Erdal İnönü’nün ayağına gelen; Ankara’dan Bulancak’a giden; Konya’da yok edilen okullar
17 Ocak 2024, Çarşamba 00:01Tarihimizde ilginç anekdotlar vardır . Durumdan vaziyet çıkarmanın da, emrin demiri kestiği tabir edilen de sayısız örnekler bulabilirsiniz. Gündemim okullar. Ülkemde son yıllarda artsa da anı yazmak çok yaygın değil. Oysa o denli önemli ki bence. Hem tarihe not düşmek hem de nesillere fikir vermek açısından gerekli ve yararlı bulurum. Tabii anılar “ben neymişim be abi” dedirtmek için yazılmamalı, gerçekleri haykırmalı, içinde yanlışları da barındırmalı.
Erdal İnönü İdea yayınlarından çıkan “Anılar ve Düşünceler” kitabında çok yararlı bilgileri çok içten aktarmış. İki ciltlik kitaptan kendisinin meslek seçimi ile ilgili anısını kısaltarak tanıtım amaçlı paylaşmak istedim öncelikle. 1943 Haziran ayında Gazi Lisesi’nden mezun olur. Aile kendisinin ya Siyasal Bilimler ya da Hukuk okuyacağını düşünmektedir ama gönlünde bilim adamı olmak vardır ve teorik fizik okumayı arzulamıştır. Tek okul vardır İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi. Ailesel bir sorun vardır önünde. Abisi İstanbul’da Yüksek Mühendis Okulu’na gitmiştir ve özellikle annesi Mevhibe hanımefendi bir oğlunun daha hasretini çekmek istememektedir. Eylül ayı yaklaşmaktadır ancak henüz İsmet İnönü’de muvafakat vermemiştir. Erdal İnönü babasına bir konuşmada “benim Ankara’da bir fakülteye gitmemi tercih edeceksiniz, olmazsa Dil Tarih Coğrafya Fakültesi’nde felsefe de okuyabilirim” önerisi getirir ancak babası “Ankara’da okumanı tercih ederim ancak felsefeye ömür verilmez” cevabını verir. Bir akşam konuta gelen Milli Eğitim Bakanı Hasan Âli Yücel’e Cumhurbaşkanı İsmet İnönü “Ankara’da bir Fen Fakültesi açma zamanının gelip gelmediğini” sorar. Bakan birkaç gün içinde müjdeyle gelir konuta; Bakanlar Kurulu kararı çıkmıştır, ödenek ayrılmıştır, Gazi Eğitim Fakültesi bazı bölümleri bu fakülteye ayrılacaktır, hatta İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi’nden bazı hocalar Ankara’ya gelmeyi kabul etmişlerdir. 18 Eylül tarihinde Meclis kabulünün ardından 8 Kasım 1943 tarihinde Gazi Eğitim Enstitüsü’nde Fen Fakültesi törenle açılır. Matematik-Astronomi, Matematik-Fizik ve Fizik-Kimya lisansları için 45 öğrenci alınacaktır, sayı aşarsa seçme sınavı yapılacaktır, ancak lise sınıflarında üç yıl iftihar listesine girenlerden beşinin sınavsız alınacağı ve 25 öğrenciye ayda elli lira burs verileceği de kararlaştırılan fakülteye iftihar listesine üç yıl girenlerin sayısı beşten fazla olmadığı için Erdal İnönü de sınavsız alınmıştır.
Meteoroloji Meslek Lisesi. Ankara’da Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü Kampüsü’nde yerleşik ülkemin alanında tek Lisesi idi. 30 Haziran 1997 ile 11 Ocak 1999 tarihleri arasında hizmet veren 55. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti Mesut Yılmaz Başbakanlığı’nda kurulan 3. Yılmaz-Anasol D hükümeti döneminde bu lise Ankara’dan Giresun ili Bulancak İlçesine tayin edildi. Ankara’da okuyacaklarını düşünürken sınavla girdikleri okulun Bulancak’a aktarılmasının konaklama sıkıntısı başta sorun oluşturduğu yakınmaları gelse de okulu seçim bölgesine taşıyan Devlet Bakanı Burhan Kara (internet haberi) “zor oldu ama haklı gurur yaşıyorum” sözleriyle açıklama getirmiş. Bence en veciz açıklamayı okulla birlikte Bulancak’a atanan Müdür Vekili Salih Dede yapmış “okulun neden Bulancak’a aktarıldığı hakkında hiçbir bilgim yok”
Kent hafızası önemlidir. Meydanıyla, okullarıyla , eski eserleriyle korunmalıdır. Eloğlunun 16-17. Yüzyıl kentlerini hayran hayran gezeriz, hadi biz turistiz, yetkisiziz; başkanlarımız da gezerler, Meclis üyelerimiz de gezerler; sonra orada gördükleri kentimize ne getirir derseniz bence hiçbir şey. Bugün kentimde bir baba evladının , torununun elinden tutup okuduğu okula götürmeye kalksa çoğu artık tarih. Bazılarının adları tarih. Benim ilkokulum Mümtaz Koru hadi ad değişikliği ile kurtarmış da artık olmayanlar da var. Yapmayın efendim, kent hafızasını, tarihimizi yok etmeyin.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.