Dua Etmek Üzerine (1)

Allah’a hamd, Hz. Muhammed  (s.a.v.)’e salât ederim.

Bu konuyla alakalı uzun zamandan beri çalışmaktayım. Siz değerli okuyucularımla zaman zaman paylaşmak istiyorum. Arapça ve Türkçe kaynaklardan ve bizzat tecrübe ettiğim olayları paylaşacağım.

K. Kerimde Allah (c.c.) şöyle buyurmaktadır:

“Haydi, inkarcıların hoşlarına gitmese de içten bir dindarlıkla yalnız Allah'a bağlanarak O'na dua ediniz.” (1) (2)

K. Kerimde Allah (c.c.) şöyle buyurmaktadır:

“Artık siz beni anın ki ben de sizi anayım. Bana şükredin, bana nankörlük etmeyin!”(3)(4)

Ayetini, müfessirler; "siz, geniş ve rahat zamanlarınızda beni anın ki, daralıp sıkıştığınız zaman ben de sizi anıp, imdadınıza yetişeyim..." şeklinde tefsir etmektedirler. Böylece, yüce Allah'a, sadece başımız sıkıştığı zaman değil, her zaman dua etmek gerektiğini ifade etmektedirler.

K. Kerimde Allah (c.c.) şöyle buyurmaktadır:

 “ Kullarım sana beni sorduklarında bilsinler ki şüphesiz ben yakınım, bana dua ettiğinde duacının dileğine karşılık veririm. Şu halde benim davetime gelsinler ve bana iman etsinler ki doğru yolu bulalar.”(5)(6)

Resul-i Ekrem Hz. Muhammed (s.a.v.), bu konudaki bir hadisi şeriflerinde şöyle buyurmuştur:

"Hiçbir Müslüman yoktur ki, içerisinde bir günah veya sıla-i rahmi kesme (yakın akrabaya iyilikte bulunmayı terk etme) olmayan bir dua ile Allah'a dua etsin de Allah da ona üç şeyden birisini vermiş olmasın:

1. Ya duasına icabet ederek istediğini verir.

2. Ya âhiret için onu saklar (mükâfatını âhirette vermek için saklar).

3. Ya da dünyada onun benzeri bir belâyı ondan uzaklaştırır.

(Sahabe): O halde (büyük faydalarından dolayı) çokça dua edelim mi? dediler. Rasülullah (s.a.v.) buyurdu ki: Allah, dualarınıza daha çok icabet eder (dualarınıza karşılık size vermiş olduğu lütuf ve ikramı daha fazladır)." (7)

Dua etmek, kulluğun önemli bir parçasıdır.

Hiçbir alanda duâ kapısı kapalı değildir ve duânın kapsamı sınırsızdır.

Duanın gücünü hepimiz hayatımızda bir şekilde yaşamışızdır. Büyüklerin eli öpüldüğünde onlardan dua istenir. Dua et yeter denilir.

Kiminin parası kiminin duası deyişinde de dikkat çekilmek istenen kelime duadır. Hayal bile edilemeyecek şeyleri gerçekleştiren, üzgün yüzlerin bile gülümsemesine sebep olan yine Dua”nın gücüdür. Dua aslında yaratıcıyla olan bağlantının teyidi bir yerde ispatıdır. Dua yaptığın kul, kabul edildiği kadar sevgisindir Rabbin katında.!

Dualarınıza Dikkat Edin!

Her an, her yerde, her hal ve durumda, her şekil dua yapılabilir. Ancak yaptığınız dualara dikkat edin, kabul edilebilir! Daha sonra pişman olacağımız veya kabul olduğu takdirde kaldırıp taşıyamayacağınız sonuçlar için dua etmeyin.-Bedduadan sakınalım- Çünkü her dua bir değişim, bir istek ve bir dileğin kabulü için verilmiş bir dilekçedir. İyi veya kötü, doğru veya yanlış, aman istediklerinize dikkat edin. Hatta niyetle yapılan bakışlara, atılan adımlara, yenilen lokmalara ve içilen sulara da dikkat edilmelidir. Eskilerin "niyet hayır, akıbet/sonuç hayır" dediği gibi, niyetiniz hayır olursa akıbetiniz yani elinize geçen sonuç da hayırlı olur.

İbrahim bin Ethem, bir gün Basra çarşısında gezerken önünü kesen bir kısım insan ona şöyle dedi:

"Ey büyük insan, ey bilge kişi! Kuran'da Allah, 'Bana dua edin kabul edeyim' buyuruyor. Biz de Allah'a dua ediyoruz ama kabul olmuyor. Peki, neden böyle buyurduğu halde dualarımız kabul edilmiyor?"

Büyük veli, İbrahim Ethem onlara dedi ki: "Kalbiniz on şeyden ölmüştür...

1. Allah'ı tanırsınız, ama hakkını eda etmezsiniz.

2. Allah'ın kitabını okursunuz, ama onunla amel etmezsiniz.

3. İblisin düşmanlığını iddia edersiniz, ama ona uyarsınız.

4. Rasülullah'ın sevgisini iddia edersiniz, ama onun izini ve sünnetini terk edersiniz.

5. Cennetin sevgisini iddia edersiniz, ama onun için amel etmezsiniz.

6. Cehennem korkusunu iddia edersiniz, ama günahlardan çekinmezsiniz.

7. Ölümün hak olduğunu iddia edersiniz, ama onun için hazırlanmazsınız.

8. Başkalarını ayıpları ile meşgul olursunuz, ama kendi ayıplarınızı terk etmezsiniz.

9. Allah'ın verdiği rızkı yersiniz, ama Allah a şükür etmezsiniz.

10. Ölülerinizi gömersiniz, ama onlardan ibret almazsınız."

Biz hangilerini yapıyoruz veya yapılması gerekenlerin kaçını yapıyoruz acaba? Yoksa biz de bu guruba dâhiliz de dualarımız da bu yüzden mi kabul edilmiyor...

Zaman zaman devam edeceğim. İnşaallah… Duâlarımızın kabulü dileğiyle….

Dipnotlar:

1-Mümin 40/14

2- Prof. Dr. Hayrettin Karaman, Prof. Dr. Mustafa Çağrıcı, Prof. Dr. İbrahim Kafi Dönmez, Prof. Dr. Sadrettin Gümüş, Kur’an Yolu:4/645

3-(Bakara, 2/152)

4-Prof. Dr. Hayrettin Karaman, Prof. Dr. Mustafa Çağrıcı, Prof. Dr. İbrahim Kafi Dönmez, Prof. Dr. Sadrettin Gümüş, Kur’an Yolu:I/235

5 -(Bakara, 2/186)

6-Prof. Dr. Hayrettin Karaman, Prof. Dr. Mustafa Çağrıcı, Prof. Dr. İbrahim Kafi Dönmez, Prof. Dr. Sadrettin Gümüş, Kur’an Yolu: I/281    

7-(Tirmizi)