FAKİRİN EKMEĞİ

Konya Fırıncılar Odası en ucuz ekmeğin 4 lira olmasını istedi.

Fırıncılar Odasının bu talebine fiyat belirleme komisyonu “Olmaz!  Halkın durumu belli, enflasyon zirvede 3.5 lira olsun” dedi. Üç aşağı beş yukarı böyle olmalı, zam kararı.

Ekmek zamlarının çetin bir pazarlıktan sonra yapıldığına inanalım mı?

Ben inanmam, inanan varsa inansın.

Muhtemeldir ki biz 4 isteyelim, siz 3.5 verin olsun bitsin bu iş denildi.

Neticede oldu, bitti maşallah.

Yok, maşallah demek olmaz bu işe.

Yırtılan deli Bekir’in yakası çünkü.

En doğal gıda olan ekmeğin fakirin umudu olmasına adım adım gidiliyor.

Ekmek fakirin umudu olacak bu gidişle.

Son yıllarda yapılan  türlü zamların gerekçesi elektrik, akaryakıt, nakliye ve hammadde olduğu gibi ekmek zamlarının gerekçesi de akaryakıt, nakliye ve buğday fiyatları olarak açıklandı.

Nasıl olsa gerekçe hazır o halde bastır bastırabildiğin kadar, yer bu ülkenin vatandaşı.

Vatandaşın ihtiyacı olan her bir ürüne, mal ve hizmete yapılan zam önemli. Ama ekmeğe yapılan zam çok daha önemli. Ekmek olmazsa, olmaz çünkü. Ekmek tüm ihtiyaçlar içinde en hayati olanı. Yokluk yıllarında insanlar elindeki ekmeği suya banarak yaşamış.  Ekmek ve su ikisi bir arada insan hayatının idamesi için olağanüstü ihtiyaçların başında geliyor.

Fırıncılar zarar mı ediyor?

Pek sanmamakla birlikte edenler olabilir.

Şayet zarar edenler varsa, hesapsızlıktan olmalı.

Birbirinden konforlu ekmek imalathaneleri, görkemli binalar, şube üstüne şubeler bunlar elbette olsun ama para kazanmadığını ve zarar ettiğini söyleyen fırıncı esnafı bunları yapabilir mi? Yapamaz! Dolayısıyla fırıncı esnafının zarar ve kazanamama feryadı inandırıcı gelmiyor insanlara.

Farz edelim ki kazanamıyor fırıncı esnafı.

Bunun tek yolu ekmeğe yapılan seri zamlar mı olmalı?

Daha başka yolu yok mu bunun?

Yeni yollar aranmalı, bulunmalı.

Mesela devletin fırıncı esnafına hesaplı elektrik, akaryakıt ve un temini sağlaması gibi.

Elektrik ve akaryakıtta değil ama yılın başında devlet TMO marifetiyle un fabrikalarına ekmeklik unda kullanılmak üzere piyasa fiyatlarının altında düşük fiyatla ve vadeli buğday satmıştı.

TMO’nun ekmeği sübvansiyon anlamına gelen bu projesi  daha fazla esnekleştirilerek sürdürülebilmeli. Sürdürmek yetmek denetlenmeli de. TMO’dan hesaplı ekmeklik buğday alanlar,  ürettikleri unun ne kadarını fırıncı esnafına verdi? Buna bakılmalı.

Tarımda hasat mevsimi yeni başlıyor.

Görülen  o ki, bu yıl piyasalarda fiyatlar yüksek olacak.

En başta da ekmeklik buğday pahalanacak.

Buğdayın pahalanması demek, önümüzdeki aylarda ekmeğin daha da pahalanması demek.

Ekmeğe yeni zamlar kaçınılmaz  olacak birkaç ay içinde.

Bu sebeple şimdiden önlem almak gerekiyor, ekmek fiyatlarının uçuşa geçmesinden önce.

Ekmek konusu fırıncı esnafının vicdanına bırakılacak bir konu olmamalı.

Ekmekte  söz söyleme yetki ve ehliyetine sahip kurumlar  yoksul ve dar gelirli insanların ekmek temini   zorlaşmadan önce çare bulmalı.

Ekmek bu, başka şeye benzemez.

Ve.. Konya Fırıncılar Odasının belirlediği ekmek fiyatı.

En ucuzu, 200 gram olanı 3.5 lira.

250 gramı, tam buğday olanı  8.5 lira.

Ekmek!

Tarım ülkesi Türkiye’de ekmek fakirin umudu olmamalı.