Eylül mü?
31 Ağustos 2023, Perşembe 00:03Eylül ayı, yazın sona erip sonbaharın ilk adımlarının atıldığı bir döneme işaret eder. Tatlı bir nostaljiyle yazın vedalaştığı, hüzünlü ama renkli bir geçiş dönemidir Eylül. İşte Eylül ayının getirdiği bazı önemli noktalar:
Güzelliklerin Son Nefesi: Yazın sıcaklığının hala hissedildiği Eylül, günlerin kısalıp gecelerin serinlemeye başladığı bir dönemi simgeler. Doğanın taptaze renkleri arasında sonbaharın hafif esintileri hissedilir. Güneş ışığı daha yumuşak, gökyüzü daha berrak olur. Tatil sezonunun sona erdiği bu dönemde, insanlar son güzellikleri doyasıya yaşamak ister.
Okula Dönüş Rüzgarları: Eylül, birçok öğrencinin okuluna geri döndüğü bir dönemi işaret eder. Yeni bir öğrenim yılı, yeni hedefler ve umutlarla başlar. Öğrencilerin heyecanı ve velilerin gururuyla dolu bir zaman dilimidir. Eğitim kurumları tekrar canlanırken, sokaklarda çocukların neşesi yankılanır.
Hasat Zamanı: Tarımın ve doğanın bereketi Eylül ayında görkemli bir şekilde sergilenir. Meyve ağaçlarındaki renk cümbüşü, tarlalardaki ürünlerin olgunlaşması, insanlara doğanın sunduğu bolluğu hatırlatır. Bu aynı zamanda paylaşma ve dayanışma vaktidir. Pazarlarda yerel ürünler tezgahlarda yerini alır.
Doğanın Resitali: Eylül, doğanın kendine özgü bir resitalini sunar. Yapraklar yavaşça renk değiştirir ve ağaçlar sanki ressamın fırçasından çıkmışçasına tabloya dönüşür. Bu görsel şölen, insanlara doğanın değişiminin ve dönüşümünün güzelliğini hatırlatır.
Kişisel Dönüşümler: Eylül, yeni bir mevsimin başlangıcı olmasının yanı sıra kişisel dönüşümlerin de habercisidir. İnsanlar yaz tatilinin ardından kendilerine yeni hedefler belirler, spor yapmaya başlar, hobilerine daha fazla zaman ayırır veya yeni projelere girişir. Bu aynı zamanda içsel bir denge ve yenilenme zamanıdır.
Eylül, her yıl olduğu gibi bu yıl da bize geçişin ve değişimin güzelliğini hatırlatıyor. Yazın enerjisi ve sonbaharın melankolisi bir araya gelerek unutulmaz anılar ve yeni başlangıçlar sunar.
Eylül, okuduğum aşk romanlarında, edebiyat yazılarında, şiirlerde hep bir sitem ayı olmuştur. Şair Eylül ayında mı yaşar bütün olumsuzları. Fakat hiç biri terk edeni değil de terk edildiği ayı kaleme alır. Eylül günah keçisi olarak toplumun hafızasında yer eder.
Bende hep öyle olduğunu zannederdim. Ve gerçekten de öyleymiş. Eylül yaprakların döküldüğü gibi sevgilerinde döküldüğü bir ay imiş. Reddediliş, ölüm, yokluk ile varlık arasındaki ince bir çizgiymiş. Koparsan yok olur, sağlam tutarsan var olursun. Şimdi yeni bir Eylül yaklaşırken senei devriyesinde Eylül’ü pekte severek kabul etmediğim gerçeğini yaşıyorum.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.