Ekonomi, döviz, İÇASİFED, talep

Üniversitedeyken siyaseten ‘keskin’ olarak bilinenlerin öne çıktığı kantin muhabbetlerine katılmışlığım yok denecek kadar azdır. Çalışıyordum, boş geçen derslerde bile gazeteye gidip bir iki sayfa kotarma peşindeydim.

Ancak bulunduğum başka ortamlarda, her mevzu, her şeyi ‘maddi etkileşimler’e bağlayan materyalist felsefenin ölçütleriyle değerlendirilir; hiçbir konunun ayağı havada kalmaz, yere basar, bastırılırdı…

‘Hiçbir şey yoktan var edilemez; var olan da yok olmaz, dönüşür’ anlayışı, ideolojik yaklaşımları biçimlendirir, diyalektiğin gücü sınıf ayrımını kolaylaştırır, sınıf çatışmasını derinleştirirdi.

Adı üstünde, ‘maddecilik’ üzerine inşa olduğu için materyalizmde her şey gözle görülür elle tutulur olmalıydı!

Özellikle de para!

GÖRÜNMEYEN PARA

Bugün, görünmeyen dahası elle tutulmayan ve fakat varlığı bilinen kripto para ile her şeyi yapmak mümkün. Dolandırılmak, soyulmak bile çok basit…

Dün, herhangi bir olay karşısında insanların kendi kendisini yatıştırıp terapiye soktuğu manevi rahatlama yolları artık geçerliliğini yitirmeye başladı. En azından birilerince…

Sebep: Yakın geçmişte yaşanan ekonomik krizler ve bugünkü hayat pahalılığı ile dövizde yaşanan dalgalanmalar…

Bir nevi, ‘dolar vurgununun yaresi bir hoş’!

Müsebbip; gözle görülür, elle tutulur olmalı…

AHMET KURT’UN BAKIŞI

Kimilerinin izahta zorlandığı, kimilerinin ‘dış güçler’ döviz çakmağıyla cüzdanları tutuşturmuş, çarşı / pazarı ateşe vermişken, mevzuyu ‘maddi bir temele oturtmak’ gerekiyordu.

Bunu yapanlardan biri de İç Anadolu Sanayici ve İş İnsanları Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Ahmet Kurt oldu.

Yönetim Kurulu Başkanlığını Mali Müşavir Bağımsız Denetçi İclal Güliz Arıkoğlu’nun yaptığı Konya İş Kadınları Derneği KİKAD’ın da üyesi olduğu İÇASİFED’in Genel Başkanı Ahmet Kurt ekonomik, siyasi hadiselere duyarlı isimlerden. Bu özelliğini, toplumu ilgilendiren gelişmelerle ilgili açıklamalarında, değerlendirmelerinde görmek mümkündür.

Son örnek dövizdeki ve hayat pahalılığındaki fahiş fiyat artışlarını eleştirene açıklaması oldu. Konu, İÇASİFED’in de üyesi olduğu Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu TÜRKONFED’in de gündemindeydi.

İÇASİFED Genel Başkanı, bu bildiride dile getirilen hususlara katıldığını belirtti. Çünkü “Bilimin açıklayamadığı yöntemler belirsizliği artırıyor”du. Bunu yaparken, “Faiz indirimleriyle süreceği anlaşılan ekonomi politikalarının Türk Lirasını daha da eriteceğinden kaygı duyduklarını” dile getirdi.

Ahmet Kurt, “kur istikrarı, şeffaflık ve öngörülebilirlik” gibi ekonominin olmazsa olmazlarının sağlam bir zemine oturtulması gerektiğini vurguladı.

Yani ekonomi modelinin maddi bir temeli olsun, ayakları yere bassın demeye getirdi.

‘Nasıl olacak’ diyenlere, ‘bildiri’yi hatırlattı:

“Bu noktadan sonra yapılması gerekenler çok açıktır. Merkez Bankası başta olmak üzere kurumlarımızın bağımsızlığını yeniden tesis edecek hukuki düzenlemelerin yapılmasını, adil, şeffaf, hesap verebilir ve liyakat esaslı bir anlayış ile direnci artırılmış, öngörülebilir bir ekonomi politikasının hiç vakit kaybetmeden hayata geçirilmesini talep ediyoruz.”