle geliyorum adamın önüne akşam vakti. Kuyumcunun kapısındayız. Ve dükkân kapalı. Karımın hastalığını anlatıyorum, acilen bilezikleri bozdurmam gerektiğini, o an nöbetçi eczaneye gidip hastaneden istedikleri ilaçları almamın şart olduğunu söylüyorum falan. Hakiki olsalar bileziklerin fiyatı 1000 lira. Diyorum ki 300 liraya ihtiyacım var. Paranın gerisi umurumda değil, yeter ki karım ameliyat masasında kalmasın...
Adam sabah kuyumcuya gidip bilezikleri bin liraya bozdurabileceğini ve birkaç saat içinde havadan 700 lira kazanacağını düşünüyor. O arada benim ayakçım da ortaya çıkıyor ve o almak istiyor bilezikleri. Telaşlanıyor adam kazanç imkânı kaybolacak diye. 300 lirayı verip alıyor bilezikleri, ben de kayboluyorum ortalıktan. Adam ertesi sabah kuyumcuya gidip de bileziklerin sahte olduğunu öğrenince, ‘dolandırıldım’ diye karakola gidiyor.
Ben aranıyorum. Demiyorlar ki ona, be adam 1000 liralık bileziği 300 liraya almayı düşünürken aklında ne vardı, diye. Gayet açık ki, beni dolandırmayı planlamıştı. Ben hayatım boyunca beni dolandırmaya kalkışmamış tek bir kişiyi dolandırmadım’...
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.